Hamaney, Cumhurbaşkanı Ruhani liderliğindeki Koronayla Ulusal Mücadele Kurulu üyelerini konutunda kabul etti.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının başlangıcından bu yana ilk kez yüz yüze gerçekleştirilen bir toplantıya katılan Hamaney, toplantının başkanlığını yaptı. Toplantıda devletin en üst düzey sivil ve askeri yetkilileri de hazır bulundu.
Salgınla mücadele süresince kesin kararlar alınmasının, halkın ikna edilmesinin ve halk ile hükümetin iş birliğinin çok önemli olduğunu vurgulayan Hamaney, "ABD gibi bazı ülkelerde koronavirüse karşı en kötü yönetim sergilendi ancak biz halkın sağlığı, güvenliği ve ekonomiyle bağlantılı olan bu süreci en iyi şekilde yönetip aşabilmek için çaba harcamalıyız." dedi.
Başta sağlık çalışanları olmak üzere salgınla mücadele eden tüm yetkililere teşekkür eden Hamaney, herkesin Sağlık Bakanlığının aldığı kararlara riayet etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Kısıtlamalara dair kararların da Bakanlık tarafından alınması gerektiğini belirten İran lideri, şöyle konuştu:
"Sağlık Bakanlığı, kısıtlama tedbirlerini belirlediği vakit diğer tüm kurumlar tereddütsüz şekilde onlara riayet etmeli ve uygulamalıdır. Ülkenin giriş noktalarının sıkı kontrolü, zorunlu haller dışındaki şehirler arası yolculukların kısıtlanması, kent içi ulaşımda halkı ikna etmek ve kuralları sıkı şekilde uygulamak gibi tedbirlerin yerine getirilmesi ve denetimi Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi ve emniyet güçlerinin sorumluluğundadır."
Salgın nedeniyle işlerini kaybeden esnaf ve vatandaşlar için hükümet tarafından destek paketleri çıkarılmasını isteyen Hamaney, hayırseverlere de zor durumdaki kişiler için yardım çağrısında bulundu.
MECLİS'TEKİ MUHAFAZAKARLARIN RUHANİ'YE YÖNELİK ELEŞTİRİLERİ
Konuşmasında bazı muhafazakar vekiller tarafından Cumhurbaşkanı Ruhani'ye yönelik hakaret boyutuna varan sert eleştirilere de tepki gösteren Hamaney, "Bu kardeşlerimiz arasında iyi kişiler de var ancak bu tutumun yanlış olduğunu açıkça beyan ediyorum." dedi.
Hamaney, şöyle devam etti:
"Hakaret ve saygısızlık haramdır. Doğru bir eleştiri yapıyor olabilirsiniz, eleştirebilirsiniz ancak eleştiri ile hakaret birbirinden farklıdır. Bu tarz hakaret ve saygısızlıklar münazaralarda ve basın karşısında kendilerini dünyaya rezil eden Amerikalıların tarzıdır."
Ülkedeki yasama, yürütme ve yargı başkanlarına ve devlet yetkililerine yönelik saygının korunması gerektiğini belirten Hamaney, "Bugün, ülkenin her zamankinden daha fazla iş birliğine, birliğe ve dayanışmaya ihtiyacı var." ifadelerini kullandı.
MUHAFAZAKARLARDAN RUHANİ'YE AZİL ÇAĞRISI
İran'da muhafazakar milletvekillerinin, ülkedeki ekonomik sorunlar konusunda Cumhurbaşkanı Ruhani hükümetini hedef alan açıklamalarıyla başlayan tartışmalar, 6 Ekim'de Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf'ın da katılacağı üst düzey toplantının Ruhani tarafından Kovid-19 tedbirleri kapsamında iptal edilmesinin ardından keskinleşmişti. Bazı muhafazakar vekiller, toplantıyı iptal eden Ruhani'yi halkın sorunlarını değil kendi sağlığını düşünmekle suçlamıştı.
Cumhurbaşkanı Ruhani'nin 14 Ekim'de Bakanlar Kurulunda yaptığı konuşmada, Hazreti Hasan'ın Muaviye ile yaptığı barış anlaşmasını örnek göstererek, "Halk barış istiyorsa ben barışı tercih ederim." şeklindeki ifadeleri de muhafazakarlar ile Cumhurbaşkanı arasındaki tartışmaları alevlendirmişti.
Ruhani'yi, "ABD ile müzakereleri haklı çıkarmaya çalışmakla" suçlayan muhafazakar kanattan en sert tepki, Meclis Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Mücteba Zünnur'dan gelmişti. Zünnur, "Bugün İran halkının çoğunluğu, azledilmenizden ve cezalandırılmanızdan başka bir şeye razı olmayacaktır. Sizin mantığınıza göre, Devrim Rehberi (Hamaney), hakkınızda bin kez idam fermanı vermelidir." demişti.
Zünnur, ayrıca Ruhani'ye karşı azil soruşturması başlatılması için milletvekillerinden destek istemişti. Ruhani'yi azletme girişimleri, temmuz ayında da İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'in karşı çıkması nedeniyle sonuçsuz kalmıştı.
Ruhani hükümeti ise Cumhurbaşkanı'na yönelik hakaretlere karşı harekete geçmesi için yargıya çağrıda bulunmuş ancak yargı tarafından herhangi bir adım atılmamıştı.
