TIMETURK | HABER MERKEZİ
Libya'daki Trablus İstinaf Mahkemesi, 4 Ekim 2022'de Türkiye ile Libya arasında imzalanan hidrokarbon iş birliğine yönelik anlaşmanın yürütmesini durdurdu. Kararın teknik bir boşluktan dolayı verildiği, Libya Başkanlık Konseyi'nin onayından sonra anlaşmanın yeniden yürürlüğe gireceği öğrenildi.
BAŞKANLIK KONSEYİ ONAYI ARANIYOR
Trablus İstinaf Mahkemesi, itiraz üzerine, Türkiye ile Libya arasında 4 Ekim 2022'de imzalanan “Hidrokarbonlar Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”nı inceledi. Mahkeme, Libya iç hukuna göre anlaşma sürecinin tamamlanmadığına hükmederek, yürütmeyi durdurma kararı verdi. Kararın gerekçesinde 2013 tarihli bir Milli Güvenlik Kurulu kararına atıf yapıldı. Karar gereği, anlaşmaların yürürlüğe girmesi için Libya Başbakanı ile birlikte Libya Başkanlık Konseyi'nin de onayının arandığı bildirildi.
'KALDIĞI YERDEN DEVAM EDECEK'
Türkiye ile Libya arasında 27 Kasım 2019'da imzalanan Deniz Yetki Alanlarını Sınırlandırma Anlaşması'nın mimarı olan Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, Libya'da verilen kararın ne anlama geldiğini Aydınlık'a değerlendirdi. Amiral Yaycı, şunları söyledi:
“Trablus'taki İstinaf Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi. Sebebi şu: Biz, Deniz Yetki Alanlarını Sınırlandırma Mutabakat Muhtırası'nı Faiz es-Serrac ile imzalamıştık. Serrac o dönem hem Başbakan'dı, hem de Başkanlık Konseyi Başkanı'ydı. Dolayısıyla iki şapkası olan birisiyle anlaşma imzalandığı için, Libya iç hukukuna göre Mutabakat Muhtırası'nın geçerliliğinde herhangi bir sorun yok. Onun için de kimse buna itiraz edemedi. Ancak hidrokarbonların çıkartılması konusundaki işbirliği anlaşmasını Başbakan Dibeybe imzaladı. Dibeybe, Başkanlık Konseyi Başkanı değil. Bu nedenle Libya iç hukukunda bir boşluk oluştu. Mahkeme de sürecin tamamlanması gerektiğini ifade etti. Bu anlaşmanın iptali demek değil. Şu an 3 kişilik bir Başkanlık Konseyi var. Onlar da onaylayınca anlaşma yürürlüğe girecek. Bu Konsey'deki 2 kişinin Türkiye ile iyi ilişkiler içinde olduğu biliniyor. Dolayısıyla süreç kaldığı yerden devam edecektir.”
'YUNANİSTAN'IN SEVİNECEĞİ BİR DURUM YOK'
Yunan basınında mahkeme kararıyla ilgili asılsız iddiaların ortaya atıldığını da belirten Amiral Yaycı, “Yunanistan, 'Dibeybe Mısır'a göz kırpmak için bu anlaşmayı kendisi iptal ettirdi.' gibi bir propagandaya başladı. Bu tamamen yanlış. Zaten anlaşmayı kendisi imzaladı. Dibeybe, gerçek bir Türkiye taraftarı. Dolayısıyla burada Yunanların sevineceği bir durum yok. Ama Türkiye'nin de boş bırakmaması gereken bir durum var. Türkiye, Libya iç hukukundaki sürecin tamamlanması için gerekli gayreti göstermelidir.” ifadelerini kullandı.
LİBYA YARGISINDA BAŞAĞA ETKİSİ
Libya İstinaf Mahkemesi, daha önce de Başbakan Dibeybe'nin aday olmasına itiraz etmiş, darbeci Hafter'le hareket eden Fethi Başağa lehine kararlar vermişti. Libyalı kaynaklar, yargı kurumunda esas olarak Kaddafi ekibinin etkin olduğunu, fakat Başkan Yardımcısı'nın doğrudan Fethi Başağa'nın adamı olduğunu bildirdi. O nedenle Başağa ekibinin dönem dönem Dibeybe aleyhine kararlar çıkarabildiğini kaydeden kaynaklar, son kararla ilgili ise; “Başkanlık Konseyi kararı aldıktan sonra bu iş yürür.” dedi.
BAŞKANLIK KONSEYİ'NDE KİMLER VAR?
Libya Başkanlık Konseyi, bir başkan ve iki başkan yardımcısından oluşuyor. Konsey Başkanlığını Muhammed el-Menfi yürütürken, yardımcılığını Abdullah el-Lafi ve Musa el-Koni yapıyor. El-Koni, Serrac döneminde de Konsey'de görev alıyordu.