İslamabad yönetimi Afgan Talibanı'nın Pakistan Talibanı'na cephe almasını istiyor
Pakistan devleti, ABD'nin Afganistan'ı işgaliyle tetiklenen gelişmeler sonucunda ortaya çıkan Pakistan Taliban Hareketi (TTP) örgütüne karşı Afgan Talibanı'ndan kararlı bir tavır almasını talep ediyor.

Oluşturma Tarihi: 2021-09-03 19:44:19

Güncelleme Tarihi: 2021-09-03 19:44:19

Taliban'ın Afganistan'a hakim olmasının ardından, Pakistan devleti için önemli bir sorun olan Pakistan Talibanı'na karşı takınacağı tutum merak konusu oldu. Pakistan, Afganistan topraklarında da barınan örgüte karşı Afgan Talibanı'nın net bir tutum takınmasını istiyor.

Pakistan Taliban Hareketi (TTP) ile Afganistan Talibanı sık sık birbiriyle karıştırılmasına rağmen, örgütsel yapı ve hedefler açısından ayrı gruplar.

ABD'nin 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından Afganistan'ı işgal etmesiyle geri çekilen Taliban mensuplarının çoğu, Pakistan'ın Afganistan sınırındaki Aşiretler Bölgesi'ne (FATA) sığındı.

Büyük çoğunluğu Peştunlardan oluşan Afgan Talibanı ile Pakistan'ın kabile bölgelerinde yaşayan Peştunlar arasındaki etkileşim daha da güçlendi.

ABD yönetiminin, Pakistan'a topraklarındaki Afgan Talibanı'na karşı askeri müdahalede bulunması için yaptığı baskılar TTP'nin ortaya çıkacağı şartları hazırladı.

Tarihsel olarak devlet otoritesinin zayıf olduğu dağlık sınır bölgesinde yürütülen operasyonlar kabile bölgelerinde yaşayan halkın tepkisine yol açtı.

Pakistan'ın 2002'de başlattığı Mizan operasyonunu, 2004'te Kaloşa ve 2007'de de Hakikat Yolu operasyonları izledi.

ABD'nin Pakistan topraklarındaki kabile bölgelerine düzenlediği hava saldırıları yerel toplulukların öfkesini İslamabad'a da yöneltmesine sebep oldu.

Bölgedeki bazı gruplar silahlı örgütlenmeye giderek TTP'nin ortaya çıkacağı süreci hazırladı.

TTP'nin gelişimi

Pakistan ordusunun Temmuz 2007'de başkent İslamabad'daki Lal Mescid'de bulunan militanlara yönelik Sessizlik Operasyonu düzenlenmesinin ardından irili ufaklı 13 örgütün birleşimiyle Aralık 2007'de Beytullah Mesud'un liderliğinde TTP kuruldu.

TTP, amacını silahlı mücadele ile Pakistan hükümetini devirmek ve İslam'ın yasa ve hükümlerinin geçerli olduğu bir ülke kurmak olarak tanımladı.

Pakistan, 2008'de TTP'yi terör örgütü ilan etti.

Pakistan'ın ardından TTP 2010'da ABD, 2011'de de İngiltere ve Kanada tarafından terör örgütü ilan edildi.

Ağustos 2009'da örgütün lideri Beytullah Mesud'un ABD'nin hava saldırısı sonucu ölmesinin ardından grupta liderlik için tartışmalar yaşandı.

TTP'ye bağlı çeşitli örgütler arasında çıkan liderlik tartışması iç çatışmaya ve takip eden yıllarda bazı önemli kişilerin ve TTP bünyesindeki örgütlerin terör örgütü DEAŞ'a katılmasına yol açtı.

TTP'nin sivilleri hedef alan saldırıları gerek bünyesindeki farklı örgütler gerek de toplum tarafından tepkiyle karşılandı.

Aralık 2014'te Peşaver'de askeri bir okula düzenlenen saldırıda çoğunluğu çocuk yaklaşık 150 kişinin ölmesiyle TTP tepkilerin odağına yerleşti.

Pakistan'ın TTP'ye kapsamlı müdahalesi

Pakistan, 2014'ten sonra da devam eden operasyonlarla TTP'nin gücünü büyük oranda kırdı.

Güney Asya Terörizm Portalı verilerine göre, Pakistan'da 2013'te terörle ilişkili yaklaşık 2 bin 779 olay yaşanırken, bu rakam 2020'de 319'a kadar düştü.

2013'te 2 bin 700'ün üzerinde sivil saldırılarda hayatını kaybederken, 2020'de söz konusu rakam 169'a geriledi.

Pakistan, 2017'de 2 bin 600 kilometrenin üzerinde sınırı bulunan Afganistan hududuna çit çekmeye başladı ve yüzde 97'sini tamamladı.

TTP'nin bağımsızlık hedefi

2013-2018 yıllarında TTP'nin liderliğini Molla Fazlullah üstlenirken ABD'nin hava saldırısıyla öldürülmesinin ardından örgütün başına Nur Vali Mesud geçti.

Nur Vali Mesud, TTP'den ayrılanlar dahil 8 grubu örgüt bünyesine kattı.

Temmuz 2021'de CNN'e verdiği röportajda Mesud, Pakistan'ın kabile bölgelerinde bağımsız bir devlet kurma hedeflerini duyurdu.

Öte yandan, Küresel Terör Veritabanına (GTD) göre, 2017'den sonraki saldırılarında sivil ölümlerin yüzde 20'lerden yüzde 10'un altına düştüğü görüldü.