HTŞ ve El Kaide arasında anlaşma iddiası
Heyet'ut Tahrir'uş Şam ile El Kaide arasındaki sorunların giderilmesi için bir anlaşma metni hazırlandığı iddia edildi.

Oluşturma Tarihi: 2018-01-07 16:07:22

Güncelleme Tarihi: 2018-01-07 16:07:22

Nusret Cephesinin önce Şam'ın Fethi Cephesi ardından Heyet'ut Tahrir'uş Şam adını alan HTŞ, bu süreçte bölgede ortaya çıkan ‘Şam Beldesindeki El Kaide' adındaki grup ile sorunlar yaşıyordu.

Asya'nın Sesi'nin iddiasına göre ‘Şam Beldesindeki El Kaide' grubuna yakın hesaplar, HTŞ'nin kendilerine bir anlaşma metni sunduğunu açıkladı. Bu metindeki şartları da paylaşan grup şu metni yayınaldı:

- HTŞ'deki tüm malzeme/silahların HTŞ'de kalması.

- ‘El Kaide' adındaki grup hiçbir yapılanmaya ve bölge kontrolüne kalkışmayacak, bunun yerine belirli bölgelerin kontrolünü onlar adına HTŞ tutacak.

- ‘El Kaide' adındaki grup, HTŞ'yi zayıflatmaya çalışmayacak ve ona rakiplik yapmayacak; aksine faaliyetleri HTŞ ile uyum ve ahenk içinde ürdürecekler. Hakikat nazariyesinden işbirliği halinde olacaklar.

- ‘El Kaide' adındaki grup, Liva/Cundul Aksa ya da IŞİD kalıntıları gibi daha önce HTŞ'ye düşmanlık beslemiş hiç kimseyi saflarına almayacak.

-Gelecekte olacak herhangi bir cemaatsel çatışmayı mevcut komiteye havale edecekler.

- Hiçbir HTŞ üyesi ‘El Kaide' adındaki gruba katılamayacak ve bunun tersi de olmayacak; ancak komutası tarafından yazılı izni olması müstesna.

- HTŞ, halihazırda HTŞ komutasında savaşan El Kaide' adındaki grup üyelerini silahlandırabilecek.

- ‘El Kaide' adındaki grup, Suriye'nin güneyine (Dera bölgesine) girmeye çalışmayacak ve orada faaliyette bulunmayacak.

- Tarafların her ikisi de özgürleştirilmiş bölgelerdeki mevcut Şeriat mahkemelerine sadık kalacak.

- ‘El Kaide' adındaki grup, halka açık alanlarda HTŞ'nin siyasi/askeri duruşu hakkında yorum yapmaya son verecek, özel nasihat kapısı ise açık kalmaya devam edecek.

Haberde El Kaide lideri Dr. Eymen ez-Zevahiri'nin şu açıklaması yayınlandı: “Şam cihadı sahası, iç çatışmaların yaşandığı bir ormana döndü, onlara karşı suçlamalar yönlendirildi, fetvalarla birbirlerini bombaladılar, herkes kendi grubu için fetva verenlerden oluşan bir ordu kurdu. Verilen sözler ve ahitler maslahat sahasında kayboldu. Mesela şu grup diğeriyle birlik üzerine anlaşıyor ve ertesi gün o birleşme buhar oluyor. Diğeri ‘ben sana biat ediyorum' diyor ama gizlice kısa zaman içinde bitiriyor. Diğeri yeni bir grup oluşturup birleşiyor sonra ayrılıyor ve birbiriyle savaşıyor. İçinde olduğumuz durumun gerçekliğine aykırı olarak savaşın yönü ve kapsamı değişti. Bu savunma cihadıdır. Savunma cihadına kifayet miktarına ulaşıncaya kadar bütün Müslümanlar katılır ve savaşır. Şam'daki ehli sünnet projesi Şam ehli arasındaki savaş projesine dönüştü. Dün dost olup bize katılan bizim ise onların katılımları ile övündüğümüz kişiler sonraki gün işi bitirilmesi gereken hainler oluveriyor. Sonraki süreçte ise aralarında savaş kaçınılmaz oluyor. Biz Allah'ın fazlı ile bütün bu çatışmalardan beriyiz.”

(İlgili haberlere gitmek için fotoğraflara tıklayınız)