BM İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Michael Lynk, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve Ürdün Vadisi'ni "ilhak" planının engellenmesi için AB'nin "tüm ağırlığını kullanması" gerektiğini söyledi.
"AB, İSRAİL'İN İLHAKINA KARŞI ÇIKSIN"
Özel Raportör Michael Lynk, yaptığı yazılı açıklamada, AB'yi bir kez daha İsrail'in ilhak planınına karşı çıkmaya davet etti. Lynk, Birliğin, "ekonomik ağırlığını, diplomatik uzmanlığı ve yardımını, ticaret ve yatırım kozunu" ilhakın engellenmesi için İsrail'e karşı kullanması gerektiğinin altını çizdi.
İsrail'in ilhak planının "işgal altındaki Filistin topraklarındaki insan hakları durumu ve milyonlarca Filistinlinin günlük yaşamlarında belirgin kötüleşmeye yol açacağı" uyarısında bulunan Lynk, "1 Temmuz'dan sonra planlanan ilhak, İsrail'in Filistin ve Arap toprakları üzerindeki egemenliğinin on yıllar boyunca yasa dışı genişlemesinin bir devamıdır. Ancak şimdi (ilhak), uluslararası toplumun, uluslararası hukukun ciddi ihlallerine karşı her zamankinden daha duyarlı olduğu bir dönemde gerçekleşiyor." değerlendirmesinde bulundu.
"ADİL VE KALICI BARIŞ UMUTLARI AZALIYOR"
Özel Raportör Lynk, başta AB olmak üzere uluslararası toplumun, "ilhaka karşı çıkması" ve "bu tür ciddi ihlaller için hesap verebilirliğin sağlanması adına" birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
Bölgede çözümsüzlüğün kronik hale geldiğine, adil ve kalıcı barış için umutların azaldığına işaret eden Lynk, ilhak kararının AB dış politikası açısından "gerçek bir sınav" olduğuna işaret etti.
Lynk, AB'nin yalnızca İsrail'in uluslararası hukuka sıkı sıkıya uyması konusunda ısrar etmekle kalmayıp aynı zamanda tüm dünyanın karşı çıktığı ilhaka karşı uygulayacağı siyasi, diplomatik ve ekonomik sonuçları da detaylandırması gerektiğini kaydetti.
İSRAİL'İN İLHAK PLANI
ABD Başkanı Donald Trump'ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile 28 Ocak'ta Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında açıkladığı sözde Orta Doğu barış planında, Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinin "İsrail'in toprağı" olarak kabul edilmesi ve Tel Aviv yönetiminin Filistin'e ait Ürdün Vadisi üzerindeki hakimiyetini sürdürmesi maddeleri yer alıyordu.
ABD ve İsrailli yetkililerden oluşan ortak komisyon, sözde barış planının ardından söz konusu bölgelerin "ilhakı" için Batı Şeria'da haritalandırma sürecine başlamıştı.
Netanyahu ile Mavi-Beyaz İttifakı lideri Benny Gantz'ın imzaladığı koalisyon anlaşmasına göre, İsrail Başbakanı 1 Temmuz'dan itibaren Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve Ürdün Vadisi'nin "ilhakını" kabine veya meclisin onayına sunabilecek.