Askeri yetkililerce 28 Eylül'de meydana gelen deprem ve ardından oluşan tsunamide ölü sayısının 2002'ye ulaştığı açıklanırken felaketten sağ kurtulmayı başaranlar yaşadıklarını unutamıyor.
Deniz kıyısında kaybettikleri yakınlarını arayan Endonezyalılar, aradan 10 gün geçmesine rağmen yakınlarının yolunu gözlüyor. Bu kişilerden biri de Ahmad Latama.
Felaketten eşi ve çocukları ile kurtulmayı başaran Latama, ilerleyen yaşına rağmen 28 Eylül'den bu yana Celebes Denizi kıyısında, felaket sırasında öldüklerini tahmin ettiği kardeşi ve kayınbiraderini aramayı sürdürüyor.
Latama, deprem meydana geldikten sonra ne olduğunu anlamadan insanların "Su" diye bağırarak kaçtığını söyledi.
Deprem sırasında kendisinin dışarıda, eşi, çocukları, kardeşi ve kayınbiraderinin evde olduğunu ifade eden Latama, "Eşim daha içerideydi, onun dışarıya çıkarılmasını bekliyordum. Ancak bu sırada tsunaminin çok yakın olduğunu ve onu götürdüğünü gördüm. Bütün ailemi tsunami götürdü. Eşim, çocuklarım, torunlarım, kayınbiraderim hepimiz suya gömüldük." dedi.
- "Allahu ekber diye bağırarak su üstüne çıktım"
O anda kurtulmak için tekbir getirdiğini anlatan Latama, "Kurtulmak için 'Allahu ekber' diye bağırarak su üstüne çıktım. Ondan sonra ayağa kalktığımda eşimi göremedim. Çocuklarıma annelerini sordum, kurtulduğunu ve güvenli bölgeye götürüldüğünü söylediler. Sonra dağa doğru çıktık." diye konuştu.
Tsunamiden dolayı dağ eteklerine kaçtıklarını belirten Latama, eşi ve çocuklarını güvenli bir yere bıraktıktan sonra tsunamide kaybolan kardeşi ve kayınbiraderini bulmak için yeniden Celebes Denizi kıyısına indiğini aktardı. Latama, şöyle devam etti:
"Kayıp kayınbiraderimi bulmaya çalıştım ama hala bulamadım. Öldüğünü öğrendim. Aynı gün benim birader de toprağa gömülerek kayboldu. O da benim çok sevdiğim en küçük kardeşimdi. Ben de birçok yerimden yaralandım ama bunların hiçbiri kardeşimin yokluğu kadar acı değil." diye konuştu.
- "Birinci ihtiyacımız yemek"
Şu an için öncelikli ihtiyaçlarının gıda olduğunu dile getiren Latama, şöyle devam etti:
"Birinci ihtiyacımız yemek. Deniz kenarındaki evlerin hepsi yıkıldı. İç kesimlerdeki evler sadece depremden etkilendi. Ancak sahildeki insanların evlerini tsunami götürdü. Benim için mal, mülk gerekmiyor yeter ki ailem sağ olsun, aç kalmasın. Bu benim için en büyük zenginlik."
Latama, devletin yardım ettiğini, tüm yaşadıklarına rağmen Allah'a şükrettiğini kaydederek "Kaderimizde bunu yaşamak da varmış." dedi.
