'İİT'nin kuruluş gerekçesi Kudüs'tür'
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Musa Kulaklıkaya, İİT'nin kuruluş amacının Kudüs olduğunu ve Müslüman ülkelerin teşkilatla ilgili ajandalarının başında Kudüs meselesinin olması gerektiğini belirti.

Oluşturma Tarihi: 2019-03-30 07:38:47

Güncelleme Tarihi: 2019-03-30 07:38:47

Büyükelçi Kulaklıkaya, Ankara Düşünce ve Araştırma Merkezi'nin Cuma Konferansları kapsamında düzenlenen "İslam Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı: İslam Dünyasının Ortak Meselelerinde Teşkilatın Etkinleştirilmesi ve Türkiye'nin Katkıları" konferansında konuştu. 

Kulaklıkaya, "İİT'nin kuruluş gerekçesi Kudüs'tür ve bütün Müslüman ülkelerin bu teşkilatla alakalı ajandalarının başında Kudüs meselesinin yer alması gerekiyor." dedi.
Osmanlı İmparatorluğu yıkıldıktan sonra İslam devletleri arasında bir otorite boşluğu olduğunu söyleyen Kulaklıkaya, İslam ülkelerinin İİT'nin kuruluşundan önce girişimleri olsa da ortak bir platform altında birleşemediklerini hatırlattı.

Kulaklıkaya, İsrail'in 1948'de kurulması ve özellikle 1969'da fanatik bir Yahudi tarafından Müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksa'nın kundaklamasının İİT'nin kurulmasına sebep olduğuna işaret etti.

Kulaklıkaya daha sonra İİT hakkında genel bilgiler vererek, "İİT, Birleşmiş Milletler'den (BM) sonra ikinci büyük teşkilattır. Toplamda 57 üyesi vardır ancak şu an için Suriye'nin üyeliği askıya alınmış durumdadır. Teşkilatın Arapça, İngilizce ve Fransızca olmak üzere 3 resmi dili vardır." diye konuştu.

İİT'nin yapısı ve organlarına değinen Kulaklıkaya, teşkilatın merkezi Türkiye'de olan İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) ve İslam Kalkınma Bankası Hub Ofisi gibi kuruluşların olduğuna da dikkati çekti.

Büyükelçi Kulaklıkaya, Türkiye'nin İİT Zirve Dönem Başkanı olduğunu anımsatarak, "Türkiye'nin somut olarak İİT'ye ilgisini gösterdiği dönem 1980'lerin başıdır ancak onun öncesinde de Türkiye'deki liderler de İSEDAK toplantılarına başkanlık yapmışlardır." dedi.

Türkiye'nin özellikle 2002'den sonra teşkilata ilgisinin üst düzeye çıktığını belirten Kulaklıkaya, "2016 yılından bu yana Türkiye İİT Zirve Dönem Başkanlığı görevini yürütüyor. Son dönemde Türkiye'nin zirve dönem başkanlığı yetkisini kullanarak ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması ve büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyacağını ilan etmesiyle teşkilatın zirve toplantısı için çağrıda bulundu. Türkiye ayrıca, İsrail'in Kudüs'te zor kullanması ve Yeni Zelanda'daki terör saldırısından sonra da teşkilatı acil toplantıya davet etti." ifadesini kullandı.

"TÜRKİYE DİNAMİK KATKI SAĞLIYOR"

İslam dünyasının ortak sorunlarında tek ses olabilmenin arayışını Türkiye gibi güçlü liderliğe sahip ülkenin yapmasının anlamlı olduğuna işaret eden Kulaklıkaya, "Türkiye zirve dönem başkanlığı sıfatını kullanarak İslam dünyasının sorunlarına bigane kalmadığını ve Müslümanların da bigane kalmamasını vurgulayarak sürekli İİT'ye dinamik katkı sağlayan bir ülke." şeklinde konuştu.

Son olarak genel direktörlüğünü yürüttüğü İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) hakkında açıklama yapan Kulaklıkaya, SESRIC'in 1978'de Türkiye'nin ev sahipliğinde kurulduğunu ifade etti.

Kulaklıkaya, "SESRIC, 3 temel fonksiyonu olan bir kuruluş. İslam ülkeleriyle alakalı ekonomik ve sosyal göstergeleri yakından takip edip, bir veri bankası görevi görüyor. İslam ülkelerinin birbirinin potansiyelini anlamalarına yardım ediyor. Ortak sorunları çözmek amacıyla bilgi birikimi ve tecrübe paylaşımına yönelik, eğitim programları başta olmak üzere çeşitli etkinliklerle iş birliğini geliştirmeye çalışan bir kuruluştur." dedi.

SESRIC bünyesinde 4 yıldır genel direktörlük görevini yürüten Büyükelçi Musa Kulaklıkaya, İİT Genel Merkezi'nde İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcılığına seçilirken, görevini Nebil Dabur'a devretmişti.