Hamaney, referandum girişimini bir “ABD planı” olarak tanımladı ve “Irak'a yıkım ve sorun getireceğini” iddia etti. Hamaney, görüşmede “Herkes ABD'ye karşı uyanık olmak ve ona güvenmemek zorunda. Çünkü onlar ve müttefikleri, Irak'ın toprak bütünlüğüne ve bağımsız kimliğine karşı” dedi. Hamaney ayrıca, “İran İslam Cumhuriyeti, Irak'ın bir komşusu olarak Irak'ı bölmeyi hedefleyen referanduma karşıdır” diye konuştu. Hamaney, “Amerikalılar Haşdi Şabi gücüne karşı, çünkü Irak'ın, temel güç kaynağını kaybetmesini istiyorlar” dedi.

İRAN ve IKBY ARASINDAKİ GERGİNLİK

İran'ın bölgedeki en önemli hedeflerinden birinin Irak üzerinden Suriye'ye açılan bir Şii koridoru olduğu iddia ediliyor. Söz konusu koridor, IKBY'nin güneyini de kapsıyor. Bir bağımsızlığın, İran'ın politikalarını daha da zorlu hale getirebileceği iddia ediliyor. 

İRAN'IN DESTEKLEDİĞİ HAŞDİ ŞABİ GÜCÜ

Milis gücü son olarak Baac'i ele geçirmişti. Irak'ın en büyük ikinci ilçesi olan Baac, Şengal Dağı'nın güneyinde, Suriye sınırında, Rojava'nın Haseke kentinin karşısında yer alıyor. İlçe, IŞİD'in Musul'dan Rakka'ya geçişlerde kullandığı bölge olarak biliniyor. Baac, Irak-Suriye sınırında DEAŞ'ın elinde tuttuğu Musul vilayetinin en son ilçesi konumundaydı.

HAŞDİ ŞABİ İLERLİYOR

Haşdi Şabi “Muhammed Resulullah” ismini verdikleri operasyonunun ikinci aşamasını 24 Mayıs'ta başlatmıştı. Operasyonda, Keyrewan yerleşim birimiyle birlikte 13 köy IŞİD'den alınmıştı.

İran destekli ve mezhepçi yaklaşımıyla bilinen Haşdi Şabi 26 Haziran tarihinde aniden Irak-Suriye sınırına doğru ilerlemeye başlamıştı. Şii güçler, IŞİD'in elinde tuttuğu Baac ilçesini kuşatma altına alıp Suriye sınırına ulaşmıştı. Örgütün sınıra ulaştığını bizzat Irak Başbakanı Haydar İbadi açıkladı.

İRAN'IN ORTADOĞU'DAKİ KILICI SAHADA GÖRÜNTÜLENMİŞTİ

İran Devrim Muhafızları'nın yurtdışı operasyonlarından sorumlu Kudüs Kuvvetleri Komutanı Kasım Süleymani de Haşdi Şabi güçleriyle Irak-Suriye sınırında görüntülenmişti.

IKBY TEPKİLİ

IKBY'ye bağlı Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı ise 30 Haziran'da yayımladığı açıklamayla İran destekli Haşdi Şabi'yi sert bir dille uyarmış, Erbil ile Bağdat arasında daha önce yapılan askeri anlaşmanın ihlal edildiğini belirtmişti.

HAŞDİ ŞABİ ve IRAK'TAKİ SORUN

Örgüt, Türkiye ile Irak arasındaki önemli gerilimlerden biri. Ankara, bu gücün Musul operasyonunda yer almasına başından beri karşı çıkmıştı. bunun en önemli sebeplerinden biri örgütün İran destekli bir yapı olması ve mezhepçi/yayılmacı ilerleyişleri. Irak ile yaşanan Başika krizinde "Türk askerinin Başika'dan çıkmamasının en önemli sebeplerinden biri de yine Haşdi Şabi idi. Zira örgüt Telafer ve Kerkük gibi Türkmenlerin ve Iraklı Sünnilerin yoğunllukta yaşadığı bölgelere de yerleşmeye başlamıştı. Musul operasyonunun ilk günlerinde tartışılan bu konu, şu an Şengal (Sincar)'da bir gerçek olarak yer alıyor. Haşdi Şabi de tıpkı PKK gibi IŞİD ile mücadele kapsamında Şengal'e gelmiş ve sonrasında bölgeden çıkmayı reddetmişti. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) zaman zaman PKK ile yaşadıkları 'bölgeden çıkın' tartışmalarını Haşdi Şabi ile de yaşıyor.

Bu arada İran etkisi altındaki Irak yönetimi ise Haşdi Şabi'nin operasyonda yer almasını başından beri savunmuş ve 'Irak ordu unsuru' olarak yer göstermişti.

Türkiye'nin endişesi Musul Operasyonu sonrası IŞİD şehirden çıkarılırsa, operasyonda yer alan güçlerin kalıcı olması. Türkiye, Şii milis gücünün kalıcı olacağını iddia ediyor. PYD ve Irak yönetimi ise Türkiye'nin operasyon sonrası Musul'da kalıcı olacağını iddia ediyor.

Türkiye Başika'da eğittiği ve adını Ninova Bekçisi şeklinde değiştiren Haşdi Vatani güçlerinin de operasyona katılmasını istemişti.

Musul'da 1,5 milyon civarında sivil halk olduğu ve halkın Haşdi Şabi'ye karşı olduğu belirtiliyor. Türkiye uzun zamandır "Sivil halkı, Şii milis güçler ve IŞİD arasında tercih yapmaya zormalayın" uyarılarında bulunuyordu.