Fransa'da hedefte, şimdi de Yahudiler var
Fransa’da Müslümanlara yönelik saldırılardan sonra şimdi hedefte Yahudi toplumu var. Fransa'nın Strasbourg şehri ve çevresinde düzenlenen son antisemit saldırılarda Yahudilere ait anıta zarar verildi. Fransa, Avrupa’daki en büyük Yahudi nüfusunu barındıran ülke olarak biliniyor.

Oluşturma Tarihi: 2019-03-03 11:58:05

Güncelleme Tarihi: 2019-03-03 11:58:05

Müslümanlara yönelik saldırı ve ‘Sarı Yelekliler'in hükümet karşıtı protesto gösterileriyle birden dünya gündemine oturan Fransa'da şimdi de de saldırıların hedefinde Yahudi toplumu var.

Geçtiğimiz şubatta bir Yahudi köyündeki mezar taşlarına yapılan gama Haçlı saldırının ardından eski Strasbourg Sinagogu'nun bulunduğu yerdeki anıta zarar verildi. 

TAŞLARIN ÜZERİN
GAMALI HAÇ FİĞÜRÜ ÇİZİLDİ

19 Şubat'ta Strasbourg'un Quatzenheim köyündeki bir Yahudi mezarlığında 96 mezar taşına zarar verilmiş, taşların üzerine gamalı Haç figürü çizilmişti.

Yahudi azınlık Strazburg'daki yeni saldırıyı kınarken valilik antisemit saldırıların "tüm Fransız vatandaşlarının paylaştığı Cumhuriyet'in değerlerini hedef aldığını" ve "hoşgörüsüzlüğün hiçbir tezahürünün birlikte yaşama hakkını tehdit etmemesi gerektiğini" açıkladı.

Strasbourg Belediyesi başkan yardımcılarından Alain Fontanel şehrin bir kez daha antisemit saldırıların hedefi olduğunu ve güvenlik güçleri ile işbirliği içinde bu saldırının sorumlularının yakalanacağını sosyal medyadan duyurdu.

SALDIRILARDA REKOR ARTIŞ VAR

Avrupa'da en geniş Yahudi azınlığın yaşadığı Fransa'da antisemit eylemler 2018'de yüzde 74 artmıştı. Ülkede bir grup milletvekili Siyonizm karşıtlığının "Yahudi düşmanlığı" gibi suç sayılması için bir kanun teklifi sunulmuştu. Fakat Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Siyonizm karşıtlığı ile Yahudi düşmanlığının birbirine karıştırılmasına karşı olduğunu belirtmiş ve antisemit saldırılara karşı cezaların artırılacağı sözü vermişti.

FRANSIZ YAHUDİLERİN
ANTİSEMİTİZM KORKUSU

Öte yandan Fransa'daki Yahudi toplumuna yönelik saldırılarla ilgili euronews'de çıkan haber ise şöyle:

Paris'teki Yahudi cemaati dört kişinin ölümü ile sonuçlanan saldırı sonrası hala korku içinde…
Avrupa'daki en büyük Yahudi nüfusunu barındıran ülkede güvende olmadıklarını söylüyor ve Antisemitizmin tekrar yükselmesinden korkuyorlar.

Cadde üzerindeki bir diğer Yahudi marketine gidiyoruz. Buradaki bir kadın endişe içerisinde…
2006 yılında kaçırılıp işkence edildikten sonra öldürülen Ilan Halimi ve Toulouse'daki bir Yahudi okuluna 2012 yılında düzenlenen saldırı sebebiyle Fransa'daki Musevilerin çoğu artık ülkeyi terk edip İsrail'e göç etmeyi düşünüyor.
Musevi okulları, kurumları ve sinagoglarda artırılan güvenlik önlemlerine rağmen İsrail'e gitme fikrine birçok kişi sıcak bakıyor.
Geçen sene tam yedi bin Fransız Yahudi İsrail'e göç etti. Bu rakam 2013 yılının iki katı. Acenta yetkilisi, göç etme sebeplerinin çoğunu ekonomik ve ailevi nedenlerin oluşturduğunu söylüyor. Ancak son yaşanan İsrail karşıtı protestoların da durumu hızlandırğını ekliyor.

YAHUDİLERE KARŞI NEFRET ARTTI

Daniel Benhaim, Acenta Sahibi: ‘Son yaşananlardan sonra bunu görebiliyoruz. Danışmanlık toplantılarımıza katılanlarda bir artış yaşandı ve bu durum geçen yaz başladı. Paris'te yaşanan sinagog saldırısı ve Cumhuriyet Meydanı'nda ‘Yahudilere ölüm' diye bağırarak yürüyenler büyük bir etkiye sebep oldu. Bazıları bütün bu yaşananların İsrail- Filistin arasında artan gerginlikten dolayı olduğunu düşünüyor. Çoğu Musevi bu savaşın bahane olduğunu ve Yahudilere karşı nefretin arttığını söylüyor ve bunu dile getirmenin de artık ciddi sorunlara yol açtığını ve rahatsızlık verdiğini belirtiyor.'
Peki bu rahatsızlık İsrail'e gitmek için yeterli bir sebep mi? Olivia İsrail'i çok iyi biliyor. Orada bir yıl yaşadı ve tatil ve iş için İsrail'de bulundu. Olivia bir Yahudi. Provence'de yaşıyor ve çocukları bir Yahudi okuluna gidiyor.
Kendisi eşi ile konuşarak İsrail ya da Amerika'ya taşınmayı düşünmüş. Ancak bu kararda fazla acele etmiyorlar. Ancak Paris saldırıları zamanın hızla akıp geçtiğini gösteriyor.
Olivia, Fransız Yahudisi: ‘Ortada olumsuz bir durum olursa hemen çaresine bakmaya çalışırım. ‘Çocuklarım travma yaşadı ancak buna bir çözüm buldum. Profesyonel olarak işimde bir sorun olursa onu da çözebilirim. Durum aynen böyle. Hükümet, kurumlar ve güvenlik alanlarını kontrol edemem. Peki ben ne yapabilirim? karşılaştığım sorunlarla yüzleşmeliyim. Şunu yapmak çok kolay. ‘Bakın burada sorunlar var, hadi hemen İsrail'e göç edelim'. Birkaç gün sonra her şey normale döndü ve günlük olağan yaşantımıza kavuştuk. Kısaca göç etmek sorunları çözmez. En nihayetinde ben Fransızım.'
Fransız olmaktan dolayı gurur duymak ülkedeki 600 bin nüfuslu Yahudi cemaati arasında çok önemli bir duygu olmalı. Bu rakam İsrail ve Amerika'dan sonraki en büyük Yahudi nüfusu…
Bazı eleştirmenler ise İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'yu uyarıyor.

İSRAİL GÜVENLİK CENNETİ DEĞİL

Fransa'da geçen sene antisemitizmin iki katına çıktığını söyleyenler için İsrail'e güvenli bir cennet demek çok da yanlış bir tabir değil…
Roger Cukierman, Fransa Musevileri Derneği Başkanı: ‘Çoğu Musevinin ayrılmak istemesini anlıyorum. Bu rakam artıyor ve artmaya da devam edecek. Eğer anne ve baba iseniz, çocuğunuzu normal okullara gönderecek ve burada onların baskıya maruz kalacağını izleyeceksiniz ya da polis ya da asker tarafından korunan özel okullara göndermek zorundasınız. Tehdit altında olduğunu bilerek yaşamak ve otomatik silahların sizi koruduğunu görmek hiç hoş değil.'
Pierre Stambul, Fransız Musevileri Barış Derneği: ‘Burada ‘Yahudiler tehlikede, o ‘Kristal Gece'nin arefesindeyiz, burada güvende değilsin hadi İsrail'e göç edelim' diyen bir sürü kişi var. Öncelikle Yahudilerin güvende olmadığı bir yer varsa orası İsrail'dir ve Filistinlilerin varlığı kabul edilmediği ve Müslümanların öldürülmesi devam ettiği sürece bu böyle kalacak. Kimse güvende değiliz diyemez. Fransa'da Antisemitizm yükselişte değil. Çünkü Fransa'da ırkçılık yok. Bazı insanlar bu konuda aşırıya kaçıyor olabilir. Ancak ırkçılık en çok Arapları ve siyahi insanları vuruyor. Asıl bu çok tehlikeli bir durum. Dünyadaki tüm insanlar bir aray gelip ırkçılığa karşı savaşmalı.'
Irkçılığa ve dışlanmaya karşı mücadele etmek Elie Buzyn'in uzun zamandır üzerinde durduğu bir çalışma.
Auschwitz Kampı'ndan sağ kurtulan Elie Buzyn öğrencileri Auschwitz'e götürüyor ve Naziler'in yaptığı o korkunç zulmü anlatıyor.
Kampların tahliye edilişinin 70. yıl dönümünde tekrar antisemitizm hakkında konuşmak Buzyn için ironik bir durum.
Elie Buzyn, Auschwitz Kampı Gazisi: ‘Ben Fransızların büyük bir çoğunluğunun antisemitist olmadığını düşünüyorum. Burası demokratik bir ülke ve her düşünceye açık. Antisemitizm yanlıları çok küçük ve iyi organize olmuş bir azınlık. Ancak bu insanları durdurmazsak bu düşünce yayılabilir.'
Elie Buzyn'in kızına göre, ırkçılık ve terörizme karşı verilen Paris'teki barış mesajı onu çok duygulandırmış.
Elie Buzyn'in Kızı: ‘Yürüyüş esnasında kocaman bir Fransız bayrağı taşıyordum ve birden farklı duygulara kapıldım. Kendime bu imkansız diyordum. Bu güzel ülkeyi terk edemeyiz. Bu haksızlık. Anne tarafı dedem ve annanemle, babam, savaştan önce buraya Polonya'dan gelmişler. İfade özgürlüğü konusunda bir destek vardı ve ben de Bastille Meydanı'ndaydım. Ve tekrar kendime ‘Fransa'yı asla terk etmeyeceğim' dedim. Charlie Hebdo'ya yapılan saldırılar ve bu olaya verilen uluslararası tepki ve ifade özgürlüğüne destek karşısında terörist eylemler yenik düştü. Yahudi cemaati bu durumdan korktu. Bu gerçek. Ancak eminim ki Fransa'ya olan bağları çok güçlü.'
Bu güçlü dayanışma mesajlarına rağmen Fransa'da bulunan çoğu Yahudi hala düşünce içerisinde… Bu ülkede hem Fransız hem de Yahudi olmak nasıl böyle bir ayrılığa yol açabilir diye kendilerine soruyorlar.