Çavuşoğlu'ndan ''güvenli bölge'' açıklaması
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ABD ile güvenli bölge mütabakatında detaylandırılması gereken konular olduğunu söyledi.

Oluşturma Tarihi: 2019-08-15 12:16:08

Güncelleme Tarihi: 2019-08-15 12:16:08

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'nin kuzeyinde ABD ile koordineli tesis edilmesi planlanan güvenli bölgeye ilişkin henüz detaylandırılması gereken birçok konu olduğunu belirterek, "Söylediğimiz, ABD'nin bir oyalama taktiğinin geçerli olmayacağı. Maalesef Münbiç'te böyle bir oyalamaya gittiler, sözlerini tutmadılar." dedi.

Çavuşoğlu, Sierra Leone Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Nabeela Tunis ile bakanlıkta ortak basın toplantısı düzenledi.

Bakan Çavuşoğlu ve mevkidaşı Tunis, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Sierra Leone Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığı arasında "İşbirliği Hakkında Mutabakat Muhtırası" ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Sierra Leone Cumhuriyeti Hükümeti arasında "Diplomatik, Hizmet ve Hususi Pasaportlar için Vize Muafiyeti Anlaşması"nı imzaladı.

Suriye sınırında ABD ile tesis edilmesi planlanan güvenli bölgeyle ilgili soru üzerine Çavuşoğlu, teknik ve istihbari düzeydeki çalışmalardan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve kendisinin açıklamalarda bulunduğunu hatırlattı.

Çavuşoğlu, "Ön mutabakatın bir başlangıç olduğunu söyledik." diyerek, şöyle devam etti:

"Henüz daha detaylandırılması gereken birçok konu var. Bunun için müşterek harekat merkezinin kurulmasını kararlaştırdık. ABD'den bu merkezin kurulması için bazı askerlerin gelmekte olduğunu sizler de takip ediyorsunuzdur. Bugün ABD Avrupa Kuvvetler Komutan Yardımcısı başkanlığındaki heyet Şanlıurfa'ya gelecek.

İnsansız hava araçlarımız bölgede uçuşlarına başladı. Buralarda tabii ki gözlem noktaları olacak, birlikte devriyeler de gezilecek ama bunlar işin bir detayı. Buradaki amaç bir güvenli bölgenin oluşturulması ve (ABD Başkanı Donald) Trump'ın da burada '20 mil sözü' vardır ve bu güvenli bölgeden de YPG ve PKK'lıların çıkartılmasıdır ancak o zaman güvenli bölge olabilir."

"MAALESEF MÜNBİÇ'TE BİR OYALAMAYA GİTTİLER, SÖZLERİNİ TUTMADILAR"

Bu bölgenin istikrara kavuşturulması, burada yaşayan kişilerin bölgeye geri gönderilmesi gerektiğini belirten Çavuşoğlu, başta Suriyeli Kürtler olmak üzere dönmek isteyen Suriyeli mülteci bulunduğunu söyledi. Çavuşoğlu, bu kişilerin orada kendilerini güvende hissetmediğini, terör örgütü YPG/PKK'nın bu kişileri zorla gönderdiğini ifade etti.

"Burada başından beri söylediğimiz bir şey var, ABD'nin bir oyalama taktiğinin geçerli olmayacağıdır." diyen Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Maalesef Münbiç'te böyle bir oyalamaya gittiler, sözlerini tutmadılar. Fırat'ın doğusundaki bölge terör yuvası oldu. Bunları görüşürken ABD bu teröristlere silah yardımını devam ettiriyor. Geçenlerde de yine tırlarca silahları getirdiler. Burada bir, samimi olmaları gerekiyor, iki, bir oyalama sürecinin Türkiye tarafından tolere edilmeyeceğini anlamaları gerekiyor. Başlangıç ilk adım doğru ama bunu nihayete kavuşturmamız gerekiyor. Yapılan ve yapılacak çalışmaların amacı budur."

"TÜRKİYE'NİN PROGRAMDAN ÇIKARTILMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"

Çavuşoğlu, F-35 programı hakkındaki soruya, "Türkiye'nin resmi olarak programdan çıkartılması söz konusu değildir." yanıtını verdi.

ABD'de bulunan bazı Türk askerlerinin ve teknik personelin F-35 programlarına dahil edilmediğini, bir kısmının da döndüğünü hatırlatan Çavuşoğlu, F-35 programının 9 ülkenin içinde bulunduğu ortak program olduğunu vurguladı.

Çavuşoğlu, "Türkiye çok önemli katkılar sağlamıştır. Bugüne kadar 1,4 milyar dolar civarında para ödemesi yapmıştır. Türkiye'de üretimler halen devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin S-400 alımından sonra ABD'nin tepki gösterdiğini anımsatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama karşılıklı anlayış çerçevesinde biz bu işleri yoluna koyabileceğimizi düşünüyoruz. S-400'lerden bağımsız bir şekilde yoluna koyabileceğimizi düşünüyoruz. Aksi taktirde iki ülke de karşılıklı adımlar atar, ilişkiler gereksiz yere gerilir, bunun da kimseye faydası yoktur. Biz bunu tercih etmeyiz ama olumsuz bir tavır takındığı zaman cevabını vereceğimizi bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız defalarca söylemiştir.

Bu aşamada bunları konuşmak yerine var olan sorunları çözmeye odaklanıyoruz. Bunlardan bir tanesi de Fırat'ın doğusundaki durum ve oluşturulacak güvenli bölge. Orayla ilgili ve Suriye'nin geneliyle ilgili görüşmelerimizi de Rusya ve diğer aktörlerle de sürdürüyoruz. Bir taraftan İdlib'de sükunetin tam hakim olması, bir taraftan Anayasa Komisyonunun kurulması ve PKK/YPG'nin bu bölgeden arındırılması. Gördüğümüz kadarıyla rejim de bunu çok istiyor ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması için çalışmalarımızı gerek Astana platformunda gerekse Cenevre başta olmak üzere diğer platformlar sürdürüyoruz, sürdüreceğiz."

TÜRKİYE-SİERRA LEONE İLİŞKİLERİ

Öte yandan Tunis'i Ankara'da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren Çavuşoğlu, iki ülke arasında ziyaretleri sıklaştırmayı arzu ettiklerini belirtti.

Çavuşoğlu, Sierra Leone Cumhurbaşkanı Julius Maada Bio'nun da Türkiye'ye yapmak istediği ziyarete ilişkin ön hazırlıkları görüşmede ele aldıklarını aktararak, Erdoğan'ın da bir sonraki Afrika turunda Sierra Leone'yi ziyaret etmek istediğini vurguladı.

İki ülke arasında iş dünyası, eğitim, kültür, ticaret gibi her alanda ilişkileri geliştirmeyi arzuladıklarını aktaran Çavuşoğlu, ilişkilerin hukuki zemininin de güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Çavuşoğlu, imzalanan iki mutabakat zaptıyla bakanlıklar arasında iş birliğinin güçleneceğine ve vizelerin kaldırılmasıyla güzel bir başlangıç yapıldığına işaret etti. İki ülke arasında diğer alanlarda da müzakere edilen taslak anlaşmaların bulunduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, Bio'nun ziyaretinde o anlaşmaların da imzalanmasının hedeflendiğini belirtti.

Türkiye'nin Sierra Leone'de 2018'de büyükelçilik açtığını anımsatan Çavuşoğlu, Sierra Leone'nin de Ankara'da büyükelçilik açmak istediğini bildirdi.

"AÇILIMLARIMIZI ORTAKLIK POLİTİKALARINA DÖNÜŞTÜRMEK İSTİYORUZ"

Çavuşoğlu, Türkiye'nin Afrika Birliğine önem verdiğini, Afrika, Latin Amerika ve Yeniden Asya açılımlarının bölgedeki ilişkileri daha da zenginleştirmeyi hedeflediğini vurguladı.

Bu açılımların birbirine alternatif değil birbirini tamamlayıcı olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, "Eskiden bu tür açılımlarımızı Avrupa ülkeleri sorgulardı. Şimdi bakıyorum Türkiye'de bazıları bunları sorgulamaya kalkıyor. 'Nasıl yeniden Asya olur, Türkiye ne yapacak oralarda?' diye ama biz bu öngörüsüz yaklaşımları dikkate almadan, tüm açılımlarımızı ortaklık politikalarına dönüştürmek istiyoruz." diye konuştu.

Çavuşoğlu, gelecek yıl Türkiye-Afrika Birliği Zirvesi'nin üçüncüsünün düzenleneceğini ve oluşturulacak 5 yıllık eylem planıyla Afrika Birliği ile ortaklığın daha da güçlendirileceğini belirtti.

İki ülkenin İslam İşbirliği Teşkilatının (İİT) önemli üyelerinden olduğunu ve Türkiye'nin Zirve Dönem Başkanı olarak başlattığı reform sürecinin devam etmesi gerektiğini dile getiren Çavuşoğlu, Tunis ile İİT'nin nasıl güçlendirilebileceğini de görüştüklerini anlattı.

Çavuşoğlu, Afrika'nın ve Sierra Leone'nın istikrarının, ekonomik kalkınmasının Türkiye için önemli olduğunu, bu yönde de desteklerini arttırarak devam ettireceklerini kaydetti.