59. Münih Güvenlik Konferansı'nın "Çin'in dünyadaki yeri" konulu oturumunda konuşan Vang, Çin-ABD ilişkileri, balon krizi, Çin-Avrupa ilişkileri, Ukrayna Savaşı ve Tayvan sorunu konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Çinli üst düzey diplomat, ABD'nin 4 Şubat'ta hava sahasına giren Çin'e ait yüksek irtifa balonunu vurarak düşürmesinin, uluslararası teamüllerin, sivil havacılık kurallarının ihlali ve gücün kötü kullanımının örneği olduğunu savundu. "Savaş jetleriyle balon düşürme" komikliği
Çin tarafının, olayın başından itibaren ABD'ye bunun sivil bir insansız hava aracını olduğunu, kontrol kabiliyeti sınırlı olduğundan rüzgarla sürüklenerek rotasından çıktığını açıkça belirttiğini, meselenin sakin kafayla ve profesyonelce ele alınmasını istediğini ifade eden Vang, "Maalesef ABD bunu görmezden gelip bir balonu gelişmiş savaş jetlerinin füzeleriyle vurarak düşürmeyi tercih etti. Bu, oldukça absürt ve gülünç bir tavırdı" diye konuştu.
Vang, bu tavrıyla, ABD'nin başta sivil havacılığı düzenleyen Chicago Sözleşmesi olmak üzere, tüm uluslararası teamülleri ve kuralları ihlal ettiğini, güç kullanımının istismar edilmesinin açık bir örneğini ortaya koyduğunu vurgulayarak "Bu olay, ABD'nin meseleleri nasıl yanlış algıladığını ve nasıl stratejik hesap hataları yaptığını gösteriyor" ifadelerini kullandı.
ABD'nin neden bu kadar sansasyonel bir tavır aldığını anlamadıklarını söyleyen Vang, "Dünyanın her ülkesinde bu türden balonlar var, her birini vurup düşürecek misiniz? Bu tavır, ABD'nin gücünü göstermiyor, bilakis tersine işaret ediyor" diye konuştu. Çip Yasası
Vang, ABD'nin yerli çip üretimini teşvik için çıkardığı Çip ve Bilim Yasası'nı ve Çinli şirketlerin ileri teknoloji çiplere erişimini engellemek üzere aldığı tedbirleri de eleştirerek Washington yönetimini "elindeki tüm imkanları Çin'i karalamak, bastırmak ve diğer ülkeleri de aynı şeyi yapmaya teşvik etmek için kullanmakla" suçladı.
Çin'in rekabetten korkmadığı ama adil ve kurallara dayalı rekabet istediğini vurgulayan Vang, "ABD ise bunu istemiyor. Örneğin Çip Yasası. Bu yasa, korumacılığın, bencilliğin, tek taraflılığın yüzde yüz örneğidir. Serbest ticaretin ve Dünya Ticaret Örgütü kurallarının açıkça ihlalidir" değerlendirmesini yaptı.
Vang, ABD'den Çin'in kalkınmasını objektif ve tarafsız bakışla değerlendirmesini beklediklerini ifade ederek "1,4 milyarlık Çin nüfusu modernleşmesi insanlık için ilerlemedir. ABD'nin bu süreci neden engellemek istediğini anlamıyoruz. Umarız ABD tarafı pragmatik ve etkili bir yaklaşımla, ilişkilerin yeniden rayına oturmasını için Çin ile çalışır. Bu iki ülkenin ortak çıkarı olduğu kadar uluslararası toplumun da beklentisidir" dedi.
Konuşmasında bugünün dünyasını daha güvenli hale getirmenin, Çin ve Avrupa'nın yapacağı tercihlere bağlı olduğuna işaret eden Vang, şunları kaydetti:
"Çin ve Avrupa giderek daha çok kutuplu hale gelen dünyada iki büyük güç, pazar ve uygarlıktır. Bizim yapacağımız tercihler dünyanın gideceği yönü belirleyecektir. Eğer biz diyaloğu ve işbirliğini tercih edersek bloklar arası cepheleşme ortaya çıkmayacaktır. Eğer biz barışı ve istikrarı tercih edersek yeni bir Soğuk Savaş olmayacaktır. Eğer biz açıklığı ve kazan kazan işbirliğini tercih edersek, küresel kalkınma ve refah umudu artacaktır."
Vang, Çin ve Avrupa'nın Ukrayna Savaşı'nı durdurmak için neler yapılabileceğine kafa yorması gerektiğine dikkati çekerek Avrupa ülkelerinin kıtanın hangi çerçevede kalıcı barışa kavuşabileceğini, savaşı durdurmak için Avrupa'nın nasıl bir rol oynayabileceğini ve kendi "stratejik özerkliğini" nasıl ortaya koyabileceğini düşünmesi gerektiğinin altını çizdi. "Ukrayna'da barışı istemeyen güçler var"
Ukrayna sorunun uzayan ve yayılan bir kriz hale gelmesinden derin kaygı duyduklarını dile getiren Vang, çatışamaya taraf olmadıklarını barışı ve diyaloğu savundukları vurguladı.
Vang, savaşın başlamasının ardından Belarus ve Türkiye'nin öncülüğünde birçok tur barış görüşmesi yapıldığı, barışçı çözüm için bir çerçevenin ortaya çıktığını hatırlatarak "Ancak bu girişimler durduruldu. Sürecin neden yarıda kaldığını bilmiyoruz. Belli ki bazı güçler, barış görüşmelerinin gerçekleşmesini istemiyor, savaşın Avrupa'ya verebileceği zararın yanı sıra Ukraynalıların yaşamını veya ölümünü de umursamıyor. Belli ki bu güçlerin Ukrayna'dan daha büyük stratejik hedefleri var" dedi.
Devlet Başkanı Şi Cinping'in Avrupalı liderlerle görüşmelerinde, savaşların ve çatışmaların galibinin olmayacağını, karmaşık meselelerin basit çözümlerinin bulunmadığını, büyük güç çatışmasından kaçınılması gerektiğini vurguladığı aktaran Vang, "Bu savaş devam etmemeli" ifadesini kullandı.
Vang, Tayvan sorununun askeri bir gerilime dönüşüp dönüşmeyeceğine dair soruda verdiği yanıtta, ülkesinin tutumunu yineleyerek şunları kaydetti:
"Tayvan Çin topraklarının parçasıdır, hiçbir zaman ayrı bir ülke olmamıştır ve gelecekte de olmayacaktır. Tayvan sorununda statüko budur. Statükoyu değiştirmek isteyen Çin değil, adadaki bağımsızlık yanlısı ayrılıkçı güçlerdir."
Çin'in topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Pekin, "tek Çin" ilkesini vurgulayarak Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkileri kesmesini şart koşuyor. Avrupa ve Rusya ziyaretleri
Vang, Avrupa ülkeleri ve Rusya'yı kapsayan ziyaretlerinin parçası olarak konferansa katılmak üzere dün Almanya'ya gitmişti.
Almanya'dan önce Fransa ve İtalya'yı ziyaret eden Vang, Avrupa turunu Macaristan ziyaretiyle tamamladıktan sonra gelecek hafta başında Rusya'ya gidecek.
Çinli üst düzey diplomat, Ukrayna savaşının yıl dönümünün yaklaştığı günlerde Moskova'da temaslarda bulunacak.
Vang'ın gezi programının, Çin'in Avrupa ülkeleri ile diyaloğunu güçlendirirken Rusya'yı desteklemeyi sürdüreceği mesajını taşıdığı yorumu yapılıyor.
Çin'de ülkeyi yöneten ÇKP'nin Merkezi Dış İlişkiler Komisyonu Direktörü, dışişleri bakanının üzerinde ve ülkenin en kıdemli diplomatı sayılıyor. 2018-2022 yıllarında dışişleri bakanlığını yürüten Vang, yeni yılda bu göreve atanmıştı.