Lübnan'ın istifa eden başbakanı Saad Hariri, istifasından sonraki ilk televizyon röportajında, ülkesine yakında döneceğini ve istifası ile ilgili anayasal gereklilikleri yerine getireceğini belirtti.
'İSTİFAM BİR UYARI ALARMIYDI'
İstifası sonrası Lübnan'da bir belirsizliğin ortaya çıktığını ve bu durumu gidermek için konuşmaya karar verdiğini belirten Hariri, "Kendi hayatımı önemsemiyorum, amacım ülkemi kurtarmak. İstifamın normal bir şekilde olmadığının farkındayım ancak bazı güvenlik önlemlerini almam gerekiyordu. İstifa metnimi ben kaleme aldım. Amacım olumlu bir şok etkisi oluşturmaktı. İnsanların uyanması için sunduğum istifam bir uyarı alarmıydı. Lübnan'ın şu anda kritik bir süreç içinde olduğunu herkes biliyor." diye konuştu.
Hizbullah'ın siyasi bir parti olarak politika yapmasına karşı olmadığının altını çizen Hariri, "Ancak bu düşüncem, Hizbullah'ın ülkeyi mahvetmesine izin vermek anlamına gelmez. Ülkemizdeki bazı yanlışları düzeltmeliyiz ve bağımsız bir politika yürütmeliyiz. ABD yaptırımlarının yanı sıra bir de neden Arap ülkelerinin yaptırımları ile yüzleşelim." dedi.
'KRAL SELMAN BENİ OĞLU OLARAK GÖRÜYOR'
Suudi Arabistan'da özgür olduğunu ve istediği zaman istediği yere gidebildiğini belirten Hariri, "Kral Selman beni oğlu olarak görüyor. Ben de Veliaht Prens Muhammed bin Selman'a saygı duyuyorum o da bana saygı duyuyor. Onunla birçok konuda ortak düşünüyoruz. Ancak bazı konularda da görüş ayrılıklarımız var. Lübnanlı bazı gruplar körfezin altını oymaya çalışırken, Suudi Arabistan Beyrut'u sevmeye devam edecek mi?" şeklinde konuştu.
Suudi Arabistan'da son günlerde yaşanan gelişmeler ve tutuklamalarla bir alakasının olmadığını aktaran Hariri, bunların Suudi Arabistan'ın iç meselesi olduğu değerlendirmesinde bulundu.
'LÜBNAN TARAFSIZLIK POLİTİKASINA YENİDEN DÖNERSE İSTİFAMI GERİ ÇEKERİM'
Kral Selman ve Veliaht Prens Bin Selman'ın Lübnan'ın istikrarını ve özgürlüğünü önemsediğine dikkati çeken Hariri, "Suudi Arabistan, Lübnan'a ekonomik destek veriyorken, İran'ın herhangi bir desteği bulunmuyor. Lübnan'ın istikrarını hep birlikte korumalıyız. Lübnan tarafsızlık politikasına yeniden dönerse istifamı geri çekerim." dedi.
'İRAN ARAP ÜLKELERİNİN İÇ İŞLERİNE KARIŞMAYI BIRAKMALI'
Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile aralarında bir sorun olmadığını ve gayet iyi bir ilişkiye sahip olduklarını hatırlatan Hariri, sözlerine şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanı Avn ile aramız çok iyi. Kimsenin kendi çıkarları için Lübnan üzerinden bölgesel bir savaş ilan etmesine izin vermeyeceğim. Hizbullah, Lübnan'ın diğer Arap ülkeleriyle sürdürdüğü çıkar ilişkisinin farkına varmalı. İran, Arap ülkelerinin iç işlerine karışmayı bırakmalı. Hizbullah konusu sadece Lübnan'ın değil bölgenin de bir sorunu. Ülkeye dönmem için çağrıda bulunan Lübnanlılara hangi partiye bağlı olduğuna bakmaksızın teşekkür ediyorum."
HARİRİ'NİN İSTİFASI
Hariri, kurduğu hükümetin güvenoyu almasının üzerinden bir yıl geçmeden 4 Kasım'da, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da istifa ettiğini açıklamıştı. İstifa konuşmasında, "Hizbullah ve İran'ın bölgeyi istikrarsızlaştırdığını" belirten Hariri, "kendisine suikast düzenlenebileceği endişesi taşıdığını" kaydetmişti.
Lübnan Cumhurbaşkanı Avn, Hariri'nin istifasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Hariri'nin şu an bulunduğu şartlardan dolayı endişeliyiz. Kendisi Lübnan'a dönmeli ve istifa gerekçelerini açıklamalıdır. Bunu yapmadığı sürece istifası geçerli değildir." demişti.
Lübnan'da bazı siyasetçiler ve basın kuruluşları, Hariri'nin zorla istifa ettirildiğini ve Riyad'da ev hapsinde tutulduğunu iddia etmişti.