İHA'nın haberine göre; İngiltere Başbakanı David Cameron, perşembe günü ülkenin AB'de kalıp kalmamasının oylanacağı referandum öncesinde açıklamalarda bulundu. Cameron, seçmenlerden AB'de kalınması yönünde oy kullanmaları uyarısında bulundu. 6 yıl boyunca Başbakan olmanın sorumluğunu ve onurunu taşıdığını belirten Cameron,, “İngiltere, AB'de kalarak daha güçlü olacak. Her şeyden önce AB'de kalırsan ekonomimiz daha güçlü olacak ancak eğer ayrılırsak daha güçsüz olacak. Bu durum İngiltere için, İngiliz aileler için büyük bir risk. Bunun geri dönüşü olmayacak” dedi. Cameron, AB'den ayrılma kararının ülkenin güvenliği için de risk olduğunu kaydederek, “Benim öncelikli sorumluluğum sizleri güvende tutmak. Benim görevim harekete geçmek, ülkemizi korumak, sizleri korumak, çocuklarınızı korumak. Eğer AB'nin benim bu görevlerimi yerine getirmemi engellediğini düşünseydim burada durup AB'de kalmak yönünde oy vermeniz için sizi cesaretlendirmezdim” açıklamasını yaptı.
Ancak gerçeğin tam tersi olduğunu kaydeden Cameron, “AB'deki üyeliğimiz beni umutlandırıyor. Zor zamanlarda nasıl işbirliği yapacağımızı, teröristleri adalete nasıl teslim edeceğimizi gördüm” dedi. Cameron, “Avrupa'da olursak, kendi başımıza olduğumuzdan daha güvende oluruz. AB üyesi olmak bize aynı zamanda güç verir” dedi. “AB'de kalmanın İngiltere'yi daha önemsiz bir ülke haline getireceğini hissetseydim, AB'den ayrılmak yönünde oy kullanılmasını tavsiye ederdim” diyen Cameron, Avrupa'daki 27 ülkenin de arkalarında olduğunu kaydetti. İngiltere'nin AB'den ayrılması durumunda, AB toplantılarında İngiltere olmadan ülke hakkında karar alınacağını hatırlatan David Cameron, başbakanlık görevinde aldığı tüm kararların doğru olmadığını bildiğini aktararak, “İngiltere, tek başına olmaktansa AB içinde daha iyi” dedi. Cameron, “Avrupa'nın mükemmel olmadığını biliyorum. Hayal kırıklıklarını anlayabiliyorum. Bu yüzden müzakere yaptık” ifadelerini kullandı. Cameron, vatandaşlarına AB'den ayrılmak ya da kalmak ile ilgili karar verirken çocuklarının ve torunlarının geleceğine de karar verdiklerini söyledi.