Lübnan'da Hizbullah'a muhalefetiyle bilinen Şii aktivist Lokman Slim, dün gece kaçırıldıktan sonra arabasında öldürülmüş halde bulundu.
İran'ın desteklediği Hizbullah'a karşıtlığıyla bilinen gazeteci aktivist 58 yaşındaki Slim, ekonomik krize karşı 17 Ekim 2019'da ülke geneline yayılan protestolarda Şiilerin yoğun olduğu bölgelerde öne çıkan isimler arasında yer alıyordu.
Slim'in kız kardeşi Raşa Slim, dün akşam Facebook hesabından yaptığı paylaşımda, ağabeyinden, güneyde ziyaret ettiği arkadaşının evinden ayrıldıktan sonra haber alamadıklarını bildirdi.
Lübnan resmi haber ajansı NNA, Lokman Slim'in, sabah saatlerinde Nebatiye kentine bağlı Adusiye kasabasına yakın bir yerde arabasının içinde öldürülmüş halde bulunduğunu aktardı.
NNA, olay yerine gelen güvenlik güçlerinin soruşturma başlattığını vurguladı. Aynı haberde, Lokman Slim'in, 4'ü kafasından ve biri sırtından olmak üzere 5 kurşunla öldürüldüğünün tespit edildiğine değinildi.
Bu arada başkent Beyrut'taki Adalet Sarayı önünde toplanan bir grup vatandaş, aktivist Slim cinayetini protesto etti.
BM Özel Temsilcisi ve siyasi güçlerden tepkiler yağdı
Birleşmiş Milletler (BM) Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis, konuyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "değerli gazeteci aktivist" olarak nitelendirdiği Lokman Slim'in öldürülmesine çok üzüldüğünün altını çizdi.
Lübnan makamlarından şeffaf bir soruşturmanın yürütülmesi çağrısında bulunan Kubis, "Slim, cesaretin, doğru ve bağımsızlığın sesiydi. Bu soruşturmanın, 6 aydan beri sonuçlanmayan Beyrut Limanı'ndaki soruşturmaya benzememesi gerekir. İnsanların gerçekleri öğrenmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Yerel basına konuşan Lübnan İçişleri Bakanı Muhammed Fehmi de Slim olayını "korkunç bir cinayet" olarak nitelendirdi.
Eski Başbakan Saad Hariri'nin liderliğindeki Müstakbel Hareketinden konuyla ilgili yapılan açıklamada, "Lübnan'da aktivistlere yönelik suikastların yeniden başlaması" tehlikesi konusunda uyarıda bulunuldu.
Lokman Slim cinayeti, Lübnan'da sosyal medya ve siyasi partilerin yoğun tepkilerinin yanı sıra Beyrut'taki bazı yabancı diplomatların tepkileriyle de karşılaştı.