Kassam Sözcüsü Ebu Ubeyde'den açıklama
Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde Arap medyasında yayınlanan yeni açıklamasında, 'Düşman hükümetinin müzakerelerde iki yüzlü ve kaçamak hareket ettiği ve kafa karışıklığıyla karakterize olduğu açıkça ortaya çıktı.' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2024-03-08 23:17:24

Güncelleme Tarihi: 2024-03-08 23:24:09

İzzeddin Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde Gazze'deki son duruma ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi:

"Arabulucularla olumlu bir şekilde ilgilendiğimiz ve hala uğraştığımız halde, esir değişimini gerçekleştirmek için en yüksek ve ilk önceliğimiz, halkımıza yönelik saldırıyı ve bunun sonucunda ortaya çıkan düşmanın geri çekilmesidir. Bunlar temel insani meselelerdir, taviz verilemez ve bu insani durumları hiçbir teklif, ne halkımıza ne de direnişimize fayda sağlamaz, onları ilgilendirmez."

Ebu Ubeyde şöyle devam etti:

"Ateşkes müzakereleri dosyasındaki ilerleme, atılım veya geri çekilme hakkında" zaman zaman bildirilenler ışığında, (İsrail) düşman hükümetinin "iki yüzlü ve kaçamak hareket ettiği, kafa karışıklığı ile karakterize olduğu ortaya çıkmıştır."

Gazze Şeridi'ndeki insani durumla ilgili olarak Ebu Ubeyde, İsrail'in çirkinliğinin, "dünyanın, çocuklarını beslemek isteyen ebeveynlerin öldürülmesine, çocukların aç bırakılmasına ve açlık ve hastalıktan öldürülmesine dünyanın tanık olduğu en korkunç ve benzeri görülmemiş kasıtlı savaş suçu" olduğunu söyledi.

Ebu Ubeyde, "kıtlığın, yiyecek ve ilaç sıkıntısı çeken düşman mahkumlar da dahil olmak üzere Gazze'deki halkın tüm kesimlerine gölge düşürdüğünü" vurguladı.

Bazı esirlerin "yetersiz beslenme, su kaybı ve zayıflıktan muzdarip olduğunu ve bombalamalara maruz kalmalarının yanı sıra ilaç ve uygun yiyecek eksikliği nedeniyle hastalığın bazılarının hayatını tehdit ettiğini" açıklayan Ebu Ubeyde, daha önce defalarca duyurulan birçok saldırıda öldürülen esirler olduğunu belirtti.

Ebu Ubeyde, ABD'nin İsrail'e desteğiyle ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Amerikan yönetiminin, halkımızın ve binlerce tutsağının maruz kaldığı soykırım ve soykırımları göz ardı ederek, sınırlı sayıdaki düşman esirlerden yakınması, bu yönetimin çifte standartlarını, insan haklarına veya iddia edilen uluslararası hukuka kayıtsızlığını teyit etmektedir."

Ebu Ubeyde ayrıca, 1948'de işgal edilen Batı Şeria, Kudüs ve Filistin'deki tüm Filistin halkını harekete geçerek Mescid-i Aksa ve Kudüs merkezine doğru yürümeleri ve işgalcilerin sahadaki dayatmasına izin vermemeleri çağrısında bulundu.

Ebu Ubeyde, Mescid-i Aksa'nın Filistinlilere ait olduğunu, onların inançlarının bir parçası olduğunu, Mescid-i Aksa Tufanı'nın bunun için başlatıldığını ve Filistin halkının sahip olduğu her şeyi feda ettiğini vurguladı.

Ebu Ubeyde, "dünyanın her yerindeki topluluklara, savaşın, protestonun ve gösterinin her alanında İsrail işgalinin kibriyle yüzleşme" çağrısında bulundu.

Ebu Ubeyde, El Kassam savaşçılarının operasyonlarıyla ilgili olarak ise şu bilgileri paylaştı:

"Son üç hafta boyunca elit birimler aracılığıyla, düşmanı savaş bölgelerinde hassas pusuya düşüren çok sayıda özel operasyon gerçekleştirdi. Düşman subaylara ve askerlere karşı keskin nişancı operasyonları yürütmenin yanı sıra, askerlerin saklandığı binaları bombalayıp hedef almanın ve işgalci grupları füzelerle bombalamanın yanı sıra İsrail araçlarını da havaya uçuruldu."

Ebu Ubeyde, yaklaşan Ramazan ayı vesilesiyle "Mübarek Ramazan ayı, her zaman olduğu gibi, Bedir'in, Büyük Feth'in ve Mescid-i Aksa tufanının Filistin içinde, meydanlarda ve cephelerde artmasının bir uzantısı olsun." ifadelerini kullandı.