Ajansların haberine göre uzmanlar Türkiye'yi, aralarında binlerce öğretmenin de bulunduğu 134 bin kamu çalışanını terör örgütüne üyelikle suçlayarak bir süreç ya da tazminat olmadan işten çıkardığı gerekçesiyle eleştirdi.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nin özel raportörleri Philip Alston, David Kaye, Maina Kiai ve Koumbou Boly Barry, temel haklara olağanüstü hal koşullarında bile saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi.. Uzmanlar, “Ancak onbinlerce kişinin kariyer ve geçimini yok eden bu toplu uygulamalar, hiçbir kriteri karşılamıyor” dedi.
REFERANDUM ŞÜPHELERİ
Uzmanlar ayrıca 200 medya kuruluşunun kapatılmasının referandum sürecinde sağlıklı bir tartışma olasılığını çürüttüğünü kaydetti. Ek olarak önerilen değişikliklerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gelecekte olağanüstü hal ilan etme ve ilgili önlemleri alma yetkisi vereceğinden endişeli olduklarını belirttiler. 15 Temmuz sonrası alınan kararlara dikkat çeken uzmanlar, “Bu güçler var olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların ihlalleri için kullanılabilir” dedi.
TÜRKİYE'DEN TEPKİ
Türkiye eleştiriye verdiği tepkide Birleşmiş Milletler'in referandum öncesinde içişlerine karıştığını söyledi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hüseyin Müftüoğlu, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi açıklamasının kaygılandırıcı olduğunu ve zamanlamasının siyasi yaklaşımı gösterdiğini kaydetti. Müftüoğlu, “16 Nisan'dan önce yapılan ve siyasi yorumlar içeren açıklama bu yaklaşımın kasıtlı olduğu yönündeki görüşü güçlendiriyor” dedi.