Yeni ABD yönetimi ile Çin'den üst düzey yetkililerin katılımıyla Alaska'da gerçekleştirilen müzakereler gergin başladı.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile Çin Devlet Konseyi Üyesi ve Dışişleri Bakanı Vang Yi ve Merkez Dışişleri Komisyonu Bürosu Müdürü Yang Cieçı öncülüğündeki heyetler Alaska'nın Ankraj kentinde bir araya geldi.
İki ülke arasında 'siber saldırılardan' ticaret savaşına kadar birçok konuda ihtilaf yer alırken, eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde Çin'e yönelik baskı en üst seviyeye çıkmıştı.
Reuters'ın aktardığı habere göre Sullivan, ilk toplantıda "Çatışma peşinde değiliz, ancak kıran kırana rekabeti memnuniyetle karşılıyoruz ve her zaman ilkelerimiz, halkımız ve dostlarımızla olacağız" ifadelerini kullandı.
Hong Kong ve Uygurlar meselelerini gündeme getiren Sullivan, Çin'i sorumlu tutmaktan geri durmayacaklarına vurgu yaptı.
Çin tarafı ise, ABD'ye bu türden iç meselelere karışmaması uyarısında bulundu. ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Çin'in bu eylemlerinin 'küresel istikrarı muhafaza eden normlara dayalı tehdit ettiğini' iddia etti.
CNN'e göre Blinken, bu düzen olmadan 'dünyanın çok daha çetin ve dengesiz bir hal alacağını' öne sürdü. Çin ile ABD'nin kendilerine has siyasi rejimlere sahip olduğunu dile getiren Blinken, bu farklılıklara rağmen iki ülkenin iklim ve küresel ekonomi konularında ortak menfaatleri olduğunu söyledi.
ABD tarafının suçlamalarına yanıt veren Yang, ABD'ye geri atması konusunda uyarıda bulunarak, bu ülkeyi 'ikiyüzlü davranmakla' suçladı. Yang, küresel istikrar konusunda ABD ve Çin'in sorumlulukları bulunduğunu ifade etti.
ABD'nin mali ve askeri gücünü, diğer ülkere zorbalık etmek için kullandığını ifade eden yetkili, ABD'deki siyah Amerikalılara yönelik ırkçı şiddeti anımsattı. Çin Dışişleri Bakanı, ABD'nin insan hakları sorunları konusunda uzun bir mazisinin olduğunu belirtti.
Öte yandan Yang, ABD'yi Hong Kong dolayısıyla uyguladığı yaptırımlar nedeniyle eleştirdi. Blinken'in siber güvenlik konularını da toplantıda gündeme getireceğini söylemesi üzerine Yang, ABD'nin siber ihlaller konusunda dünyada öncü olduğunu ifade ederek, "Bu konuda başkalarını suçlayamazsınız" dedi. 'ABD'de çok sayıda insanın ülkedeki demokrasiye olan güveni çok az'
Çinli bakan, "ABD'nin önce kendi imajını değiştirmesi ve kendi demokrasisini dünyaya ihraç etmeyi bırakması önemlidir. ABD'de çok sayıda insanın ABD'deki demokrasiye olan güveni çok az" dedi.
Yang, ABD'nin evrensel değerlerden bahsetmesini eleştirerek, "Ne ABD'nin kendisi ne de batı dünyası uluslararası kamuoyunu temsil ediyor" ifadelerini kullandı. Çin'in ABD'nin suçlamalarını kabul etmeyeceğini söyleyen yetkili, son zamanlardaki gelişmelerin iki ülke ilişkilerini benzeri görülmemiş zor bir duruma soktuğunu kaydetti.
Yetkili, ABD'nin ülkesine yönelik yaptırımlarına ilişkin de "Çin'i boğmak imkansız" dedi.
Yang'ın yaklaşık 18 dakikalık konuşması bitmeden ABD tarafının basını dışarı çıkarmak istemesi de tartışmalara neden oldu.
Yang, basının dışarı çıkarılmasını eleştirdi ve bunun kendisine karşı haksızlık olduğunu söyledi.
ABD Dışişleri daha sonra yaptığı açıklamada, heyetlerin iki dakikalık sürelerle konuşması konusunda mutabık kaldıklarını ancak Çin tarafının bu protokolü ihlal ettiğini ileri sürdü.
Çinli yetkililer, perşembe ve cuma günlerini kapsayacak olan ve en az üç oturumdan oluşacak müzakereler hakkında daha uzun bir stratejik diyaloğun potansiyel bir başlangıcı olarak değerlendirmişti.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, dün yaptığı açıklamada toplantıyı, bir toplantı serisinin başlangıcı olarak görmediklerini söylemişti.
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Alaska'ya geçmeden önce Güney Kore ve Japonya'yı ziyaret etmişti.