Libya'da Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) finansal desteğiyle tutulan paralı savaşçılardan itirafçı olanlar, nasıl kandırıldıklarını TRT Haber'e anlattı.
Libya ordusunun başlattığı "Zafer Yolları" operasyonuyla ağır bir darbe alan Hafter'in son kozu paralı askerler...
Ordu sözcüsü Albay Muhammed Kununu, stratejik önemdeki Sirte kentinin paralı askerlece işgal edildiğini söylemişti.
Yabancı savaşçıların önemli bir bölümü, BAE'nin maddi desteğiyle Çad ve Sudan gibi Afrika ülkelerinden getiriliyor.
Cephe hatlarında ele geçirilen milisler, hükümetin kontrolündeki cezaevlerinde tutuluyor.
Onlardan biri Muhammed el-Vaafi...
Kısa süre önce Hafter'in eğitim kamplarına katıldığını belirten el-Vaafi, şunları söylüyor:
"Ordu dediler, askeri kimliğiniz olacak dediler, ben de Vatiyye Hava Üssü'nde onlara katıldım. Eğitim verilmedi; silahları elimize verip bizi savaşa zorladılar. Ben askeri araç şoförüydüm. Araç, arkasına roketatar yerleştirilen bir pikaptı."
"Kendimizi çatışmanın içinde bulduk"
Birliklerinin 200 kişiden oluştuğunu söyleyen Çadlı milis, nasıl kandırıldıklarını da anlatıyor:
"Önce bizi gösteriş olsun diye arabalara çıkarttılar, sadece gövde gösterisi yapacağız dediler. Bir noktaya kadar gidip geri geleceksiniz dediler. Ama oraya gidince kendimizi çatışmanın içinde bulduk. Trablus'un batısıydı. Orada ordu güçlerine yakalandık."
"Kaçmaya fırsat yok"
Çadlı tutuklu, Hafter'in ne amaçladığını sonradan öğrendiğini öne sürüyor:
"Kaçmaya fırsat yok zaten başını kaldıramazsın. Hafter'in kim olduğunu tutuklandıktan sonra anladım."
Daha önce ortaya çıkan belgeler, Hafter'in Afrika ülkelerinden getirilen paralı askerlere aylık 200 dolar maaş vadettiğini ortaya koymuştu.
