Çin'in Uygur Özerk Bölgesi'nin ABD'ye ihracatı, Washington yönetiminin Müslüman Uygur azınlığa yönelik hak ihlalleri ve zorla çalıştırma iddiaları nedeniyle bölgede üretim yapan şirketlere getirdiği yaptırımlara rağmen 2020'de önceki yıla göre iki kattan fazla artış gösterdi.
"South China Morning Post" gazetesinde yer alan habere göre, ihracat artışının büyük bölümünü bölgede imal edilen rüzgar tribünlerinin satışı oluşturdu. Toplam ihracat 2019'a göre geçen yıl yüzde 116 artarken, rüzgar tribünü ihracatı yüzde 3 bin 265 artış gösterdi.
ABD Kongresi, 2020 yılının ikinci yarısında aldığı kararlarla, Uygur Türklerini zorla çalıştırdığı iddiasıyla Sincan'da üretim yapan bazı Çin şirketlerine ihracat yasağı getirmişti.
ABD Gümrük ve Hudut Muhafaza İdaresi, 3 Aralık'ta Sincan'dan pamuk ithalatının durdurulduğunu, limanlardaki ürünlerin alıkonulacağını açıklamıştı.
Yaptırımlara ve yasaklara rağmen bölgeden yapılan ticaretin hacmi azalmadı.
"Soykırım" nitelemesi
Eski ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 19 Ocakta, Başkanı Donald Trump'ın görev süresinin bitimine 24 saat kala yaptığı açıklamada Çin'in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde "soykırım" ve "insanlığa karşı suç" işlediği sonucuna vardıklarını belirtmişti.
Pompeo, "Mevcut gerçeklerin dikkatli bir şekilde incelenmesi sonucunda, Mart 2017'den bu yana, Çin Komünist Partisinin yönetimi altındaki Çin yönetiminin Müslüman Uygur halkı başta olmak üzere Sincan'daki diğer etnik ve dini azınlıklara yönelik insanlığa karşı suç işlediği sonucuna vardım." ifadesini kullanmıştı.
Yeni göreve başlayan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken de "soykırım" nitelemesine katıldığını açıklamıştı.
Zorla çalıştırma
Son yıllarda uluslararası tedarik zincirinde önemli bir üretim merkezi haline dönüşen Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde, "mesleki eğitim merkezi" adı verilen Uygurlardan bir kısmının bölgedeki fabrikalarda zorla çalıştırıldığı iddia ediliyor.
ABD Temsilciler Meclisi, eylülde Çin'in Sincan bölgesinden geldiği veya zorla çalıştırma usulüyle üretildiği düşünülen malların ABD'ye girişini yasaklayan bir yasa tasarını kabul etmişti ancak başta Apple ve Nike gibi ünlü markalar olmak üzere Çin'de üretim tesisi bulunan birçok ABD'li firmanın bu tasarıya karşı lobi yaptığı iddia edilmişti.
Söz konusu tasarı ise halen Kongre'nin üst kanadı Senatoda gündeme alınmayı bekliyor.
"Yeniden eğitim kampları"
Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor.
Pekin'in "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırdığı, uluslararası kamuoyunun ise "yeniden eğitim kampları" diye tanımladığı yerlerde, BM verilerine göre en az 1 milyon Uygur Türkü kendi rızası dışında tutuluyor. Pekin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kaç kamp bulunduğuna, buralarda kaç kişinin olduğuna ve söz konusu kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.
BM ve diğer uluslararası örgütler, kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken, Çin, şu ana kadar kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi.
Çin makamları, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini ise geri çeviriyor.