NYT'da Ben Hubbard imzasıyla "Kaşıkçı'nın öldürülmesi, Suudi Arabistan'ın büyük ekonomik hırslarına gölge düşürdü" başlıklı makale yayımlandı.
Makalede, Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Riyad'da bu hafta düzenlenen ve "Çölün Davos'u" olarak nitelendirilen Geleceğe Yatırım Konferansı'nı, "İş ve teknoloji dünyasındaki en parlak ve zeki insanları çekecek 500 milyar dolarlık gelecek kenti kurma" planı çerçevesinde yaptığı ifade edildi.
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğunda, bu ülkeden gelen bir suikast timi ile öldürüldüğü anımsatılan makalede, bu olayın ardından söz konusu konferans için alınan boykot kararlarının, Suudi Arabistan'ın bu planlarına gölge düşürdüğü vurgulandı.
"Kaşıkçı'nın öldürülmesinden sonra Suudi Arabistan'a inen en büyük darbeler, Prens bin Selman'ın 'yeni Suudi Arabistan'ın sembolü' olarak kurguladığı sektörlerde oldu." görüşünün paylaşıldığı makalede, uluslararası yatırım ve teknoloji şirketi Virgin Grubu'nun kurucusu İngiliz yatırımcı Richard Branson'ın Geleceğe Yatırım Konferansı'ndan çekildiği ve bazı partnerlerin Suudi Arabistan'ın 500 milyar dolarlık projesi NEOM'un yönetim kurulundaki rollerini askıya aldığı hatırlatıldı.
"HEM SİYASİ HEM EKONOMİK BİR KRİZ"
Kaşıkçı cinayetinin, Suudi Arabistan'ın düşük petrol fiyatlarıyla boğuştuğu ve yeni iş alanları açmaya çalıştığı bir dönemde yaşandığına dikkati çekilen makalede, yabancı yatırımcıları bu ülkeden uzaklaştıran bu olayın "bin Selman'ı daha da tehlikeli bir yere sürükleyebileceği" belirtildi.
Makalede, şu ifadelere yer verildi:
"Lübnan Başbakanı Saad el-Hariri'nin kaçırılması, yüzlerce prens ve iş adamının Riyad'daki lüks bir otelde gözaltında tutulması, Yemen'deki iç savaş, Katar, Almanya ve Kanada ile yaşanan sorunlar, bin Selman'ın aldığı kararlar ve hukuka üstünlüğe bağlılığı konusunda endişelere yol açtı.
Bu endişeler, bazıları Veliaht Prens ile bağlantılı Suudi ajanların 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın Başkonsolosluğunda gazeteci Kaşıkçı'yı öldürmesi ile had safhaya ulaştı. Suudi yönetimin bu tarihten sonra yaptığı ve sürekli içeriğini değiştirdiği açıklamalar, imajını kurtaramadı."
Makalede görüşlerine yer verilen Amerikan Girişim Enstitüsü Öğretim Üyesi Karen E. Young da "Bu hem siyasi hem ekonomik bir kriz. (Suudi Arabistan'ın) Ekonomik reform ajandası bir şekilde raydan çıktı." ifadelerini kullandı.