TIMETURK | HABER MERKEZİ
İsrail'in bugüne kadarki en aşırı sağcı hükümeti olarak tarihe geçen Binyamin Netanyahu kabinesi, Filistin Müslümanlarına yönelik zulüm politikalarına hızlı başladı. Görevdeki 2'nci haftasını henüz tamamlayan Netanyahu hükümetinin ülke meclisi Knesset'ten geçirdiği ilk yasa işgal yasası olurken, aşırı sağcı Bakan Ben-Gvir de sıklıkla Mescid-i Aksa baskınlarıyla gündeme geliyor. Diğer taraftan Kudüs ve Batı Şeria'daki zulüm ve katliam politikası da sürüyor.
FİLİSTİN BAYRAKLARINI YASAKLADILAR
Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, ilk olarak Pazartesi günü kamuda Filistin bayrağı asılmasının yasaklanması için polise talimat verdiğini duyurdu. Bakan Ben-Gvir, "Bugün polise, herhangi bir Filistin bayrağının veya terör örgütüyle özdeşleşen veya İsrail Devleti'ne karşı tahrik eden herhangi bir bayrağın dalgalanmasının yasaklanması talimatını verdim." ifadelerini kullandı. "Tüm gücümüzle terör ve terör teşvikiyle mücadele edeceğiz" diyen aşırı sağcı Ben-Gvir, kamuda Filistin bayraklarının dalgalandırılmasını yasakladı.
AKSA'YA BASKIN ŞANTAJA DÖNÜŞTÜ
Kabinenin en radikal bakanı olarak öne çıkan Ben-Gvir, ilk olarak 3 Ocak tarihinde işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan kutsal Mescid-i Aksa'ya İsrail polisinin koruması altında baskın düzenleyerek taşkınlık yaptı. Ben-Gvir, dün de Aksa'ya yeniden baskın düzenleme tehdidinde bulundu. Ben-Gvir, İsrail ordu radyosuna yaptığı açıklamada, ay başında Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskına işaret ederek, "Bunu Hamas'a ev sahibi olmadıklarını göstermek için yaptım. 'İsrail devletinde bir bakanı tehdit etmeyeceksin' mesajı vermek istiyordum. Merak etme, tekrar yapacağım." ifadelerini kullandı.
İLK İCRAAT İŞGAL YASASI
Hükümetin icraatı da Ben-Gvir'in tavrından farklı değil. Yeni hükümetin Meclis'teki ilk icraatı işgal yasasını geçirmek oldu… İsrail'de, işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan İsrailli yerleşimciler için ceza kanunu uygulama süresini uzatan işgal yasa tasarısı geçtiğimiz Salı günü Meclis Komisyonu'ndan geçti. Meclis'ten yapılan yazılı açıklamada, 120 milletvekilinden 58'inin yasa tasarısını onayladığı, 13'ünün aleyhte oy kullandığı belirtildi.
İsrail Parlamentosu, Haziran 2022'de ceza kanununun işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan İsrail vatandaşı yerleşimciler için uygulanmasını sağlayan olağanüstü halin temmuz sonrasına uzatılmasına ilişkin yasa tasarısı, Meclis'ten geçmemiş, önceki İsrail hükümetinin düşmesine yol açmıştı. İsrail'in 1967'den bu yana Batı Şeria'da yürürlükte olan "Yahudi yerleşimci yasası", bölgedeki yaklaşık yarım milyon Yahudi yerleşimciye İsrail vatandaşı muamelesi yapılmasına izin veriyor. Söz konusu "yerleşimci yasası", Batı Şeria'da yaşayan İsrailli yerleşimcilerin, aynı bölgedeki Filistinlilerin aksine İsrail askeri mahkemeleri yerine sivil mahkemelerde yargılanması, sosyal güvenlik sisteminden faydalanması gibi ayrıcalıkları sağlayan olağanüstü halin düzenli olarak 5 yılda bir uzatılmasını öngörüyor. İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında inşa ettiği Yahudi yerleşim birimleri, uluslararası hukuka göre yasa dışı kabul ediliyor. Uluslararası toplum bu konuyu barış görüşmelerinin önündeki en önemli engellerden biri olarak görüyor.
FİLİSTİN KENTLERİNDE ZULÜM POLİTİKASINA DEVAM
İşgal altındaki Filistin kentlerinde İsrail yönetiminin şiddet politikası da devam ediyor. İşgal güçleri, bir yandan Filistinlileri tutuklayıp öldürüyor, diğer taraftan baskınlar ve yıkım politikasıyla Filistinlileri yıldırmaya çalışıyor.
İsrail güçleri işgal altındaki Batı Şeria'da dün Filistinli bir genci öldürdü, Ramallah'ta ise Filistinlilere ait 2 evi yıktı. Yine dün İsrail güçlerinin, işgal altındaki Batı Şeria'da düzenlediği baskınlarda 1 Filistinli yaralandı, 15 Filistinli gözaltına alındı.