Keşmir'de tansiyon yükseldi! Hindistan'a bağlı yönetim turistleri ve hacıları uyardı: 'Bölgeden ayrılın'
Keşmir Vadisi'ne geçen hafta 10 bin paramilis güç gönderen Hindistan, bunlara ilave olarak 25 bin personel daha sevk ettiğini duyurdu. Kararın basında yer almasının ardından direnişçiler ve Hint güçler arasında çatışmalar yaşandı. Olayların büyümesi sonrasında Hindistan'a bağlı yönetim Jammu ve Keşmir eyaletinden turist ve hacılara uyarı yapıldı.

Oluşturma Tarihi: 2019-08-04 10:16:28

Güncelleme Tarihi: 2019-08-04 10:16:28

TIMETURK | HABER MERKEZİ
PINAR HİLAL BALTA

Hindistan kontrolündeki Keşmir'in Pulwama kentinde 14 Şubat'ta polis teşkilatına bağlı milis gücüne yapılan ve 44 kişinin yaşamını kaybetmesine yol açan bombalı saldırının ardından Pakistan ile Hindistan arasında gerilim tırmanmış, iki ülke karşılıklı olarak hava saldırıları düzenlendi.

Ulusal Güvenlik Danışmanı Ajit Doval'ın güvenlik durumunu gözden geçirmek için Keşmir Vadisi'ne yaptığı ziyaretin ardından geçen hafta, Yeni Delhi yönetimi, bölgeye 100 bölük konuşlandırıldığını ve bu adımın isyan karşıtı operasyonları güçlendirmek için atıldığını açıklamıştı.

2 Ağustos günü ise Keşmir Vadisi'ne 25 bin ek paramilis güç gönderilereceği duyuruldu. Paramilis güçlerin bu sabah gelmeye başladığını açıklarken, Hindistan Genelkurmay Başkanı Bipin Rawat, Keşmir'deki güvenlik hazırlıklarını denetlemek amacıyla iki günlüğüne bölgeye gitti.

TANSİYON YÜKSELDİ, PROTESTOLAR DÜZENLENDİ

Polisin verdiği bilgiye göre, eyaletin Shopian bölgesinde bir köyü kordon altına alan paramilis güç ve polisle direnişçiler arasında çıkan çatışmada, bir Hint paramilis gücü yaşamını yitirdi, bir diğeri yaralandı.

Güvenlik güçleri ve direnişçiler arasında çıkan çatışma haberinin yayılması sonucu, bölgede Hindistan karşıtı protestolar düzenlendi.

Hükümet güçleri, protestocuların yürüyüşüne engel olmak için göz yaşartıcı gaz kullanırken, çıkan olaylarda 3 sivil yaralandı.

TURİSTLER ve HACILAR UYARILDI

Al Jazeera'den Rifat Fareed'in haberine göre 2 Ağustos Cuma günü Cammu ve Keşmir eyaleti başkenti Srinagar'da basına açıklama yapan Hindistn Ordusu'ndan Korgeneral KJS Dhillon "Amarnath Mağarası'na yolculuk yapan Hindu hacılar ve turistlerden devam eden güvenlik durumu sebebiyle bölgeden ayrılmalarını" istedi.


Korgeneral KJS Dhillon

PAKİSTAN: HİNDİSTAN GÜÇLERİ KEŞMİR'DE MİSKET BOMBASI KULLANDI

Pakistan ordusundan yapılan açıklamada, 30 Temmuz'u 31 Temmuz'a bağlayan gece Hindistan, Keşmir'de misket bombası kullandı. Aktarılan bilgiye göre Hint ordusunun attığı misket bombalarının Neelum Vadisi'nde biri 4 yaşında çocuk olmak üzere iki kişinin ölümüne, 11 kişinin ağır yaralanmasına sebep olduğu belirtildi.

Misket bombası kullanımının Cenevre Sözleşmesi'ne aykırı ve uluslararası insan hakları ihlali olduğu vurgulanan açıklamada, uluslararası kamuoyu, Hindistan'ın Keşmir'deki tutumuna karşı ses çıkarmaya davet edildi.

PAKİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI'NDAN AÇIKLAMA

Pakistan Ordusunun misket bombası haberi üzerine açıklama yapan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi, "Keşmir'de ve Afganistan'da çözüm istemeyenlerin, sürece zarar vermek için çalışmasından endişe ediyoruz."ifadelerini kullandı.

ABD'nin Keşmir'de çözüm için aracılık teklifinden sonra Hindistan'ın panik yaşadığını belirten Kureyşi, "Hindistan'ın geçmişte suçu Pakistan'a attığı gibi bu olayda da hedef şaşırtmaya çalışmasından korkuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Kureyşi, Hindistan'ın bölgede barışa zarar verecek adımlar attığını belirterek, "Tehlikeli bir oyun oynuyorlar." dedi.

PAKİSTAN ORDUSUNDAN KEŞMİR'DEKİ DİRENİŞÇİLERE DESTEK AÇIKLAMASI

Pakistan Ordusu Sözcüsü Asıf Gafur da sosyal medyada yaptığı açıklamada, "Misket bombası değil başka bombalar da kullansalar Keşmirlilerin kendi kaderlerini, kendilerinin belirleme kararlılığını ortadan kaldıramazlar. Keşmir'in özgürlük mücadelesi inşallah başarıya ulaşacaktır." ifadelerini kullandı.

ÖNEMLİ GÖRÜŞME

Öte yandan 2 Ağustos günü yaşanan Keşmir'e ek paramilis güç gönderme kararı, Gnelekurmay Başkanı'nın bölgeye gitmesi ve turist ile hacıalr auyarı yapılmasından bir gün önce (1 Ağustos Perşembe) Keşmirli bir heyet, Başbakan Modi ile gerilimin ardından 35A maddesi üzerindeki dedikodular konusunda konuşmaya gitti.


Perşembe günü gerçekleştirilen görüşme

KEŞMİRLİ HEYET MODİ İLE BİR ARADA

Eski Jammu ve Keşmir başbakanı Farooq Abdullah ve Omar Abdullah başkanlığındaki Ulusal Konferans heyeti Başbakan Narendra Modi ile Perşembe günü bir araya geldi. Görüşmenin "güven verici" geçtiği belirtildi. Abdullah, 35A maddesinin kaldırılacağına ilişkin söylentiler üzerine Modi'yi arayarak görüşmek istemişti.

Modi ile yaklaşık 20 dakika görüşen heyet, Başbakan'dan Keşmir Vadisi'ndeki durumun bozulmasına yol açacak herhangi bir adım atmamasını da istedi. Abdullah, "Meclis seçimlerinin yıl sonundan önce yapılması gerekiyor" dedi. Abdullah, Başbakan'a, Keşmir Vadisi'ndeki durumun büyük bir güçlükle düzeldiğini ve geçen yıldan daha iyi olduğunu aktardıklarını, ancak durumun her an kötüye gidebileceğini söyledi.

MODİ NE SÖYLEDİ?

Abdullah, "Modi'den mahkeme konularının mahkemede çözülmesi gerektiğini, diğer konuların seçilmiş bir hükümet tarafından çözülmesi gerektiğini söyledik. Buna izin vermesini istedik" dedi.

Abdullah'ın 35A Maddesi'nin kaldırılıp kaldırılmadığı yönündeki sorusuna Modi'nin açıkça cevap vermediği de belirtildi.

35A MADDESİ KONUSUNDA ENDİŞELER

Yaşanan gelişmelerin arkasındaki gerilim ise Başbakan Narendra Modi başkanlığındaki Hindu milliyetçisi Bharatiya Janata Partisi'nin (BJP) bölgeyi Hindulaştırma amacı taşıyan projeleri. Parti, son seçimlerde "Madde 35A"yı kaldırmayı vaatleri arasına almıştı. 35A maddesi, Hindistan'da Müslümanların çoğunlukta olduğu tek eyalet olan Keşmir'de, bölge sakini olmayanların toprak ve mülk edinmesini yasaklıyor. Hindu milliyetçisi Başbakan Modi'nin öncü olduğu adım gerçekleştirilebilirse Keşmir'de mülk edinme konusu kamuya açılacak. Bu durum Keşmirli Müslümanları endişeye sürüklüyor.

35 A MADDESİ NEDİR?

İNSAMER'DEN Araştırmacı Emrin Çebi'nin "Keşmir'de Demografik Değişim Korkusu" raporuna göre;

Ağustos 1947'de İngilizlerin Hint alt kıtasına bağımsızlık vermesiyle aynı zamanda, Hindistan-Pakistan ayrışması gerçekleşti. İngiliz sömürgesine bağlı bölgedeki 560 prenslik de Hindistan ya da Pakistan'a katılmada konusunda, halkların ve yöneticilerin tercihine göre, serbest bırakılmıştı.

Çoğunluğu Müslüman olan Keşmir halkı Hindistan'a katılmak istemezken Keşmir'in gayrimüslim yönetimi bazı şartlar eşliğinde Hindistan Birliği'ne katılmayı kabul etti. Bu şartlar, Hindistan merkezî yönetiminin savunma, dışişleri ve iletişim dışında Keşmir'in içişlerine karışmamasıydı. Bu durum, Hindistan Anayasası'nda meşhur 370. Madde ile kanunlaştırıldı.

35A Maddesi de bu doğrultuda 1954 yılında Hindistan Anayasası'na eklendi. Madde, Jammu ve Keşmir'de mülk ve toprak edinmeyle ilgili düzenlemeleri ve kamusal işleyişi Jammu ve Keşmir Eyalet Yasama Meclisi yetkisine bırakıyor. Yani madde, Hindistan Parlamentosu'nun Keşmir'e yönelik kanun yapıcılığını engelliyor.

Durum, Hindistan Yüksek Mahkemesi tarafından 1961'de tartışılmaya başlandı ve bugüne dek çözümlenemeyen bir soru olarak kaldı.

35A Maddesi'nin iptaline yönelik dönem dönem açılan davalar, Hindistan'ın kurucu ve uzun süre iktidarda kalmış Kongre Partisi hükümetleri tarafından reddedilmiş, ancak bu durum Keşmir'e diğer Hindistan eyaletlerinden ayrıcalık tanındığı iddiasındaki Hindu milliyetçisi yapılarca protesto edilmişti.

“We the Citizens” adlı Hindu milliyetçisi olduğu ifade edilen bir STK, 2014 yılında konuyu Hindistan Yüksek Mahkemesi'ne taşımış, 35A Maddesi'nin iptali için bir başvuru yapmıştı. Mahkeme bu yönde sonuçlanmasa da Hint milliyetçisi Narendra Modi ve paritisi BJP de bu tarihte iktidara geldi. 35A maddesi temelli gerilim devam ederken, Modi'nin partisi 2019 Nisan-Mayıs aylarındaki seçimde parlamentoda tekrar çoğunluğu elde etti.

KEŞMİR SORUNU

İngiltere 1947'de Hindistan'dan çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı.

Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi.

Karara, Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar, 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.

Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde, bölgenin yüzde 20'sine ise Çin hakim. Hindistan ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" eyaleti adında kendine bağladı. Cammu Keşmir, şu anda Hindistan'da Müslüman nüfusun çoğunlukta bulunduğu tek eyalet durumunda.

Pakistan ise kendi kontrolündeki Keşmir'e "Azad Keşmir (Bağımsız Keşmir)" ve "Gilgit Baltistan" olarak iki özerk bölge statüsü verdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla, Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.