NTV canlı yayınında soruları cevaplayan Kemal Kılıçdaroğlu, "Şimdi bizi radyodan dinliyor, çünkü televizyonunda NTV yokmuş galiba. Suç mu işledi Enis Berberoğlu? Suç yok ki ne suçu? Rehin alınan bir kişi" dedi.
Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasını "CHP'ye operasyonun ilk ayağı" şeklinde tanımlayan Kılıçdaroğlu, "Enis Berberoğlu'nun MİT tırları ile ilgili hiçbir şeyi yoktur. MİT tırları olayı, Enis Berberoğlu olayından çok ama çok önce, Cumhuriyet'in yazmasından çok ama çok önce bütün gazetelerde yer aldı. Herkesin bildiği devlet sırrı olur mu?" diye konuştu.
"EVET, DEVLET SIRRINI AÇIKLADIM"
Bir gazetenin, "Kılıçdaroğlu bu devlet sırrını daha önce açıklamıştı" şeklinde manşet attığını aktaran CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Evet açıkladım. Buradan söylüyorum; Suriye'ye silah götüren bir şoförün mahkemede verdiği ifadeyi salı günü grup toplantısında okudum ve açıkladım. Meşru bir devleti gayrimeşru bir olayın içine sokamazsınız" ifadesini kullandı.
Bu olayın devlet sırrı olması için MİT tırlarının geçtiği yerlerdeki valilerin de haberinin olması gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, tırlardan hiç kimsenin haberinin olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bunun neresi devlet sırrı oluyor? Bu birilerinin sırrıdır, devletin sırrı değildir" değerlendirmesini yaptı.
"FLAŞ DİSKİ VEREN BERBEROĞLU OLAMAZ"
Berberoğlu'nun olayla hiçbir ilgisi olmadığını tekrarlayan Kılıçdaroğlu, Can Dündar'ın kitabındaki "Flaş diski solcu bir milletvekilinden aldım" sözünün delil sayıldığını belirtti. O tarihte Berberoğlu'nun milletvekili olmadığını bildiren Kılıçdaroğlu, "Boş dosya ile müebbet hapse mahkum edeceksiniz, iyi hal nedeniyle 25 yıl ağırlaştırılmış cezaya mahkum edeceksiniz. Bu ülkede adalet yoktur. Bu ülkede hiçbir vatandaşın can ve mal güvenliği yoktur" görüşünü paylaştı.
"KOZMİK ODAYI FETÖ'YE AÇAN KİMDİ?"
Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de 300 küsur yıl ile yargılanan kişilerin beraat edebildiğini söyleyerek, Aziz Kocaoğlu örneğini verdi.
Berberoğlu'nun casuslukla suçlandığını belirten Kılıçdaroğlu, "Kozmik odayı FETÖ örgütüne açan kimdi? Devletin bütün sırlarını, milyonlarca belgeyi FETÖ örgütüne teslim ettiler. Bunu yapan kimdi? Enis Berberoğlu mu? Casus ise bütün bu bilgileri, devletin en kritik bilgileri olan bu odayı terör örgütüne açtınız. Açanlar kim? İktidar olanlar. Asıl casuslar kim, bunlar değil mi?" diye konuştu.
Tutuklamada belge ve döküman bulunmadığını, "birilerinin kulağına fısıldama olduğunu" yineleyen Kılıçdaroğlu, bununla tutuklama olamayacağını kaydetti.
GÖRÜNTÜLERİ DAH AÖNCE İZLEDİM
Kendisinin bu görüntüleri daha önce izlediğine dair haberler yapıldığını aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Evet izledim. Ben anamuhalefet partisinin genel başkanıyım. Devletin her kanadından bize bilgi gelir. Ben Erdoğan'ın izlediği milletvekili görüntülerini izlerken, Erdoğan'ın da görüntüye alındığı olayları da izledim. Ama bana verilmedi. Verilseydi o görüntüler ertesi gün basın toplantısı yapar açıklardım. Zaten bildiğimiz olaylar. Gizli bir olay değil. Herkesin bildiği sır devlet sırrı olur mu? Bunun devlet sırrı olmadığını Anayasa Mahkemesi de söylüyor. Can Dündar ve Erdem Gül davası nedeniyle verdiği kararda söylüyor. Siz buradan 'CHP'ye nasıl ulaşabiliriz, nasıl operasyon yapabiliriz' diye arkadan dolanıyorsunuz. Darbe dönemlerinde hukuk çalışmaz. Şimdi biz sivil darbe dönemini yaşıyoruz. Bir örnek vereyim; Akıncı iddianamesini alıyorsunuz bu tarafa kopyalarken üç önemli paragrafı almıyorsunuz, gizliyorsunuz. Neden? Bir savcı niye gizler? Darbeden söz eder, bir şekliyle devletteki bozulmadan söz eder, ucu hükümete değecek şekilde bir sürü şeylerden söz eder, bunlar özenle o iddianamenin içinden çıkarılır, başka bir yere iki paragraf olarak konur. Neden? Ben şunu da söyledim; 'Savcıların hazırladığı iddianamelere son şeklini Adalet Bakanlığı veriyor' dedim. Diyorum, sözümün arkasındayım, kanıtlamaya da hazırım. Arzu ederse Adalet Bakanı, arzu ederse Erdoğan. Hodri meydan."