İslam alemi Hac'da Selman'ı öven Sudeysi'nin arkasında mı saf tutacak?
Kabe imamlarından Sudeysi, geçtiğimiz sene yaptığı 'Dünyayı ABD ve Suudi Arabistan olarak beraber yönetiyoruz' açıklamasıyla gündeme gelmişti. Şimdi ise Cemal Kaşıkçı olayının ana sorumlusu olarak gösterilen Prens Selman'ı övmesi ile gündemde.

Oluşturma Tarihi: 2018-11-21 14:18:30

Güncelleme Tarihi: 2018-11-21 14:18:30

Kabe imamı Abdurrahman Sudeysi, yaptığı siyasi açıklamalarla gündemde olmaya devam ediyor.

Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, Sudeysi'yi konu edindiği yazısında "İslam alemi Hac'da bu zatın arkasında mı saf tutacak?" diye sordu. 

 

"İslam âleminin en kutsal mekânı olan Mekke'de Mescid-i Haram'ın baş imamı Abdülrahman el Sudeysi, 19 Ekim günü çok acayip bir hutbe okumuş.

O hutbede, Kaşıkçı'nın öldürülmesinde baş sorumlu görülen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman için “Bu asrın mücedditi” ifadesini kullanmış.

İslam Ansiklopedisi'ne göre “müceddid”, “yeni bir yol açan” demekmiş...

Sedat Ergin'in yazısından öğreniyorum ki Hazreti Muhammed bu kelimeyi şöyle yorumlamış:

“Allah her yüzyılın başında bu ümmete dinlerinde yenileme yapacak (yüceddidü) birini gönderir...”

Yani baş imam prensi açık açık “Hazreti Muhammed'in işaret ettiği kutsal bir kişi” olarak anlatıyor.

Bu zat geçen yıl da Kadir Gecesi'nde Kâbe'de Selman için dua etmişti.

Kaşıkçı 2 Ekim günü öldürüldü. Baş imam bu konuşmayı 17 gün sonra yapıyor.

Yani Kaşıkçı'nın gaddarca öldürülüp parçalandığını bile bile bunu söylüyor...

Hayretler içindeyim...

Bütün Müslüman âleminin en kutsal mekânında oturup Müslümanların vicdanını kanatan cinayet hakkında tek kelime eleştiri yapmayan bir zatın, üstüne üstlük bir de prensi arş-ı âlâya çıkarmasına hayret ediyorum...

Tabii sadece ona hayret etmiyorum...

O kutsal mekânı böylesine aleni şekilde siyasete alet eden bu zat karşısında İslam âleminin sessizliğine de hayret ediyorum...

Bugüne kadar kırılan kolun yen içinde bırakılmasına çok tanık olmuştuk...

Ama testereyle kesilen kolun bacağın da yen içine sokulmaya çalışılmasına ilk defa tanık oluyoruz..."