Başkent Tahran'da Bakanlar Kurulu toplantısına katılan Zarif, gazetecilere nükleer anlaşmayla ilgili açıklamalarda bulundu.
İran Dışişleri Bakanı, AB ülkelerinin nükleer anlaşmadaki ve ABD'nin ayrılmasından sonraki taahhütlerine bağlı kalmadığını ve mali kanal INSTEX'in henüz tam olarak faaliyete geçmediğini dile getirdi.
Zarif, "INSTEX'in faaliyete geçmesi durumunda petrol parasının mutlaka yatırılabilmesi gerekiyor. INSTEX, ABD talimatlarının uygulandığı bir mekanizma haline gelmemeli. INSTEX'in ABD'nin onayıyla çalışamayacağı bellidir. AB ülkeleri, ABD'nin çıkarlarına göre değil verdiği sözlere göre hareket etme cüretini göstermelidir." değerlendirmesinde bulundu.
AB'nin attığı adımların beklentileri karşılamadığını ifade eden Zarif, "Mevcut şartlarda AB sözlerini yerine getirmediği sürece İran nükleer anlaşmadaki taahhütlerini azaltma doğrultusunda üçüncü adımı atacaktır. İran petrolünün satışı ve parasının geri dönmesi verilen taahhütlerden biridir." diye konuştu.
ABD yaptırımlarının İran halkını hedef aldığını dile getiren Zarif, "Müzakere masasını terk edenler taahhütlerini uygulamalıdır. Henüz müzakere masasında olduklarını iddia edenler, işlerin ilerlemesi ve gerginliğin önlenmesi için verdikleri sözlere bağlı kalsınlar." ifadelerini kullandı.
SUUDİ ARABİSTAN'A MESAJ
Zarif, İran ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda da, "Eğer Suudi Arabistan müzakereye hazırsa biz her zaman komşularımızla görüşmeye hazırız. Komşularımızla müzakere ve diyalog kapısını hiçbir zaman kapatmadık." açıklamasında bulundu.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ABD'nin yaptırımlarına karşılık 8 Mayıs'ta ülkesinin nükleer anlaşmadaki taahhütlerini azalttığını ve anlaşmanın taraflarına İran'ın çıkarlarını koruyacak önlemler alması için 60 gün süre verdiklerini duyurmuştu.
AB ülkelerinin verilen süre içinde beklentileri karşılamaması üzerine Tahran yönetimi, yüzde 3,67 zenginleştirilmiş uranyum seviyesini nükleer anlaşmada belirlenen 300 kilogram stok limitinin üstüne çıkarmış ve uranyumdaki zenginleştirmeyi de yüzde 4,5 seviyesine yükseltmişti.
İran'ın üçüncü adım olarak nitelendirdiği aşamada Tahran yönetiminin zenginleştirilmiş uranyum seviyesini yüzde 20'lere kadar çıkarabileceği ifade ediliyor.