Vahdet'te yer alan habere göre; Müslümanlar İslam'ın ilk dönemlerinin ardından dünyanın dört bir köşesinde belki de ilk kez günümüzdeki ölçülerde baskı ve zulüm çemberiyle kuşatılmış durumdalar. Cezayir'den Filipinlere, Angola'dan Burma'ya, Mısır'dan Kafkasya'ya, Balkanlar'dan Yemen'e kadar İslam milletleri doğulu batılı emperyalistler ve onların işbirlikçisi yerli kuklalar tarafından adeta esir muamelesine maruz tutuluyorlar. Müslümanların ibadetlerine, ibadethanelerine, önderlerine ve kutsallarına pervasızca el uzatılıyor.

SOVYETLERİ BİLE ARATIYOR

Bu coğrafyalardan biri de Türklerin anayurtlarından olan Özbekistan toprakları. Ramazan ayında toplu iftar yapmanın bile yasaklandığı Özbekistan'da Müslümanlara uygulanan akıl almaz eziyetler, Sovyetler dönemini bile aratır hale geldi. Türkiye'nin ilk hava fotoğrafçısı olan fotoğraf sanatçısı Orhan Durgut, Özbekistan denilince zihinlerde ilk canlanan Başkent Taşkent'in merkez camii niteliğindeki meşhur Cuma Camii'nin (Hz. İmam Mescidi) ibadete kapatılarak müze haline getirildiğini söyledi. 

EZAN SESİ HİÇ YOK!

Orhan Durgut, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Hiva Cuma Camii, sadece bizde sanırdım müzeye dönen camii... Bizde tek Ayasofya; Özbek'te şehrin merkez camisi Cuma Camii bile müze… Taşkent'teki onlarca camiden birkaçı ibadete açık, diğerleri müze... Açık olanlarda da cemaat yok. Ezan sesi hiç yok! Minareler biblo gibi şehir süsü!” dedi. Durgut'un paylaşımına yorum yapan bir vatandaşın, “Özbekistan genel olarak öyle. Ama 20 yıl önce arabayla bir Cuma günü Semerkant'a toz toprak içinde ulaştığımda camiler dolup taşıyordu” şeklinde verdiği bilgi, ülkenin Kerimov yönetiminde nasıl bir yol aldığını da ortaya koymuş oldu.

Özbekistan denilince ilk akla gelen Başkent Taşkent'in merkez camii niteliğindeki meşhur Cuma Camii (Hz. İmam Mescidi), Müslümanların toplu iftar yemeğinden bile gocunan Kerimov yönetimince ibadete kapatılarak müzeye çevrildi.