İşgalci İsrail'in eski Güvenlik Bakanı ve aşırı sağcı Evimiz İsrail Partisi Başkanı Avigdor Lieberman, İsrail için en büyük tehdit kuzey cephesinde Hizbullah ve güney cephesinde ise Hamas Direnişi olduğunu söyledi. Gözlemciler ise, hem güney hem de kuzeydeki iki cephede birden aynı anda savaşın patlak verme olasılığının, işgalci Yahudi devletinin en büyük kâbusu olduğuna dikkat çekiyor.
LİBERMAN: HAMAS UZAK MENZİLLİ FÜZE ÜRETİYOR
İşgalci İsrail'in eski Güvenlik Bakanı ve aşırı sağcı Evimiz İsrail Partisi Başkanı Avigdor Lieberman, Hamas'ın günlük iki adet uzak menzilli füze üretebileceğini söyledi. Lieberman geçtiğimiz salı akşamı yaptığı açıklamasında, Hamas Hareketinin, Siyonist rejimdeki ana elektrik santrali olan Hadera enerji santrallerine ulaşabilecek kapasitede füzeler üretebildiğine dikkat çekti.
“NETANYAHU, HENİYE'YE SUİKASTİ REDDETTİ”
İsrailli eski bakan bunun yanı sıra açıklamasında dün ve bugün Katar Elçisinin Hamas örgütüne gizlice para vererek yardımcı olduğunu ve öte yandan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun Hamas'ı terör örgütü olarak tanımlamasının bedelini ödediğini iddia etti.
Lieberman geçmişte Heniye suikastı için iki seçenek sunduğunu ancak Başbakan Netanyahu'nun bunun güvenliği tehdit edecek büyük bir sarsıntıya sebep olacağı gerekçesiyle reddettiğini belirtti.
Lieberman, geçen yıl Eylül ayında verdiği bir demeçte de, “Herkesin kaderi İsrail'in kaybetmesine bağlıdır” demişti. Lieberman sözlerini şöyle sürdürdü: “Kral Abdullah'ın dedesinden Enver Sedat'a, Beşir Gemayel'e ve Güney Lübnan Ordusuna kadar herkes, bölgesel çözüme ve Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri ile İsrail arasında tam diplomatik ve ekonomik ilişkilere davet etti.”
İşgalci İsrail devletinde her yıl düzenlenen Herzilya Konferansında konuşan Lieberman, hiçbir Filistinli sığınmacının işgal edilmiş topraklara geri dönmeyeceğini öne sürerek, İsrail ve Filistin arasında bir çözümün şu anda mümkün olmadığı görüşünü bildirdi. Ayrıca 1967 yılından bu yana hiç savaş kazanamamış olmanın İsrail'in temel sorunlarından biri olduğunu söyledi.
Lieberman'a göre Lübnan ile girilen son savaşta kararlılık ve zaferin olmayışı, önümüzdeki yıllarda bu alanda “olağanüstü bir ihlal” gerçekleşmesi umuduyla, Arap ülkeleri ile ilişkilerin başlamasını en az on yıl geciktirdi.
“İRAN SURİYE VE LÜBNAN'A DENİZ
YOLUYLA SİLAH TAŞIYOR”
Bunun yanı sıra İsrail'in yarı resmi yayın kuruluşu (Can) işgal rejiminin üst düzey güvenlik kaynaklarından, İran'nın Suriye ve Lübnan'a deniz yoluyla silah taşıdığını aktardı.
Siyonist haber ajansına göre, Siyonist rejim güvenlik kaynakları, İran'ın deniz yoluyla Suriye ve Hizbullah'a savaş gereçleri taşımak için çalışmasının yanı sıra, hava ve kara yoluyla silah sevkiyatlarının devam ettiğini öngörüyor. Haberde bu görevi yerine getirmek için ekipmanların Beyrut limanından yola çıktığı iddia edildi.
Yahudi haber ajansının, aynı kaynakların tahminlerini aktardığı habere göre, İran'ın Suriye'de askeri konumlanmasını ve Hizbullah'a füze hassasiyetini yükseltmesi için gerekli olan malzemeleri aktarmasını engellemeyi amaçlayan operasyonların gölgesinde, Tahran savaş araçlarının bir kısmını deniz üzerinden taşımayı tercih etti.
“İSRAİL'İN, İRAN'IN SURİYE TOPRAKLARINDAN
ÇIKARMA TALEBİNİ RUSYA REDDETTİ”
Yine Siyonist güvenlik kaynakları, İsrail'in Hizbullah'ı Golan tepelerinin kurtarılan kısmından uzaklaştırma ve İran'ı Suriye topraklarından çıkarma talebinin Rusya tarafından reddedildiğini kabul etti.
Bu bağlamda, eski Güvenlik Bakanı Lieberman, tıpkı gelişmiş silah sistemlerini Suriye'den Lübnan'a kaçırmak ve işgalci rejim ile sınır olan Suriye'nin güneyindeki varlığını güçlendirmek için kullandığı gibi Lübnan'ın güneyinde İsrail'e karşı bir cephe açmak için Hizbullah'ın Suriye'deki durumu kullandığını belirtti.
Gözlemciler ise, hem güney hem de kuzeydeki iki cephede birden aynı anda savaşın patlak verme olasılığının, işgalci İsrail devletinin en büyük kâbusu olduğuna dikkat çekiyorlar.