Filistin'den Netanyahu'ya tepki: Geri adım atılmayacak
Filistin yönetimi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, BM'de yaptığı konuşmaya tepki gösterdi. 'Filistin halkının rızası olmadan, uluslararası kararlar ve Arap Barış Girişimi doğrultusundaki talepleri gerçekleşmeden bölgede barış ve istikrar olmayacak.' ifadesini kullanan Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, Filistin'in resmi tutumunun bu olduğunu, bundan geri adım atılmayacağını ifade etti.

Oluşturma Tarihi: 2023-09-23 09:51:43

Güncelleme Tarihi: 2023-09-23 09:52:06

Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, Netanyahu'nun, "Filistinlilerin, Tel Aviv'in Arap ülkeleriyle yapacağı barış anlaşmalarında veto hakkı bulunmadığı" yönündeki açıklamalarıyla ilgili değerlendirmede bulundu. Ebu Rudeyne'nin açıklamaları Filistin resmi ajansı WAFA'da yer aldı.

"Filistin halkının rızası olmadan, uluslararası kararlar ve Arap Barış Girişimi doğrultusundaki talepleri gerçekleşmeden bölgede barış ve istikrar olmayacak." ifadesini kullanan Ebu Rudeyne, Filistin'in resmi tutumunun bu olduğunu, bundan geri adım atılmayacağını, aksini düşünenlerin ise hata ettiğini ifade etti.

"Barış Filistin'le başlar. İstikrar, Filistin halkının meşru ulusal haklarını elde etmesi ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletini kurmasıyla sağlanır. O olmadan bölgede barış, güvenlik ve istikrar olmaz." diyen Ebu Rudeyne, Filistin halkının ulusal ilkelerinden sapmayacağını, topraklarına ve kutsallarına bağlı kalacağını; işgalin ise ne kadar sürerse sürsün bir gün biteceğini vurguladı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 78. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, ülkesinin Suudi Arabistan ile "tarihi" barışın eşiğinde olduğunu öne sürmüş ve "Filistinlilere, İsrail'in Arap ülkeleriyle yeni barış anlaşmalarına karşı veto hakkı verilmemeli. Filistinliler bu süreci veto etmeden barışın genişletilmesinden yararlanabilir." ifadesini kullanmıştı.

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın arabuluculuğunda 2020 yılından itibaren bazı Arap ülkeleri ile İsrail arasında "Abraham Anlaşmaları"yla normalleşme sürecine girilmişti.