Şeyh Salah'ın avukatı Halid Zabarka, İsrail'in kuzeyindeki Hayfa Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bugünkü duruşmada, mahkeme heyetinin Şeyh Salah'ın basına açıklama yapmasını yasaklayıp koluna elektronik bileklik takılarak İsrail'in kuzeyindeki Kefr Kanna'da zorunlu ikamete tabi tutulması şartıyla tahliye edilmesine karar verdiğini belirtti.
Ancak İsrail Başsavcılığının mahkemenin bu bağlamdaki şartlı tahliye kararına itiraz ettiğini aktaran Zabarka, mahkemenin de savcılıktan itirazının kabul edilmesi için gün içinde itiraz dilekçesini sunmasını talep ettiğini söyledi.
Zabarka, savcılığın itiraz dilekçesini gün içinde sunmadığı takdirde mahkemenin verdiği kararın yürürlüğe konularak Şeyh Salah'ın serbest bırakılabileceğini belirtirken, mahkemenin savcılığın itirazına ilişkin tavrı hakkında, "Durum belli değil, bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Hayfa Sulh Ceza Mahkemesi, geçen haftaki duruşmada Şeyh Salah'ın "şartlı tahliye" talebini prensipte kabul etmişti.
Pazartesi görülen duruşmada ise, mahkeme, zorunlu ikameti boyunca Şeyh Salah'ın koluna takılacak olan elektronik bileklikle ilgili İsrail Cezaevleri İdaresi'nden (ŞABAS-IPS) raporun kendilerine ulaşmamış olmasını gerekçe göstererek duruşmayı ertelemişti.
Şeyh Salah'ın 1948 Filistin İslami Hareketi lideri olması nedeniyle ev hapsi gibi şartlı tahliye durumunda dahi sevenlerinin evine akın etme ihtimali, İsrail güvenlik birimleri tarafından "tehlikeli" kabul ediliyor.
EVİNE DÜZENLENEN BASKINLA GÖZALTINA ALINDI
Şeyh Raid Salah, 9 aylık tutukluluğunun ardından 17 Ocak 2016'da aralarında Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya girme ve yolculuk yapma yasağı da olmak üzere birtakım kısıtlamalarla serbest bırakılmıştı. Ancak İsrail polisinin 15 Ağustos 2017'de Ummul Fehm'deki evine düzenlediği baskınla yeniden gözaltına alınmıştı.
İsrail polisi, Salah'ın "kışkırtıcılık yaptığı ve yasa dışı bir derneğin faaliyetlerini desteklediği" iddiasıyla gözaltına alındığını açıklamıştı.
İsrail yönetimi, 1948 Filistin İslami Hareketi'ni Kasım 2015'te Mescid-i Aksa ve Doğu Kudüs'te işgal karşıtı faaliyetler yürüttüğü gerekçesiyle "terör örgütü" ilan ederek yasaklamıştı.