İşte o yazı:
İsrail Güvenlik Kabinesi dün abluka altındaki Gazze Şeridi'nde 10 Mayıs'tan beri sürdürmekte olduğu saldırılara son vererek ateşkese gidilmesi için yapılan oylamayı kabul ettiğini duyurdu.
Karar Filistin tarafından da onay aldı.
İsrail'in ön şartlarından birisi ve en önemlisi; kendi tarafına herhangi bir roket saldırısında bulunulmaması.
Bu tarz karar ve şartlar yeni değil.
Ateşkes için adım atan taraf İsrail; hiç kanlı saldırılarda bulunulmamış ve 150'ye yakın sivil öldürülmemiş gibi bir hava oluşturuluyor.
"Filistin tarafından herhangi bir saldırıda bulunulmaması" ön şartı sunulduktan sonra sınırlarda İsrail askerlerinin tacizlerine ne denmeli?
"Barışı biz bahşettik,şartımız da saldırılmaması" denilerek İsrail barışçıl bir misyonun temsilcisiymiş gibi algılanacak.
İsrail ile Filistin arasında yaşanan çatışmalara bakıldığında bu tarz siyaset İsrail'in doğasında var.
İsrail'in mütecaviz tutumu her nasılsa Müslümanların kutsal gün ve aylarında yoğunlaşıyor.
"Saldır, öldür, ateşi kes, şart koy, şerh düş, çekilerek meşruiyet kazan" taktik bu.
Peki ; İsrail mallarına yapılan boykotlar, sözde İslam ülkelerinin çağrıları ve bölge liderlerinin nutukları havada kalırken, İsrail'in yaptıkları da yanına kar mı kalacak?
Cevap kocaman EVET
Keza bu zamana kadar hep böyle olageldi.
1945'te kurulduğu günden beri dünya barışını, güvenliğini korumak ve uluslararasında ekonomik, toplumsal ve kültürel iş birliği oluşturmak için kurulduğu iddiasıyla dört duvar arasında sıkışan Birleşmiş Milletler'in ne yaptığından ziyade "Ne yapamadıkları" ortada.
Kurumun siyasi yürütme organı, aynı zamanda dünya savaşı psikolojisinden kurtulamayarak günümüz dünyasını okumaktan aciz Güvenlik Konseyi'nin çabaları boşa çıktı.
Konseyin 5 daimi üyesi ABD, Çin, İngiltere, Fransa ve Rusya, daha doğrusu "Beşli çete" kendi çıkarlarını korumaktan öte bir karar alabilmiş değiller.
Birinin veto ettiği bir karar tüm milletleri bağlıyor.
ABD ve Rusya'nın ayak oyunlarına, yandaş kayırmalarına zemin hazırlamaktan başka bir misyonu bulunmayan Konsey bugün geçerliliğini yitirmiş durumda.
Yahudi diasporasının tekelinde, siyonist sistemin cenderesindeki ABD'den bu zamana dek İsrail aleyhine anlamlı bir karar çıkmadı ve çıkmayacak da.
Konsey'in 5 üyesi tüm dünyayı etkileyebilecek karar çıkarabilme yetkisine sahipken somut bir İsrail kararı çıkarıbilmiş değiller. Çıkan kararların uygulama aşamasında da İsrail'in taktığı yok.
Siz İsrail'in ateşkes yaptığını mı sanıyorsunuz?