Siyasi çözüm arayışlarının sonuçsuz kaldığı Suriye'de kriz 13. yılına girerken düğümlenen tutuklular dosyasındaki belirsizlik, evlat yolu bekleyen ailelerin umudunu da bitiriyor.
Suriye'de sivillere yönelik hak ihlallerini belgeleyen Suriye İnsan Hakları Ağının (SNHR) verilerine göre, Esed rejiminin zindanlarında tutulan kişilerden en az 135 bininin bilgileri tespit edildi.
Rejimin zindanlarında tutulduğu belgelenen bu kişilerden 95 bininden fazlasından haber alınamıyor.
Ağın verilerine göre, Suriye'deki iç savaşta çatışan taraflarca alıkonulan kişilerin 111 binden fazlasına ulaşılamıyor.
Suriye muhalefeti, her fırsatta rejime ait hapishanelerindekilerin yıllardır "haksız" yere tutulduğunu belirterek, derhal serbest bırakılmaları çağrısında bulunuyor.
Esed rejimi ise iç savaş boyunca 20'den fazla af yasası çıkarsa da SNHR'ye göre bu aflarla sadece 7 bin 300 kişi salıverildi.
- KAYIPLARIN AKIBETİNİN ORTAYA ÇIKARILMASI İÇİN BM'DEN "KURULUŞ" ÖNERİSİ
BM Genel Sekreteri Guterres, hafta içi BM Genel Kurulunda Suriye'deki kayıp kişilerin durumunun görüşüldüğü oturumda yaptığı konuşmada, "Bu acı verici durumu çözmek için kararlılıkla ve hızla hareket etmeliyiz." dedi.
Guterres, "Genel Kurula, Suriye'deki kayıp kişilerin akıbeti ve yerlerini tespit etmek ve kurban yakınlarına destek sağlamak için yeni bir uluslararası kuruluş kurmaları çağrısında bulunuyorum." diyerek tüm üye ülkelerden işbirliği yapmalarını istedi.
- "BEKLENTİLERİ YÜKSEK TUTMAMAK LAZIM"
SNHR Direktörü Fadıl Abdülgani, Guterres'in uluslararası kuruluş önerisini ve rejimin hapishanelerinde alıkonulan ve akıbetleri bilinmeyeler hakkında AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Abdülgani, kuruluşun hayata geçirilmesine yönelik Guterres'in çağrısını olumlu karşıladıklarını söyledi.
Rejimin halen sivilleri alıkoymaya devam ettiğini kaydeden Abdülgani, "Beklentileri yüksek tutmamak lazım ama belki bu kuruluşla aileler ve tutuklularla ilgilenen STK'lerin çabaları birleştirebilir. Bu sayede belki tutuklular dosyası tekrar canlandırabilir ve masada kalması sağlanabilir." dedi.
Abdülgani, "12 yıldan sonra insanlar tutuklu yakınlarından umudu kesmiş durumda ancak şöyle de bir gerçek var. Bu kuruluş alıkonanların salıverilmesi amaçlı değil çünkü rejime bir baskı olmayacak. Rejimin bu kuruluş ile çalışmaya yanaşacağına inanmıyoruz." değerlendirmesini yaptı.
- "ULUSLARARASI TOPLUMUN SURİYELİLERİN HAYATINI DÜŞÜNDÜĞÜNÜ SANMIYORUM"
Suriye'deki tutkulular dosyasının karışık durumda olduğunu belirten Abdülgani, "Tutuklular dosyası çok tehlikeli bir boyuta ulaştı. Rejim, alıkoyduklarından 14 bin 500 kişiyi işkenceyle öldürdü. Rejim, işkenceyle öldürdüklerinin bir kısmını ailelerine bilgi vermeden nüfus müdürlüklerine gizlice kaydediyor ve bizim tespit ettiğimiz sayı 1000'i geçti." diye konuştu.
Abdülgani, uluslararası toplumun rejimi sorguya çekme konusunda başarısız olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Uluslararası toplumun Suriyelilerin hayatını düşündüklerini de sanmıyorum. Aksi durumda rejimi durdurmak için ciddi adımlar atarlardı. Rusya ve İran'ın Suriye'de kan kaybetmesine bakacak olursak Suriye'deki gerginliğin sürmesi Batı'nın lehine. Bu yüzden rejimi durdurup hesaba çekmediler."
- AF YASALARI SONUÇ VERMEDİ
Esed rejiminin çıkardığı "af yasalarını" yakından takip ettiklerini belirten SNHR Direktörü, sözde af yasalarına rağmen rejimin yarattığı mağduriyetin sürdüğünü vurguladı.
Abdülgani, "Aflara rağmen rejim çok az sayıda kişiyi serbest bıraktı. Rejimin tutukladıklarının sayısı salıverdiklerinden daha fazla. İşkence yüzünden ölümler de sürüyor." dedi.
Alıkonulan kişilerin durumuyla ilgili umutsuzluğun hakim olduğunu dile getiren Abdülgani, rejimin güvenlik güçleriyle bağlantılı dolandırıcılık ağlarının, aileleri alıkonulanların yakınlarını kayıpları hakkında bilgi temin etme vaadiyle kandırıp büyük kazanç sağladığına dikkati çekti.
Ailelere dikkatli olmaları uyarısında bulunan SNHR Direktörü, "Bunların sizi kandırmasına izin vermeyin. Yakınlarınızdan kesin bilgi alabileceğiniz bir mecra yok maalesef. Bu şebekeler aileleri dolandırmada deneyimliler." şeklinde konuştu.