İspanya'nın doğusundaki Katalonya özerk yönetim başkanı Carles Puigdemont, İspanyol hükümetince "yasa dışı" olduğu çok önceden açıklanan, 1 Ekim'de bağımsızlık yanlısı referanduma gidilmesi kararını imzaladı.
Katalonya'da 2016 yılı Ocak ayında kurulan azınlık hükümetinin başkanı olarak göreve gelen Puigdemont, İspanyol hükümetinin tüm olumsuz yanıtlarına ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarına rağmen vaat ettiği bağımsızlık referandumu için düğmeye bastı. Meşruluk tartışmalarının öne çıktığı, Katalonya özerk yönetim parlamentosundaki tartışmalı genel kurul oturumunda kabul edilen referandum yasasının hemen resmi gazetede yayınlanmasının ardından Katalonya özerk yönetim hükümetinin Bakanlar Kurulunu toplayan Puigdemont, 1 Ekim'de bağımsızlık referandumu yapılması kararının altına imza attı.
Katalonya'da yaşanan gelişmeleri gün boyunca yakından takip eden İspanya Başbakanı Mariano Rajoy'un ise Katalonya'da kabul edilen referandum yasası ve Puigdemont'un imzaladığı referandum kararına karşı Anayasa Mahkemesine itirazda bulunmak için yasal girişimleri hemen başlattığı bildirildi. Başbakanlıktan yapılan açıklamarda, Katalonya'da şimdiye kadar olan tüm ayrılıkçı siyasi girişimlerde olduğu gibi bu kez de Devlet Konseyinden rapor isteyen Rajoy'un Anayasa Mahkemesine itirazı yarın sunacağı belirtildi. Ayrıca İspanya Başbakanının, Kral 6. Felipe, anamuhalefetteki Sosyalist İşçi Partisi (PSOE) lideri Pedro Sanchez, hükümete dışarıdan destek veren Ciudadanos partisinin lideri Albert Rivera ile sürekli telefonda görüştüğü ve durum analizi yaptığı kaydedildi. Rajoy'un, Katalonya meselesini konuşmak üzere yarın Sanchez ve Rivera ile ayrı ayrı görüşmeler yapacağı da duyuruldu.
Katalonya'da referandum yasasının genel kurul gündemine alınmasının ardından, öğle saatlerinde hükümet adına açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Soraya Saenz de Santamaria, "Bu referandumun yapılmaması için tüm yasal mekanizmalar yürürlüğe sokuldu. Demokratik hayatımda hiç bu kadar utanç verici bir şey yaşamadım. Katalonya hükümeti diktatörlüğe yaklaşıyor. Hükümet, özgürlük, demokrasi ve birlikte yaşamı savunacaktır. İspanya'da yasaların çiğnenmesine izin vermeyeceğiz. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki ne yapmamız gerektiğini biliyoruz ve bunu yapacağız." ifadesini kullandı.
KATALONYA PARLAMENTOSUNDA TARİHİ GENEL OTURUM
Bu arada Katalonya yerel parlamentosunda 72 "evet", 11 "çekimser" ve 1 "hayır" oyuyla kabul edilen referandum yasası, yaklaşık 12 saat süren ve sık sık ara verilen tarihi bir genel oturumu gerçekleştirdi.
Muhalefetteki siyasi partilerden Ciudadanos, Katalonya Sosyalist Partisi (PSC) ve Katalonya Halk Partisi (PPC), oylama sırasında genel kurul salonunu terk ederek, bağımsızlık girişimlerini protesto etti. İspanya'nın ulusal egemenliğinin korunmasından yana olup, referandumun yasal garanti altında yapılması gerektiğini savunan "Catalunya si que es pot" partisi ise çekimser oyu kullandı. "Evet" oyu veren iktidardaki "Junts pel Si" (Evet için Birlik) ittifakı ile azınlık hükümetine dışarıdan destek veren radikal sol görüşlü "Halk Birliği Adaylığı" (CUP) partisinin milletvekilleri yasanın kabulunun ardından genel kurul salonunda Katalan marşını birlikte okuyup, alınan kararı alkışlarla kutladı.