'Herkes elini taşın altına koymalı'
G20 Liderler Zirvesi kapsamında, T20 tarafından Xanadu Otel'de 'Göç Krizi İçin Kapsayıcı bir Çözüm' adlı oturum düzenlendi.

Oluşturma Tarihi: 2015-11-14 20:51:42

Güncelleme Tarihi: 2015-11-14 20:51:42

AA'nın haberine göre: Brooking Enstitüsü Türkiye uzmanı Prof. Dr. Kemal Kirişçi, sığınmacı krizi konusunda birçok ülkeye sığınmacılara bir başka ülkeyi adres göstererek "bu ülkeler sizin için güvenli, orada kalın" demenin kolay geldiğini belirterek, "Ancak bu kriz sadece Lübnan, Ürdün, Türkiye ve hatta Avrupa'nın krizi olmaktan çıkmaya başlamıştır" dedi.

Anadolu Ajansı'nın ev sahibi fotoğraf sağlayıcısı olduğu G20 Liderler Zirvesi kapsamında, T20 tarafından Xanadu Otel'de "Göç Krizi İçin Kapsayıcı bir Çözüm" adlı oturum düzenlendi.

Açılışta konuşan TEPAV araştırmacılarından Timur Kaymaz, dünyada yerinden edilmiş kişilere ilişkin istatistiklere ilişkin bilgi verdiği konuşmasında, sığınmacılar konusunda çözümü sınırlarda değil, bu kişilerin yerlerinden edildiği noktada aramak gerektiğini ifade etti.

Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü'nün Uluslararası Temsilcisi Aitor Zabalgogeazkoa ise konunun mülteci krizinden ziyade, Suriyeliler, Afganistanlılar ve Somalililer'in yaşadığı bir kriz olarak tartışılması gerektiğini belirtti.

Bu bölgelerdeki krizin devamı nedeniyle halkın göç etmek zorunda kaldığını dile getiren Zabalgogeazkoa, 2 yıldır Suriye'nin Halep kentinde çalıştığını ve kentte yağan bombaların okulları ve sivilleri hedef aldığını vurguladı. Aitor Zabalgogeazkoa, "Bu nedenle mülteci krizinden önce bu krizin yaşandığı Suriye, Afganistan, Somali gibi ülkelerdeki krizleri ele almalıyız" diye konuştu.

Oxfam'ın Suriye uzmanlarından Daniel Gorevan, Suriyelilerin sığındıkları komşu ülkelerde hayatlarını sürdürmek için çalışmak zorunda kaldığını ancak sığındıkları ülkelerin sığınmacı hakları konusunda hazırlıksız olduğunu anlattı. Anahtar sorunun uzun vadede bu kriz ile nasıl mücadele edileceği olduğuna dikkati çeken Gorevan, "Uluslararası kamuoyu, Suriye krizinden etkilenen komşu ülkelerin finanse edilmesi yönünde eyleme geçmelidir. Ancak, mülteci krizinin çözümünde para tek başına kesinlikle yeterli değildir. Sığınmacılar aynı zamanda bulundukları ülkeye uyum sağlamalıdır" ifadelerini kullandı.

Uluslararası Yönetişim Yenilikçiliği Merkezi (CIGI) uzmanlarından Dominico Lombardi ise sığınmacı krizinin geçen yıl yapılan G20 zirvesinde uzun vadeli önlemler açısından çok fazla ele alınmadığını vurguladı. Krizin Türkiye'nin dönem başkanlığında yapılan bu yılki zirvede liderler seviyesinde tartışılacağını söyleyen Lombardi, konuya ilişkin görüşmelerde çözüm için adımlar atılması noktasında inancını dile getirdi.

Herkes elini taşın altına koymalı

Amerika'nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Washington'daki Brookings Enstitüsü Türkiye uzmanı Prof. Dr. Kemal Kirişçi de yaşanan krizi "sığınmacı ve yerinden edilen insanların krizi" olarak tanımladı. "Bu sadece Türkiye, Lübnan ve Ürdün gibi komşu ülkelerin ya da Avrupa'nın değil tüm dünyanın yaşadığı bir kriz" diyen Kirişçi, sığınmacıları ağırlayan ülkeler konusunda bir denge gözetilmesi gerektiğinin de altını çizdi.

Özellikle Lübnan ve Ürdün'deki Suriyeli sığınmacıların çocukların yüzde 20'sinin bu ülkelerin okullarında eğitimlerine devam ettiğini belirten Kemal Kirişçi, şöyle devam etti.