Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs'ta bulunan Birleşmiş Milletler Barış Gücü (BMBG) Misyonunun süresinin uzatılmasında "Kıbrıs Türk tarafının da rızasının alınması" çağrısının sürekli yanıtsız kalmasının kabul edilemez olduğunu bildirdi.
Dışişleri Bakanlığından, BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) Kıbrıs konusunun görüşüldüğü, BM Barış Gücünün (BMBG) görev süresini 6 ay uzatan ve Ada'daki taraflara "iş birliği" yapma çağrısı yönünde kararların alındığı oturuma ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
BM'nin tüm barışı koruma (Barış Gücü) operasyonlarında uyguladığı temel ilkelerin Kıbrıs'ta yerine getirilmediği kaydedilen açıklamada, "Bu ilke, barış gücü misyonunun bir coğrafyada tesis edilebilmesi için, ihtilafın taraflarının ayrı ayrı rızasının alınmasının şart olduğu, bunun aksi durumunda ise ilgili misyonun tarafsızlığının sorgulanır hale geleceğini çok açık ifadelerle ortaya koymaktadır. Kıbrıs Türk tarafının rızasının alınması çağrısının sürekli olarak yanıtsız bırakılması kabul edilemez." ifadeleri yer aldı.
KKTC'nin, BMBG'nin bu tutumunda ısrarcı olması durumda, misyona karşı iyi niyetli yaklaşımını gözden geçireceği belirtilen açıklamada, KKTC'nin beklentisinin, bu temel ilkenin yerine getirilmesine yönelik adımların atılması hedefiyle BMBG'nin Kıbrıs Türk tarafıyla bir an önce çalışmaya başlaması olduğu vurgulandı.
BMBG'nin son raporlama döneminde, Rum tarafının Kıbrıs Türk halkının sesini duyurma, sanat, spor, eğitim, kültür ve benzeri alanlarda tüm faaliyetlerini engelleme çabalarını yoğunlaştırdığı ve uluslararası bir sınavda dünya birincisi olmuş bir öğrencinin ödülünü almasına izin vermeyecek kadar ileri gittiği anımsatıldı.
Açıklamada, "Böylesine önemli bir durumu ve Rum tarafının benzeri engelleyici faaliyetlerini rapor etmeyen BMBG, BMGK'yi de bilgilendirmeyerek konunun karara da yansımasını engellemiştir. Bu tutum BMBG'ye olan güvenimizi sarsmaktadır." değerlendirmesi yer aldı.
"BMGK, önemli bir irade ortaya koymuştur"
Bakanlık açıklamasında, "BMGK, bugün aldığı kararla, Kıbrıs Rum liderliğinin tüm çabalarına rağmen, Ada'da taraflar arasında iş birliğinin geliştirilmesi yönünde çok önemli bir irade ortaya koymuştur." vurgusu yapıldı.
KKTC Dışişleri Bakanlığının proaktif diplomasi yoluyla yaptığı girişimlerle, Ocak 2019'dan itibaren tüm rapor ve kararlara giren taraflar arasındaki iş birliği çağrısının BMGK'nin bugün aldığı kararla detaylandırıldığı kaydedilen açıklamada, bu çağrılara, diğer alanların yanı sıra ekonomik ve ticari iş birliğinin de dahil edildiği belirtildi.
Bakanlığın açıklamasında, "Doğu Akdeniz'deki gelişmeler de göz önüne alındığında, karşılıklı bağımlılık ilkesiyle oluşturulacak ekonomik ve ticari iş birliği, iki tarafa olumlu katkılar sağlayacak, iki halk arasındaki güveni artıracak, bölge istikrarına da katkıda bulunacaktır." ifadelerine yer verildi.
KKTC'nin iş birliği çağrısının bir an önce hayata geçirilmesine yönelik atılacak adımlar konusunda fikir geliştirmeye ve çalışmaya hazır olduğunun duyurulduğu açıklamada, BMGK kararıyla da onaylanan BM Genel Sekreterinin raporunda, bu iş birliklerinin hayata geçirilmesinde tanınma/tanınmama gibi siyasi pozisyonların engel teşkil etmemesi gerektiğinin bir kez daha kayda geçirildiği vurgulandı.