İsrail’in bombaları ve söylemleri hem Filistin’e, hem de Keşmir'e düştü!
Hindistan ile Pakistan arasında 'Keşmir krizi' yüzünden çıkan ve her iki ülkeyi karşı karşıya getiren saldırılarda; Hindistan’ın, İsrail malı akıllı füzeler olarak sınıflandırılan Spice 2000 füzelerini kullanması, “İsrail’in bombaları ve söylemleri hem Filistin’e, hem de Müslüman Keşmir’e düştü” yorumlarına yol açtı.

Oluşturma Tarihi: 2019-03-01 11:16:26

Güncelleme Tarihi: 2019-03-01 11:16:26

Hindistan ile Pakistan arasında çıkan Keşmir krizi yüzünden yükselen gerilimin merkezinde İsrail'in olduğu ortaya çıktı. Hindistan'ın saldırılarda, İsrail malı akıllı füzeler olarak sınıflandırılan Spice 2000 füzelerini kullanması, “İsrail'in bombaları ve söylemleri hem Filistin'e, hem de Müslüman Keşmir'e düştü” yorumlarına yol açtı.

Bu haftanın başlarında Pakistan Hava Kuvvetleri, Keşmir sınır bölgesi üzerinde Hindistan'a ait iki savaş uçağının düşürüldüğünü açıkladı.
Hindistan ise yakalanan pilotlardan birinin Pakistan'daki videolarda yayınlanmasından sonra bir uçağının kaybını ve pilotun esir alındığını doğruladı.
Tartışmalar; geçen çarşamba günü Hindistan'ın, Pakistan kontrolündeki Keşmir bölgesi üzerinde hava saldırısı başlatmasından sonra geldi.
İsrail yapımı bombalar Hindistan tarafından Pakistan'a karşı kullanıldı.

HİNDİSTAN, İSRAİL'İN EN BÜYÜK SİLAH MÜŞTERİSİ

Hindistan'a ait Mirage avcı uçakları, Siyonist devlet tarihinin en büyük silah anlaşmalarından birinin parçası olarak İsrail tarafından Yeni Delhi yönetimine satılan Spice 2000 akıllı füzeleriyle donatılmıştı.
Hindistan'ın şafak vakti düzenlediği baskında, saldırıyı haklı çıkarmak için kullandığı söylem kafalarda soru işaretleri oluşturdu. Hindistan'ın yaptığı açıklamalarının İsrail tarafından hazırlandığı; Pakistan atılan bombaların nasıl kullanılacağına dair bilgilerin de İsrail tarafından bir talimat kitapçığıyla gönderildiği öne sürüldü.
İsrail'in Hindistan'ın ana silah tedarikçisi ve yılda yaklaşık bir milyar dolarlık anlaşmaları var. Son iki yılda, müttefikler ortak tatbikatlar yaptılar ve önde gelen devlet yetkilileri arasında sık sık takas ziyaretleri gerçekleştirdiler.

HİNDİSTAN'A SATILAN SİLAHLAR ARASINDA FİLİSTİNLİLERİN ÜZERİNDE DENENMİŞ SİLAHLAR VAR

İsrail'in, Hindistan'a sattığı nükleer silah donanımlı silahlar arasında radar sistemleri yanı sıra; Gazze'deki Filistinli siviller üzerinde denenmiş, test edilmiş saldırı ve geçmişe ait çok sayıda silahlı füze saldırısı var.
Hint basınına açıklamalarda bulunan Hind Dış İlişkiler Sekreteri Vijay Gökhale, Pakistan'a düzenlenen hava saldırısının, terör unsanlarına
karşı düzenlendiğini belirterek, saldırıyı İsrail'in Filistin topraklarında uyguladığı yönteme benzetti.
Pakistan'a düzenlenen hava saldırısını, “önleyici bir önlem olarak” savunan Gökhale; vuralan kampların Jaish-e-Mohammad eğitim kamplarını olduğunu söyledi. Gökhale vurulan kamplarla ilgili herhangi bir delil sunmaması da gözden kaçmadı. Ancak savunmasında, İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırılarını haklı çıkarmaya çıkarması dikkati çekti.

HİNTLİ YETKİLİ AÇIKLAMALARINDA SIK SIK "İSRAİL DİLİ" KULLANDI

Hind Dış İlişkiler Sekreteri Vijay Gökhale yaptığı açıklamada sık sık, İsrail tarafından kullanılan İslamofobik dili kullandığı, ülkesinin “İslami terörizmle!” mücadele ettiğini söyledi.
Ülkenin önde gelen etkili gazetelerinden Times Of İndis ise, Gökhale'nin açıklamalarının bir savunma doktrini olduğunu dikkati çekerek, bu İsrail'in her zaman tekrarladığı ‘bir savunma dili' olduğunu yazdı.
Gazete; İsrail gibi bir ülkenin, ahlaki zemini önemsemediğini belirterek, varoluşsal bir tehdit algısı yüzünden saldırılarını gerçekleştirdiğini öne sürdü ve şu yorumda bulundu:,
“Hindistan'ın ise aktif savunmayı sürdürmek ve aynı ahlaki zeminde hareket etmek istiyorsa Pakistan'ı bir parya devleti olarak diplomatik kanallarda izole etmemesi gerekir. Pakistan'ı uluslararası düzene karşı bir tehdit olarak göstermek yanlıştır.”
Gazete, ayrıca Hindistan'ın kullandığı dilin aynı zamanda, Filistin'i uluslararası sahnede izole etmek için sıkı lobicilik faaliyetleri yürüten Tel Aviv tarafından benimsenen bir strateji olduğunu yazdı.
Yapılan bütün yorumlarda ve basında çıkan yazılarda Pakistan'ın Filistin gibi yalnız olmadığı dikkati çekilerek; Pakistan'ın Çin ve Suudi Arabistan tarafından desteklediği belirtiliyor. Suudi veliaht Prensi Muhammed Bin Selman, geçen ay İslamabad'ta Başbakan İmran Han ile 20 milyarlık dolar anlaşma imzalamıştı.