Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Hindistan'da ormanlar korundu, hava kirliliği azaldı

Uzun yıllardır hava kirliliğiyle mücadele eden Hindistan'da yapılan çalışmalar sonucu karbon salınımı üçte bir oranında azaldı.

1 Yıl Önce Güncellendi

2023-08-12 09:25:22

Hindistan'da ormanlar korundu, hava kirliliği azaldı

Hindistan temiz enerji ve ormanları koruyarak 14 senede karbon salımını yüzde 33 azalttı. Ülkede kullanılan elektriğin yüzde 75'i termal santrallerden elde ediliyor. Hidrojenli sistemlere son 5 senede 2.2 milyar dolar kaynak ayrıldı.

Güneş, rüzgar ve hidrojen gibi doğa dostu enerji alanlarına yapılan yatırım ve ormanların korunmasına yönelik atılan adımlar sonrası sadece 14 senede ülkedeki karbon gazı salınımının yüzde 33 oranında azaldığı kaydedildi.

Birleşmiş Milletler'e (BM) sunulan rapor büyük bir gelişme olarak görülürken, ülkede "yeşil enerji" alanında beklenenden daha fazla ivme kazanılması sevinçle karşılandı.

BM İklim Değişikliği Konferansı'nda (UNFCCC) yapılan görüşmede Yeni Delhi hükümetinin Paris İklim Antlaşması uyarınca büyük oranda sorumluluğunu yerine getirdiği ve 2005'te ölçülen karbon salınımı oranını 2030 yılına kadar yüzde 45 azaltacağı hedefiyle hareket edildiği belirtildi.

Üçüncü Ulusal İletişim Tebliğ (TNC) raporuna göre Hindistan'ın gayri safi yurtiçi hasıladaki (GSYİH) her birim artış için salınan toplam sera gazı emisyon miktarı 2005'ten 2019'a yüzde 33 oranında düşüş gösterdi.

Hindistan karbon salınımında en büyük düşüş oranına ulaştı

Hindistan özellikle 2016 ile 2019 yılları arasında karbon salınımını yıllık yüzde 3 gibi büyük bir oranda azalttı. Bu rakam 2014 ile 2016 yılları arasında ölçülen yıllık yüzde 1.5 azalma oranının iki katı.

Bu dönem ülkenin karbon salınımını en yüksek oranda düşürdüğü yıllar olarak da kayıtlara geçti. Ülkede fosil yakıtlar hala büyük oranda kullanılsa da hükümetin sürdürülebilir enerjiye yaptığı yatırım ve özel sektörü teşvik etmesi sonuç verdi.
Ormanlık ve yeşil alanlarla, hidrojenli sistemlere büyük yatırım
Reuters'e konuşan bir Hint yetkili, "Hindistan ekonomisi büyürken emisyon oranları hızla düştü. Bu da, ülkenin sürdürülebilir enerjiyle ekonomik gelişme kaydedebilexeğinin en büyük kanıtı." ifadelerini kullandı.

Hint yetkili son yıllarda ülkenin ormanları koruma ve ağaç dikme konusunda önemli yatırımlar yaptığını ve yeni yetişen nesillerin doğaya daha duyarlı olduğunu kaydetti. Karbon salımının azaltılması hedefine ulaşabilmek için endüstriyel üretim, otomotiv ve enerji alanlarına yatırım yapıldığını kaydeden yetkili, bu yatırımların karbon izlerini büyük oranda düşürdüğünü söyledi.

Bu kapsamda ülkede 2019 yılında ağaçlık ve ormanlık alanların yüzde 24.5'ine fidan ekimi gibi yatırımlar yapılırken toplamda 80.73 milyon hektarlık yeşil alan koruma altına alındı.

Hindistan özellikle son yıllarda sıvı olarak depolanma özelliğiyle ön plana çıkan ve temiz bir enerji türü olan hidrojenle ilgili önemli yatırımlarda bulundu.

Hükümetin aldığı karara göre önümüzdeki 5 sene içerisinde hidrojen temelli sistemlere 180 milyon Rupi, (2.2 milyar dolar) kaynak aktarılacak.

Hindistan'ın sürdürülebilir enerji üretimi yüzde 25'e çıktı

Hindistan Devlet Elektrik Kurumu'nun (CEA) 2024 Mart verilerine göre fosil enerji kullanmayan hidroelektrik, nükleer, güneş ve rüzgar enerji santrallerinden elde edilen enerjinin tüm ülkede üretilen enerjiye oranı yüzde 25.3'e yükseldi.

Bu da, ülkede kullanılan enerjinin 4'te birinin sürdürülebilir kaynaklardan elde edildiği anlamına geliyor ve nüfusu 1.4 milyardan fazla olan bir ülke için bu oran oldukça yüksek.

2024'e gelindiğinde sürdürülebilir enerji konusundaki en büyük gelişmelerden biri Hindistan'da kullanılan elektriğin en az yüzde 73'ünün termal kaynaklardan elde edilebilmesi. Bu oran Amerika Birleşik Devletleri'nde ortalama yüzde 40.
G-20 ülkeleri yapılan son zirve toplantısında karbon salınımı hedeflerini ertelemiş ve belirli bir rakam kabul etmekten kaçınmıştı.

Hindistan'ın da aralarında bulunduğu birçok gelişmekte olan ülke, sanayileşmiş ve ekonomileri gelişmiş devletlerin fosil yakıtları sınırsızca kullanmasının dünyayı kirlettiğini ve doğal kaynakları tükettiğini savunuyor. Bu durum söz konusu devletlerin sürdürülebilir enerjiye geçme hedeflerine karşı direnmesine sebep oluyor.

euronews

Haber Ara