Esed neden kaybediyor?
Dünyanın önde gelen dışpolitika dergilerinden Foreign Policy'de yayınlanan bir makale Suriye'deki son gelişmelerle ilgili bilgi veriyor.

Oluşturma Tarihi: 2015-05-07 13:25:09

Güncelleme Tarihi: 2015-05-07 13:25:09

Silahlı muhalifler son olarak,  rejimin Türkiye sınırında kontrolünde kalan son büyük kent İdlip ile stratejik açıdan önemli Cisr eş Şuğur ilçesini ele geçirmeyi başarmıştı.

Muhaliflerin ilerleyişi sürerken, dünyanın önde gelen dışpolitika dergilerinden Foreign Policy'de bölgede yaşanan son gelişmeler hakkında çarpıcı bilgi ve iddiaların yer aldığı bir makale yayımlandı.

ABD'nin önemli düşünce kuruluşu Brookings'in Doha merkezinde görevli Charles Lister'ın kaleme aldığı "Esed neden kaybediyor?" başlıklı makale özellikle Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar'ın Suriye'de soyundukları yeni işbirliği üzerinde duruyor.

Lister'a göre, daha önceki dönemde Suriye konusunda birbirleriyle rekabet halinde olan "muhalifleri" destekleyen Suudi Arabistan ile radikal islamcı grupları destekleyen Türkiye-Katar ikilisinin, bir süredir "uyum" içerisinde faaliyet gösteriyor.

Charles Lister bu argümanını desteklemek için İdlib operasyonunun nasıl koordine edildiğine dair çarpıcı bir bilgi de paylaştı..

Buna göre, Türkiye'nin güneyinde, İdlip operasyonunda da önemli rol oynayan ABD yönetiminde bir operasyon odası bulunuyor.

Bu komuta merkezi Amerikan istihbaratının ılımlı olarak sınıflandırdığı muhalif gruplara sağlanan silahlı ve silahsız yardımları koordine ediyor.

Yazar ayrıca, Türkiye'deki operasyon odasının Ürdün'de bulunan türdeşiyle birlikte muhalif gruplara dönük istihbarat desteğini son haftalarda ciddi ölçüde artırdığı bilgisini de paylaştı.

ABD tarafından  "ılımlı" kabul edilen Özgür Suriye Ordusu'nun, cihatçı grupların başını çektiği İdlib operasyonuna komuta düzeyinde dahil olması, radikal gruplar konusunda yakın bir zamana dek dillendirilen "çekincenin" bir kenara konduğu olarak yorumlandı.

ABD'nin tutumunda yaşanan değişiklik, Lister'a göre büyük ölçüde Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar arasında yeniden gözlemlenen yoğun bölgesel işbirliğinin yarattığı etkiden kaynaklanıyor.

İkinci gerekçeyse İran ile son dönemde ilişkilerini derinleştiren ABD'nin sünni körfez ülkeleriyle arayı açmaktan kaçınması.

Makalede Türkiye'nin savaşçı gücü 70 bini bulan Ahrar' el Şam ile İslam Ordusu adlı iki büyük grubu birleştirme çabalarının, Nusra Cephesi'nin Suriye'de artan prestijine karşı yürütüldüğünün öne sürülmesi de dikkat çekti.