Rusya'nın Ukrayna'ya işgali sürerken, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na hitap ederken ilginç bir şey yaşandı.
Lukaşenko, Ukrayna topraklarına Belarus'tan saldırı gerçekleştirildiğine ilişkin iddiaları harita üzerinden yalanladı. Fakat canlı yayında gösterilen haritadaki işaretler dünya basınına şok etkisi oluşturdu.
HARİTAYI PAYLAŞTI!
Lukaşenko'nun BM genel Kurulu'na hitap ederken gösterdiği haritada Rus birliklerinin Ukrayna içindeki ilerleyişi açıkça görüldü. Yanlışlıkla gösterildiği düşünülen haritada bir şey ise dikkatlerden kaçmadı.
"SIRADAKİ ÜLKE BELLİ OLDU" İDDİASI
Ukrayna'nın güneyindeki Odessa kenti üzerinden Moldova'nın Ukrayna sınırındaki Rus ayrılıkçıların yaşadığı Transdinyester bölgesine çekilen ok işareti, akıllara Rusya tarafından askeri müdahalede bulunulacak sonraki ülkenin Moldova olacağı iddialarını getirdi.
MOLDOVYA'DA İŞGAL KORKUSU
Ukrayna'daki işgalin ardından sıranın kendilerine geleceği korkusu yaşayan Moldovalılar, Rusya'nın bölgeye operasyon düzenlemesinden endişe ediyor.
Moldova Cumhuriyeti 1991 yılında eski Sovyetler Birliği'nden ayrılarak bağımsızlığına kavuşmuştu. İkinci Dünya Savaşı'na kadar büyük bir bölümü Romanya'nın bir parçası olan Transdinyester bölgesi ise Moldova'nın dışında kaldı. Bu bölge 1990'ların başında Rusların desteğiyle Moldova'dan ayrıldı ancak uluslararası toplum tarafından tanınmadı. Rus askerlerinin varlığını hala varlığını sürdürdüğü Transdinyester, siyasi ve ekonomik açıdan Rusya tarafından destekleniyor, halkın büyük bir bölümü de Rusça konuşuyor.
Rusya'nın bölgedeki nüfuzu NATO'yu endişelendiriyor. NATO'nun üst düzey komutanlarından Philipp Breedlove, Ukrayna'nın doğu sınırında çok sayıda Rus askeri bulunduğu, bu birliklerin Transdinyester bölgesini de ele geçirebileceği ve bunun da Moldova açısından tehdit oluşturabileceği görüşünü dile getirmişti. Moldovalılar da Rusya'nın olası bir operasyonundan endişe duyuyor. Gazeteci Vitalie Ciabanu, Moldovalı politikacıların ülkenin güvenliğini garanti altına almak için Batı ülkeleriyle müzakere etmesi gerektiğini savunuyor.