İran'da 22 Mayıs'ta başkent Tahran'da Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Albayı Seyyad Hodayi'nin suikasta kurban gitmesinin sorumlusu olduğunu ABD'ye ilettiği basına sızan İsrail, bununla ilgili Tahran'dan yükselen intikam yeminleriyle ilgili aldığı güvenlik önlemlerine, 100'den fazla vatandaşına 'hemen Türkiye'den ayrılmaları' uyarısını da ekledi.
İlkin İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi, Türkiye ve çevre ülkelerdeki 'İranlı terörist ajanlardan' İsraillilere yönelik somut bir tehdit olduğunu söyleyerek Türkiye'ye seyahat uyarısı yayımladı.
Ardından İsrail televizyon kanalları, İsrail güvenlik yetkililerinin Türkiye'deki 100'den fazla İsrail vatandaşını telefonla arayıp 'İran'ın hedefinde' oldukları konusunda doğrudan uyardığını ve geri dönmelerini istediğini duyurdu.
Kanal 12'nin kaynak açıklamadığı haberinde "İran'ın Türkiye'deki İsraillilere saldırma tehdidi somut ve acil… Belli ki şu anda harekete geçmeyi planlayan bir [İranlı] altyapı var" denildi.
Haberde 'Mossad'ın İran'ın dünya çapında üst düzey İsrailli kişilikleri ve İsrailli işinsanlarını hedef alma çabalarını engellediği, bu başarısızlıklardan sonra İran'ın hedefini Türkiye'deki sıradan İsraillilere doğru genişlettiği' iddiasına yer verildi.
Kan TV de 'İsrail'in İran'ın Türkiye'deki sıradan İsrailli turistleri hedef almakta olduğundan korktuğu' iddiasında bulundu.
İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'nin pazartesi günkü Türkiye'ye seyahat uyarısında, 'son haftalarda ve önceki hafta İran Devrim Muhafızları subayının öldürülmesinden beri artan şekilde, İran'ın dünyadaki İsrail hedeflerine zarar verme girişimleri konusunda savunma teşkilatlarında artan bir endişe olduğu' dile getirildi.
Ama uyarıya rağmen, Türkiye'ye yönelik seyahat tavsiyesi, aynı düzeyde bırakıldı, yani zorunlu olmayan nedenlerle ziyaret etmekten kaçınma önerisiyle birlikte dörtte üç düzeyinde ılımlı tehdit olarak kaldı. Dörtte dört düzeyinde yüksek tehdit ilan edildiğinde, o ülkenin ziyaret edilmemesi ve ülkede bulunanların derhal terk etmesi isteniyor. Bu kapsamdaki ülkeler ise Irak, Yemen, Afganistan ve İran.
İsrail'den sıradışı uyarılar, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzogand'ın 9 Mart'taki Türkiye ziyaretini müteakip Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun 25 Mayıs'taki İsrail ziyaretiyle ilişkilerde yeni sayfa açıldığı dönemde geldi.
İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'ne göre 'son haftalarda İranlı ajanların İsrailli işinsanlarına ve konsolosluk personeline saldırmak için bir takım girişimleri oldu, ancak bunlar engellendi'. Kanal 12'ye göre, 'bu çabalarda başarılı olamadıklarından, İranlılar, hedefi Türkiye'deki sıradan İsraillilere doğru genişletti'.
Konsey, Türkiye'de bulunan tüm İsraillilerin yabancılarla temastan kaçınmalarını, özellikle askerlik hizmetiyle ilgili kişisel bilgiler vermekten kaçınmasını, İsrail elçiliklerinin ve acil servislerin telefon numaralarına sahip olduklarından emin olmalarını ve İsrailli vatandaşı olduklarını belli etmemelerini istedi.
The Times of Israel, 'İsrail'in Türkiye'ye yönelik sıradışı seyahat uyarılarının görünüşe göre Ankara'yı kızdırdığını, ancak Türk makamlarının İran'ın niyetlerinin kamuoyuna açıklanmasına koşut saldırıları engellemeye yönelik çabaların artmasının, tehdidin daha süratle atlatılmasını sağlayacağını umduğunu' yazdı.
Kanal 12'ye konuşan eski İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Giora Eiland, kamuoyunun tekrar tekrar uyarılmasının, 'İsrail güvenlik servislerinin genel değerlendirmelerden değil de belirli bir İran planının farkında olarak hareket ettiklerinin göstergesi olduğu' yorumunu yaptı.