Doğu Türkistan’da, 4 cami imamıdan 2 yıldır haber alınamıyor
Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da baskı ve tutuklamalar hız kesmeden sürüyor. 4 cami imamından 2 yıldır haber alınamıyor. Uygur asıllı işadamı Abdusametin de 2 yıldır kayıp.

Oluşturma Tarihi: 2019-03-22 22:52:56

Güncelleme Tarihi: 2019-03-22 22:52:56

Çin rejiminin işgali altındaki Doğu Türkistan'da Müslümanlara karşı uygulalanan baskı ve tutuklamalara her geçen gün yenisi ekleniyor.
Doğu Türkistan'da binlerce Müslümanı ortadan kaldıran, milyonları hapse atan, bin milyondan fazla Müslümanı “Çinlileştirme” politikası altında toplama kamplarına tıkan Çin'in şimdi de Uygur Türlerinin ünlü aydın ve din adamlarını ortadan kaldırdığı ortaya çıktı.

4 CAMİ İMAMI 2 YILDIR KAYIP

Edinilen bilgilere göre Urumçi Ciğdelik Camii İmam hatibi Abduvahap Damolla, Yardımcı İmam ve Müezzin Hebibullah Mahdum, Grant Pazar Camii yardımcısı İmam ve Müezzin Ömer Kari, Şmalbağ Camii İmamı Mesud Damolla ve Saybağ Camii İmam Hatibi Abduveli Karilerin, 2 yılı aşkın süredir kayıp olduğu bildirildi.
Yukarıda ismi geçen imamların hapishanelerde olduğu ileri sürüldü.
Çin yönetiminin kayıp imamlar hakkında yorum yapmaktan kaçındığı gözlendi.

UYGUR ASILLI İŞ ADAMINDAN DA,
2 YILDIR HABER ALINAMIYOR

Doğu Türkistan'da İleri gelen Uygur İş adamlarından Yurdum Helal Gıda Ürünleri Şirketinin kurucusu Abduveli Abdusametin de, Çin Polisleri tarafından Şubat 2017'de evine baskın yapılarak götürüldüğü bildirildi.
İş adamının Doğu Türkistan genelinde açtığı Yurdum Marketler zinciri dışında Kaşgar'daki Yurdum Su şirketi gibi toplamda 150 Milyon Yuan Çin parası yatırımı ile 1000'i aşkın insana istihdam sağladığı biliniyor. Ancak suçu ve son durumu ile ilgili hiçbir bilgi alınamıyor.

UYGUR MÜSLÜMANLARI'NA
KÖLELİK ZULMÜ

Bu arada İ̇N TANG RİN haber sitesinin yayınladığı haberine göre, Çin'in Doğu Türkistan'daki baskılarının her geçen gün artmakta ve sürekli olarak yenilenmekte olduğundan bahsederken, eylül ayından itibaren “50 gün geceyi gündüze katmak” adı altındaki sıkı yönetim uygulamalarıyla bölge halkı kıskaç altına alınarak, her türlü hak ve özgürlüklerinin ellerinden alındığı ifade ediliyor.
50 gün boyunca Çin'in sert baskılarına maruz kalan Uygurlar iş bulmakta zorlanmakta olduğu, herhangi bir Uygurun, geçimini sağlayabilmek için hangi şehre giderse gitsin memleketlerine zorla geri gönderilmekte olduğu ileri sürülüyor.
"50 gün geceyi gündüze katmak" siyasetinden sonra, yeniden "90 gün geceyi gündüze katmak" bahanesiyle yönetimi sıkılaştırdığı ve bu kapsamda 60 bin kişinin hapise yada ideolojik terbiye kamplarına atıldığı yer alıyor.

UYGUR TÜRKLERİ
YETİM KALDI

Öte yandan Çin'in, Doğu Türkistan halkına  yürüttüğü zalimane baskıları, Türkiye başta olmak üzere Türki milletlerinin tepkisini çekiyordu. Ancak tüm kınamalara rağmen Uygur Türk'lerinin üzerindeki baskılar azalmak bir yana dahada artarak devam etmektedir.
Son Zaman'larda Çin, Türk dünyasının Uygur Türk'lerini sahiplenmemesi vede yetim kalmasını temin etmek  için büyük bir çabayla  çeşitli yöntemlere başvuruyor.
Bunlardan bazıları, İslami ve milli şuuruna  sahip çıkan Uygur Türk'lerini  (dinde aşırıcılık) karalamasıyla  suçlayıp  dünya kamuoyuna radikal islamcı olarak göstermek ve Doğu Türkistan halkının büyük bir çoğunluğuna iftira atmak suretiyle uygurları, uluslararası topluma terörist olarak göstermekle beraber, Türkiye  ve Türk toplumlarıyla olan ilişkilerini geliştirmekle Uygur Türk'lerini sahipsiz, yetim bırakmaya var gücüyle çalışmaktadır.