TIMETURK | HABER MERKEZİ
Bath Üniversitesi'nde Ortadoğu'da uluslararası ilişkiler ve politika konularında çalışan Jeremy Wildeman Middle East Eye için kaleme aldı:
İşte makaleden ayrıntılar:
Muhafazakar lider Andrew Scheer'in seçim kampanyasının ikinci günün de yaptığı konuşmayla Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) yardımı keseceğini söyleyerek ABD Başkanı Donald Trump'ın ayak izlerini takip etmesi Orta Doğu'daki antisemitizmi kışkırtmakta bir etken.
Fakat bu, 70 yılın ardından hala UNRWA bütçesinin temel ihtiyaçlarını karşılamak için Kanada gibi BM üyeleri tarafından yapılan katkılara bağımlı olan ve dünyadaki en dezavantajlı gruplar arasında bulunan Filistinliler için küçük bir mesele değil.
Geçen yıl Kanada, en fazla 27 milyon dolarlık vaadiyle 13. en büyük bağışçıydı.
TARİHSEL BAĞLAR
Kanada, Başbakan Justin Trudeau'nun 2016'daki Liberal hükümetinin (eski Muhafazakar Stephen Harper'ın idaresi altında kesilen) fonu tekrar sağlamasından bu yana UNRWA'ya 110 milyon dolar harcadı.
Kanada'nın Filistin ile tarihi bağları var. 1948'de ve İsrail'in kuruluşunda aktif rol oynadı.
Kanada, Filistinliler için uzun zamandır lider bir bağışçı olmuştur. Dış yardımın sağlanmasını koordine eden Ad Hoc İrtibat Komitesi'nde (Ad Hoc Liaison Committee) etkindir.
Bununla birlikte, 2019 seçim sonucu, Ortadoğu'daki Filistinliler için olduğu gibi, evrensel insan haklarının Kanadalı savunucuları için aynı anlama gelebilir.
Filistin konusundaki insan hakları savunuculuğu ve İsrail eleştirisi, orta dereceli eğitim kurumlarından sendikalara, ibadet yerlerine, il ve şehir yönetimlerine kadar birçok alanda Kanadalıları ayırdı.
İnsan hakları grupları ve sivil toplum örgütleri, özellikle Harper hükümetinin Filistin haklarını teşvik eden sivil toplum gruplarına zarar verdiği için tartışmanın merkezinde yer aldı. Bu arada Trudeau, İsrail'e karşı boykot, elden çıkarma ve yaptırımlar (BDS) hareketini “Kanada değerleri” ile adım adım kınadı.
Seçim sürecinde öne çıkan isimler: (sondan) Justin Trudeau, Andrew Scheer, Jagmeet Singh, Yves-François Blanchet, Elizabeth May ve Maxime Bernier.
Kanada, İsrail devleti eleştirisini kasıtlı olarak antisemitizmle birleştiren Uluslararası Holokost Anma İttifakı'nın (IHRA) antisemitizm tanımını benimseyerek Filistinlileri daha da hedef alacağına ilişkin söz verdi. Çünkü bu tanım, İsrail devletinin eleştirisini, kasıtlı olarak antisemitizmle birleştiriyor.
PARTİZAN MESAJLAŞMA
Trudeau'nun Liberal hükümeti Filistin'e ilişkin biraz daha olumlu mesajlar veriyor. Yine de, Trudeau'nun politikaları Harper'ın politikalarından nispeten değişmiyor.
Aynı zamanda, Liberal hükümet Kanada'nın İsrail'le yaptığı serbest ticaret anlaşmasını genişletmeye çalıştı. Bu, Batı Şeria'daki yerleşimlerde üretilen ürünlerin "Yerleşim yerlerinde üretilmiştir" etiketini alması gerektiğini vurgulayan önerileri görmezden geliyor. Ottowa ayrıca, BM'nin Filistin topraklarındaki özel raportörü Kanadalı hukuk profesörü Michael Lynk'i de kınadı.
Liberal Milletvekili Anthony Housefather, Trudeau'nun hükümetini Kanada tarihindeki en İsrail yanlısı olarak gördü.
Ancak Kanada'daki insan hakları savunucuları için durum daha da kötüye gidebilir. Anketlerde Liberallerle yarışan Muhafazakar Parti, İslamofobik ve Filistin karşıtı eğilimlerini açıkça gösteriyor. Scheer'in UNRWA'ya fon sağlamama taahhüdünün ötesinde, partinin kampanya web sitesinde Kanada büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma vaadi bulunuyor.
2006'da Hamas'ın seçim zaferinin ardından Filistin Otoritesine yardımı askıya alan ikinci ülkenin Kanada olduğu düşünülürse bu tür sözler ciddiye alınmalıdır.
Bu adım, Harper hükümeti tarafından gerçekleştirilen ilk dış politika eylemlerinden biriydi.
Muhafazakar Partisi, birkaç yıl önce iki sağ partinin birleşmesiyle kuruldu.
Muhafazakarlar iktidara dönerse, ilerici sesler ve Filistin savunuculuğu konusunda daha fazla sıkıntı beklemek makul olacaktır.
AŞIRI SAĞ BAĞLANTILAR
Muhafazakârların ayrıca, göçmen karşıtı ve beyaz milliyetçi görüşlere sahip, aşırı sağ kişilerle endişe verici sayıda bağlantıları var.
Öte yandan, Kanada parlamentosunda üçüncü parti statüsüne sahip olan Yeni Demokrat Parti (NDP), parti içerisinde gerilimler yaşıyor.
Partideki ilerici bir üs Filistinli haklarını savunmak isterken, önde gelen milletvekilleri buna karşı savaştı.
Beş yıl önce NDP, babası Gazze'ye bir dayanışma teknesinde katılan Paul Manly'nin adaylığını reddetti. ancak Manly Yeşil Parti'ye katıldı ve mecliste bir sandalye kazandı.
Filistin meselesi konusunda kendileri açısından iyi bir eçmişe sahip olan Yeşiller ve parlamentodaki iki kişi şmdi NDP'ye yaklaşıyor.
Göründüğü kadar garip. “Küçük” Filistin, 2019 Kanada seçimlerinde büyük görünüyor.