BM İnsan Hakları Komisyonu,: Rejim UCM'de yargılanmalı
BM İnsan Hakları Komisyonu, BM Güvenlik Konseyi’nden, insanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle Suriye rejiminin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gönderecek prosedürü başlatmasını istedi.

Oluşturma Tarihi: 2016-02-08 17:47:38

Güncelleme Tarihi: 2016-02-08 17:47:38

Al Jazeera'de yer alan habere göre: BM İnsan Hakları Komisyonu, BM Güvenlik Konseyi'nden, insanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle Suriye rejiminin Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne gönderecek prosedürü başlatmasını istedi. Komisyon, askeri müdahaleyi öngören BM Şartı'nın 7. Maddesine de atıfta bulundu. Komisyonun raporuna göre, rejim aralarında 7 yaşındaki çocukların bile olduğu on binlerce tutukluyu sistematik işkenceyle öldürdü.

Suriye iç savaşı başladıktan beş yıl sonra Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu, rejimin gözaltına aldığı on binlerce kişiyi sistematik işkenceyle öldürmesini "imha" ve ‘insanlığa karşı suç' olarak tanımladı ve BM Güvenlik Konseyinden harekete geçmesini istedi.

Komisyon, ‘Gözden Uzak, Gönülden Uzak' adlı raporunda Nusra Cephesi ve IŞİD'in de sistematik işkence yaptığına ve yaşam hakkı ihlallerinde bulunduğuna dikkat çekti. Rapora göre özellikle IŞİD yargısız infazlar gerçekleştiriyor, katliamlar yapıyor. Nusra Cephesi de fidye almak ya da esir değiştirmek için insan kaçırıyor.

621 TANIKLA GÖRÜŞÜLDÜ

BM İnsan Hakları Komisyonu, rejimin Suriye'ye girişlerine izin vermemesi nedeniyle bu ifadeleri yerinde tespit edemediği ve sadece 621 tanıkla görüşerek bu raporu hazırladığına dikkat çekti. Rapor, rejimin emir komuta zinciri altında sistematik işkence yaptığını anlatıyor. Rapora göre, bu kitlesel hak ihlallerinden yalnızca rejim değil, üst düzey askeri yetkilileri, polisi ve işkencelerin farkında olmasına rağmen harekete geçmeyen Suriyeli memurları da sorumlu tutulmalı.

BM İnsan Hakları Komisyonu'nun raporu, gözaltına alınanların bir çoğunun tecavüz de dâhil cinsel saldırıya maruz bırakıldığını vurguluyor. Rapora göre, tutuklular ve gözaltındaki kişiler, kadın akrabalarına da tecavüz edilme tehdidiyle karşılaşıyor.

RAPORDAKİ İŞKENCELER

Rapor, işkencenin boyutlarını ortaya koyan detaylar da içeriyor. Örneğin 2014 yılında Seydnaya Cezaevi'nde cinsel organları kesilen bir tutukluya tıbbi müdahale yapılmadı ve tutuklu üç gün sonra kanamadan öldü.

Humus'ta bir tutuklu Filistin askısına alındı ve gözlerinde sigara söndürüldü, dövülerek öldürüldü.

Tutuklulara işkence sonrası tıbbi müdahale yapılmadığı gibi, tıp personeli de işkence yapılmasına katkıda bulunuyor.

KÖTÜ KOŞULLAR DA ÖLÜM NEDENİ

Rapora göre, gözaltında ölümlerin tek nedeni işkence değil. Tutuklular, hijyenik olmayan koşullarda yaşamaya zorlanıyor, su bulamadıkları için idrarlarını içmek zorunda kalıyor. Çok az yiyecek veriliyor. Sırayla oturmayı gerektirecek kadar kalabalık ortamlarda tutuluyor ve bu şartlar altında bulaşıcı hastalıklar nedeniyle de ölüyorlar.

Tutukluların ölümü nedenlerinin başında ishal geliyor. Diyabet ya da kalp hastalığı gibi, kronik hastalıkları olan tutuklularsa, gerekli ilaçlar verilmeyerek ölüme terk ediliyor.

BM ŞARTI'NIN 7. MADDESİNE ATIF

“Hükümet, öldürme, zalimce muamele, işkence, tecavüz, cinsel şiddet ve insan onurunu ayaklar altına alma gibi savaş suçları işlemiştir,” diyen raporun BM Güvenlik Konseyi'ne tavsiyeleri ise BM Şartı'nın 7. Maddesi uyarınca harekete geçmesi. 7. Madde, dünya barışı tehlike girdiğinde ya da insanlığa karşı suç işlendiğinde askeri müdahalede dâhil kuvvetli yaptırımları düzenliyor.

İnsan Hakları Komisyonu, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve diğer hukuki süreçlerin başlatılmasını, ilgili kişilerin de yaptırıma tutulmasını istedi.

MUHALİFLER: YEDİNCİ MADDEYE ATIF İLK AMA SONUÇ BEKLEMİYORUZ

Suriyeli Muhalif Avukat Heysem Malih, BM İnsan Hakları Komitesi'nin daha önce Suriye ile ilgili çok sayıda rapor hazırladığını ve o raporlarda rejimin ihlallerinin Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından ele alınmasını talep ettiğine dikkat çekti. Malih'e göre, bu raporda yeni olan tek şey 7. fasıla atıfta bulunulması. Ancak  Malih, Rusya'nın BMGK'da böyle kararları veto etmesi nedeniyle bu raporun eyleme dönüşmesini beklemediklerini belirtti.