Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vang Vınbin düzenlediği basın toplantısında, ABD Dışişleri Bakanlığı Ekonomik Büyüme, Enerji ve Çevre Müsteşarı Keith Krach'ın Tayvan hükümeti ile ekonomik ve ticari diyalog için bu hafta adaya yapacağı ziyarete dair değerlendirmelerde bulundu.
Vang, Krach'ın Tayvan ile ekonomi gündemli toplantıya katılması halinde Çin-ABD ilişkilerinin bundan olumsuz etkileneceğini belirtti.
Bölgesel barış ve istikrarın önemine vurgu yapan Vang, ABD'yi "Çin-ABD ilişkilerine ve Tayvan Boğazı'ndaki barış ve istikrara ciddi zarar gelmesini önlemek için Tayvan ile her türlü resmi alışverişi durdurmaya" çağırdı.
Başta Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki insan hakları ihlalleri iddiaları, Hong Kong'un yeni ulusal güvenlik yasası ve Tayvan konuları olmak üzere ABD ve Çin arasında ticaret, siber güvenlik, teknoloji alanlarında gerginlikler yaşanıyor.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından bu yana iki ülke arasındaki gerilim tırmanırken ABD Başkanı Donald Trump, Çin'i salgınla ilgili önemli bilgileri paylaşmayarak Kovid-19'un küresel bir salgın haline gelmesinden Çin'i sorumlu tutuyor.
ÇİN-TAYVAN ANLAŞMAZLIĞI
Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zıdong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.
Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971 yılına kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.
Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Çin'i uluslararası toplumda sadece kendilerinin temsil ettiğini savunuyor ve Tayvan'ın BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsiline karşı çıkıyor.