İran'ın dini lideri Ali Hamaney, Washington yönetimiyle müzakere yasağının devam edeceğini belirterek, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) İran'a 41 yıldır düşmanlık ettiğini söyledi. Hamaney, "ABD ile görüşmeyi çözüm yolu olarak gösterenler yüzde yüz yanlış yapmaktadır." dedi.
Başkent Tahran'da lise ve üniversite öğrencileriyle bir araya gelen Hamaney, ABD'nin Tahran Büyükelçiliği'nin 4 Kasım 1972'deki işgalinin 47'inci yıl dönümünde iki ülke arasındaki siyasi ilişkiler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
80 yaşındaki dini lider, Washington yönetiminin eskiye nazaran bugün daha zayıf olduğunu savunarak, "Bazıları tarihi tahrif ederek İran ile ABD arasındaki ihtilafların elçilik işgaliyle başladığını söylüyor ancak İran'ın ABD ile ihtilafı 1953'teki darbe ile başlamıştır ve İran halkını fasid bir yönetime bağlamıştır." ifadelerini kullandı.
"ABD ULUSLARARASI DİKTATÖRLÜĞÜNÜ BİZE KABUL ETTİRMEK İSTİYOR"
ABD ile müzakere yapmanın hiçbir işe yaramayacağını ifade eden Hamaney, "ABD'nin siyasi açıdan sızma girişimlerini engellemenin bir yolu da, onlarla müzakere etmeyi yasaklamaktır. ABD ile müzakereleri sorunların çözüm yolu olarak gösterenler yüzde yüz yanlış yapmaktadır. ABD ile müzakerelerden hiçbir sonuç çıkmayacaktır. Çünkü onlar kesinlikle hiçbir imtiyaz vermeyecektir. ABD, yıllardır İran liderleriyle görüşmek için ısrar ediyor ancak İran bundan kaçıyor. İran liderleri ABD ile müzakere yapsaydı yaptırımlar hiçbir şekilde azalmayacaktı. ABD ezelden beri İran'a düşmanlık besliyor, uluslararası diktatörlüğünü bize de kabul ettirmek istiyor." değerlendirmesinde bulundu.
"MACRON, ABD'NİN İŞBİRLİKÇİSİ"
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron için "saf" ya da "ABD iş birlikçisi" nitelendirmesinde bulunan Hamaney, "Nükleer anlaşmayı beyhude bir şekilde beklediğimiz gibi Avrupalıların adımlarını beklememeli ve diğer konularla zaman kaybetmemeliyiz." görüşlerini paylaştı.
İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerine erişim isteyen BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere ile Almanya'dan oluşan büyük güçler 2015 yılında anlaşmaya Tahran yönetimiyle el sıkışmıştı.
Ancak ABD Başkanı Donald Trump ise göreve geldikten 2 sene sonra Mayıs 2018'de 'felaket' olarak nitelediği nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilerek, İran'a bir dizi yaptırımlar uygulamıştı. Yaptırımlar sonrası İran ekonomisi büyük zarar görmüş, ülkede yaşanan ekonomik krizden dolayı bazı protesto gösterileri düzenlenmişti.