Worldbulletin'in haberine göre, bölgedeki Müslümanlara siyasi ve sosyal açıdan büyük baskı uygulayan Çin yönetimi "İstikrarı korumak" amacıyla 350 memur tayin ettiğini açıkladı. Komünist Parti'ye bağlı televizyon kanalının duyurulan haberde camileri izleme kararının ardından raporlar hazırlanacağı da belirtildi.
Doğu Türkistan halkı gizli takibin ve faaliyetlerin yakından izlendiğini, yapılan her toplantı ve faaliyette Çinli yetkililerin de katıldığını belirtiyor.
ÇİN LİDERİ: "DİNİ FAALİYETLERİ TAKİP ETMEYLİYİZ"
Geçtiğimiz günlerde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ülkedeki dini faaliyetler ve aşırılıklara karşı Çin'in tetikte olması gerektiğini söylemişti. Lider Şi, Çin Uluslararası Dini Çalışmalar Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, ülkede yurt dışı kaynaklı kötü niyetli dini faaliyetler ve aşırı fikirlerin önlenmesi gerektiğini ifade ederek, özellikle internet ortamında yürütülen dini faaliyetlere de dikkat edilmesi çağrısı yapmıştı.
BURKA VE ORUÇ YASAĞI
Müslüman nüfusun yoğun olduğu Doğu Türkistan Uygur Özerk Bölgesi'nde dini faaliyetler konusunda yaptığı baskıyla gündeme gelen Çin'in, bölgede kamu çalışanlarına oruç yasağının yanı sıra bölgesel bazda burka ve sakal gibi kılık kıyafette kısıtlamaları bulunuyor.
HRİSTİYANLAR DA BASKI ALTINDA
Hristiyan nüfusun yoğun yaşadığı ülkenin doğusundaki Cıciang eyaletinde de misyonerlik faaliyetlerine karşı yasa dışı inşa düzenlemeleri adı altında, son bir kaç yılda bin 500'e yakın kilise tahrip edildi ya da taşınmaya zorlandı. Ülkedeki Hristiyan toplumu yapılan duruma karşı protesto düzenlese de durum değişmezken, kiliseleri savunan Hristiyan Çinli bir avukat, "Ülke güvenliğini tehlikeye sokmak" ve "toplum istikrarını bozmak" suçundan 7 ay süreyle alıkonulmuştu.
İnsan hakları ve dini inançlar özgürlüğü konusunda özellikle Batılı ülkelerce eleştirilen Çin'in, Şi'nin hükümet ve ÇKP nezdinde dini inanç özgürlüğüne saygı duydukları konusunda bu yeni açıklamasıyla nasıl bir süreç izleyeceği de merak konusu. Ülkede son yıllarda dini aşırılıklar ve fikirler bağlamında önlemler artırılırken, özellikle bölgesel olarak din faaliyetlerine karşı güvenlik önlemleri üst seviyeye çıkarılmış durumda.