Konuyla ilgili açıklama yapan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Aksa'da son yaşananların zaferin parlak sayfalarından biri ve işgalin Kudüs ve Aksa'daki yenilgisinin başlangıcı olduğunu belirterek, "Filistin ve Kudüs halkı, Mescid-i Aksa ile Müslüman ve Hristiyanların kutsallarının koruyucusu olduğunu kanıtladı." ifadesini kullandı.
Son yaşananların, Filistin halkının, hakkına sahip çıktığı, azminin işgal güçleri ve onun baskıcı yöntemlerinden daha güçlü olduğunu teyit ettiğini kaydeden Heniye, Filistinli direniş gruplarının sarf ettiği ulusal ortak çalışmanın bu başarının etkenlerinden biri olduğunu vurguladı.
BU BAŞARI DERS NİTELİĞİNDE
İslami Cihad Hareketi Siyasi Büro üyesi Muhammed el-Hindi ise gücünü sadece inancı, adaleti ve özgürlüğünden alan mücadeleci Filistin halkının İsrail'e diz çöktüren zaferinin İslam ümmetine hayırlı olmasını temenni ederek, bu başarının, "kutsallarına dokunulduğunda Filistin halkının direniş ve fedakarlık ruhu karşısında İsrail'in gücünün sınırlı kaldığını" ortaya koyan bir ders niteliğinde olduğunu aktardı.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Siyasi Büro üyesi Meryem Ebu Dakka ise yaptığı açıklamada, İsrail'in Aksa'daki uygulamalarını kaldırmasını "büyük bir ders" şeklinde değerlendirerek, "İşgal güçleri karşısındaki mücadelemiz devam ediyor. Bu mücadele, Filistin özgürleşinceye kadar devam etmeli." dedi.
Kudüs ile tüm Filistin toprakları özgürleşinceye kadar Filistin halkından yoluna devam etmesini isteyen Ebu Dakka, Filistinli gruplara İsrail'in planları karşısında birlik ve beraberlik çağrısında bulundu.
BİRLİK VE DİRENİŞ İŞGALİ SONLANDIRIR
Filistin Yasama Meclisi Başkanı Birinci Yardımcısı Ahmed Bahr, mecliste düzenlenen oturumda işgalin varlığına son verilmesi için iş birliği çağrısında bulunarak, bunun da ancak birlik ve direnişle gerçekleştirilebileceğini söyledi.
Bahr, "İsrail'in Filistin halkı ile Müslüman ve Hristiyanların kutsal değerleri karşısındaki planlarını bozmanın şifresi, direniş dili." diye konuştu.
NE OLMUŞTU?
İsrail polisi, 14 Temmuz Cuma günü Mescid-i Aksa'da silahlı saldırıda bulunduğunu iddia ettiği 3 Filistinliyi öldürmüştü. Olayda yaralanan 2 İsrail polisinin ise kaldırıldıkları hastanede öldüğü açıklanmıştı.
Olayın ardından Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatan İsrail güçleri, Harem-i Şerif'in iki kapısını 16 Temmuz Pazar günü açmış, ancak kapılara elektronik metal arama dedektörleri yerleştirmişti.
İsrail Güvenlik Kabinesi'nin aldığı karar üzerine Mescid-i Aksa'nın kapılarındaki dedektörler 25 Temmuz'da kaldırılmıştı.
Filistinliler, dedektörlerin yerleştirildiği günden beri Aksa'nın kapılarında toplanarak namazlarını burada eda ederken, sık sık İsrail polisinin sert müdahalelerine maruz kalıyordu.