'Enflasyon, işsizlik ve paranın değer kaybetmesi oyların yönünü değiştirdi'
Yerel seçim sonuçlarıyla ilgili dünya basınında çıkan ortak yorumlarda; enflasyon, işsizlik ve paranın değer kaybetmesinin oyların yönünü değiştirdiği belirtilerek, “Halk, hayat pahallılığın bedelini iktidara ödetti. Erdoğan için zor günler kapıda” denildi.

Oluşturma Tarihi: 2019-04-01 10:43:33

Güncelleme Tarihi: 2019-04-01 10:43:33


Dün gerçekleştirilen yerel seçimler dünya basının da ilgi odağı oldu. Bugün yayınlanan gazetelerde, seçim sonuçlarıyla ilgili yapılan ortak değerlendirmelerde, ‘enflasyon, işsizlik ve paranın değer kaybetmesi oyların yönünü değiştirmesinde birinci etken olduğu' öne sürüldü. Halkın, hayat pahallılığın bedelini iktidara ödettiğini öne süren gazeteler, “seçim sonuçlarının Erdoğan iktidarı için bir darbe” olduğunu ileri sürdü.
Dün yapılan yerel seçimlerin dünya basınındaki yankısı şöyle:

GUARDIAN: EKONOMİK DURGUNLUK,
ERDOĞAN İKTİDARINA OLAN HALK
DESTEĞİNİ AZALTMAYA BAŞLADI

İngiliz Guardian gazetesinin haberinde seçimlerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yönetimi için "kritik bir sınav" niteliğinde olduğu yorumu yapıldı.
Haberde, "Türkiye genelinde rutin bir belediye seçimleri olması gerekirken, bu seçimler Erdoğan'ın 16 yıllık iktidarı için bir referanduma dönüştü ve ülkedeki ekonomik durum Erdoğan'a olan halk desteğini azaltmaya başladı" dendi.
"İlk sonuçlar AK Parti'nin iktidara geldiği 2002'den bu yana aldığı ilk önemli yenilginin işaretleri" yorumunu yapan gazete, HDP'nin de kayyum atanan bazı belediyeleri geri aldığına ve seçimle bağlantılı çıkan şiddet olaylarında en az dört kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığına da yer verdi.
Erdoğan'ın iktidarı güçlü ekonomik büyümeyle öne çıkıyordu. Ama geçen yıl yaşanan liradaki düşüş geçen ay resesyona neden oldu. Enflasyon yüzde 20'ye yakın seyrediyor, hayat pahalılığının bedelini de AK Parti'li işçi sınıfı seçmeni ödüyor.
Cumhurbaşkanının kendisi oy pusulasında olmasa da son haftalarda dikkatleri ekonomiden dağıtma girişimiyle yılmadan seçim kampanyaları düzenledi. Yerel seçimleri 'ulusal beka' meselesi olarak gördü ve muhalefet partilerini terör bağlantılı olmakla suçladı, artan enflasyon oranından 'ülkeyi baltalamaya çalışan yabancı güçleri' sorumlu tuttu.
Pazar günkü seçimler, cumhurbaşkanına daha fazla yetki tanıyan yeni hükümet sistemiyle Erdoğan'ın yeniden seçilmesinden sonraki ilk sandık sınavıydı."
İngiliz Guardian muhalefetin, enflasyon ve artan işsizlik nedeniyle AK Partili seçmenin yönünü başka tarafa çekmesi umutlarının boşa çıkmadığı yorumunu yaptı.
Gazete, "mali krizden çıkış yolunun Erdoğan'ın güçlü liderliği" olduğunu düşünü AK Parti'li seçmenlerin görüşlerine de yer verdi.
Financial Times gazetesi de seçimle ilgili haberinde "Cumhurbaşkanı, il sonuçlara göre iktidar ittifakı oyların yüzde 50'den fazlasını aldığı için rahatlamış olabilir. Ama büyük şehirleri kaybetmek, kârlı anlaşmalar ve iş imkânları dâhil bu şehirlerle birlikte gelen himaye ağının kontrolünü de kaybetmek anlamına gelir" dedi.

STUTGARTER NACHRICHTEN: EKONOMİK DURGUNLUK SEÇMENİN YÖNÜNÜ DEĞİŞTİRDİ

Alman Stuttgarter Nachrichten gazetesinde Türkiye'de Pazar günü yapılan yerel seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın lideri olduğu AK Parti'nin elde ettiği sonuç ele alınıyor:
"Zafere alışkın olan Erdoğan'ın partisi AK Parti bugüne kadar Türkiye'de artan refah ile eş tutuluyordu. Ancak Pazar günü hükümeti ekonomik durgunluk, işsizlik ve paranın değer kaybetmesinden sorumlu tutan seçmenlerinin çoğu evde kalmayı veya rakip partilere oy vermeyi tercih etti. Erdoğan hükümeti şimdiye kadar ekonomik krizin gerçek boyutlarını örtbas etti. Ama artık Erdoğan tamamen kaybetmeyi engellemek istiyorsa, ona göre davranması gerekiyor."
Karlsruhe'de yayımlanan Badischen Neuesten Nachrichten gazetesi ise yerel seçimlerde seçmenin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a düşünmesi gereken bir ders verdiğini savunuyor:
"Erdoğan'ın partisi AK Parti, başkent Ankara'da iktidarı kaybetti, diğer il ve ilçelerde de iktidarı muhalefete vermek zorunda kaldı. Aynı zamanda kesin olmayan sonuçlara göre İstanbul'da iktidarını korudu, Kürt bölgelerinde puan kazandı. Diğer partiler için böyle bir sonuç kutlama yapmak için yeterli gelirdi ama parlak zaferlere alışkın AKP için yeterli değil."

LE MONDE: SONUÇLAR
İKTİDAR İÇİN BİR DARBE

Yerel seçimler Fransız Le Monde gazetesinin de gündemindeydi.
Gazete, AK P'arti'nin Ankara'yı kaybetmesi ve ilk sonuçlara göre İstanbul'u da kaybetme riski olmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iktidarı için "bir darbe" olarak yorumladı:
“Başkentteki yenilgisi, AK Parti'nin 2002'de iktidar gelmesinden bu yana her seçimi kazanan Erdoğan için büyük bir başarısızlığa işaret ediyor. İstanbul gibi Ankara da 25 yıldır Erdoğan'ın partisi ve önceki İslamcı oluşumların kontrolündeydi.
65 yaşındaki Erdoğan, 50 günde 102 miting düzenleyerek seçmenleri partisine oy vermeye ikna etmek için her şeyi yaptı. AK Parti'nin ittifakı oyların yüzde 51'ini alsa da, Ankara ve Antalya ile Adana gibi büyük illeri kaybetti."

NEW YORK TIMES: SONUÇLAR
İKTİDAR İÇİN BÜYÜ BİR GERİLEME

Amerikan New York Times gazetesi de ilk sonuçların Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iktidarı için "büyük bir gerileme" olarak görülebileceğini yazdı:
"Erdoğan belki de siyasi kariyerinde ilk defa Türk siyasetinin gücünün merkezi Ankara ve belki de memleketi, ülkenin de iş merkezi İstanbul'da yenilgiyi tadıyor.
(…) Erdoğan'ın İstanbul'da yarışı kaybetmesi, 17 yıllık iktidardan sonra halk desteğinde düşüş yaşayan partisi için büyük bir darbe olur."
Seçmenin en büyük kaygılarından birinin ekonomik durum olduğu belirtilen gazetenin haberinde şu ifadeler de var:
"Hükümet yanlısı gazetelerin köşe yazarları bile belediyelerde yolsuzluk ve kayırmacılığın seçmenleri iktidar partisinden uzaklaştırdığı uyarısında bulundu. Anketler, kararsız seçmen sayısının oranın alışılmışın dışında yüksek olduğunu gösterdi, parti yetkilileri de bunu seçmen arasındaki memnuniyetsizliğin göstergesi olarak gördü.
Muhalif adaylar değişim vaadinde bulundu ve yeni iş imkânlarının, eğitimde gelişimin ve sosyal hizmetlerin desteklenmesi sözü verdi. Bazıları Erdoğan'ı sert bir şekilde eleştirdi.
Yerel seçimler Türkiye dışında çok dikkat çekmedi. Ama belediye başkanları, il meclis üyeleri ve mahalle idareleri, Erdoğan'ın iktidarı için kritik önemde görülüyor."
New York Times haberinde, Erdoğan'ın da siyasi kariyerine İstanbul'da belediye başkanlığı yaparak başladığını ve çöp toplama, toplu taşıma gibi hizmetlerle halk desteğini inşa ettiğini yazdı.
Başkent Ankara'da ve bazı şehirlerde sandıktan CHP'nin AK Parti'den önde çıkmasının, "partisi için bıkmadan usanmadan kampanya yürüten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için bir başarısızlık ve ekonomi idaresine ilişkin de seçmenin tepkisi" olduğunu belirtti.
Haberin devamında şu satırlar var:
"Belediye başkanlığı, il meclis üyeleri ve yerel idarelerin seçimi, Haziran'da cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Erdoğan için ulusal çapta ilk referandum özelliğindeydi. Haziran'dan bu yana Türkiye ekonomisi on yılı aşkın süredir ilk defa resesyona sürüklendi. Bu da hükümeti yatırımcıların cesaretini kıran politikaları savunmaya, fiyatlarda da artışa gitmeye zorladı.
2016'daki darbe girişiminden sonra muhaliflere yönelik baskının artması ülke içindeki huzursuzluğu tırmandırırken, Türkiye'nin Batılı müttefikleriyle ilişkisi de gerildi. Bu da Türk lirasında dalgalanmalara ve yatırımcıların da endişelenmesine neden oldu.
(…) Trump yönetimi Türkiye'deki seçimleri yakından takip izliyor ve seçim dönemi sona ermesiyle de, Suriye'deki savaş ve Türkiye'nin Rusya'dan hava savunma sistemi alması gibi Ankara'yla yaşanan tartışmaların sona ermesini umuyor."