Sol birlik hareketi Yeni Ekolojik ve Sosyal Halk Birliği (NUPES) ülkenin ana muhalefet partisi olurken, aşırı sağ parti RN de tarihinde ilk kez Meclis'te grup kurabilecek. Ana muhalefet ünvanını kaybeden ülkenin köklü sağ partisi Cumhuriyetçiler ise Macron'un ülkeyi yönetebilmesi için kilit parti haline geldi.
Fransa'da 48 milyon seçmenin, Ulusal Meclis'te görev alacak 577 milletvekilini belirlemek için sandığa davet edildiği parlamento seçimlerinin ikinci turunda, iktidar ağır darbe aldı. Resmi olmayan ilk sonuçlara göre, seçmenin yüzde 54'ü sandığa gitmedi. Seçimlerin kesin olmayan ilk sonuçlarına göre, Cumhurbaşkanı Macron'un partisi Ensemble, anketlerin öngördüğü rakamlardan da kötü bir sonuç elde etti.
Ipsos Sopra Steria araştırma şirketinin rakamlarına göre, "Ensemble!" ittifakı bir sonraki Ulusal Meclis'te yalnızca 224 sandalye kazanabilecek. Fransız solunu birleştiren Yeni Ekolojik ve Sosyal Halk Birliği (NUPES) 149 sandalye alarak ülkenin yeni ana muhaefet partisi olacak. Seçimlerin en büyük sürprizi Marine Le Pen'in başkanlığındaki aşırı sağ Ulusal Bütünleşme (RN) hareketinden geldi. Yaklaşık 60 sandalye kazanarak Meclis'te gurup kurmayı hedefleyen Le Pen'in partisi 89 milletvekili çıkarmayı başardı.
Ülkedeki bir başka araştırma şirketi Ifop-Fudicial şirketinin sandıklardan yansıyan ilk tahminlerine göre ise, Cumhurbaşkanı Macron'un partisi, "Birlikte/Ensemble" hareketi sadece 235 ila 250 sandalye elde edebiliyor. Solun 4 eğilimini birleştiren Jean Luc Melenchon'un liderliğindeki NUPES ise, 157 ila 163 sandalye; Marine Le Pen liderliğindeki aşırı sağ RN 85 ile 90 sandalye, ana muhalefet sağ parti Cumhuriyetçiler (RN) ise, 60 ile 75 sandalyeye sahip olabilecek.
Yönetilemez bir ülkeye doğru mu?
Sandıktan bu kadar açık bir yenilgi beklemeyen hatta "kılpayı" salt çoğunluğu almayı bekleyen iktidar partisinde tam bir şok hakim. "Birlikte!" 230 ile 240 sandalyeyle salt çoğunluğu elde edemedi. Başka bir deyişle, en iyi durumda bile, iktidar Meclis'te her yasa çıkarmak istediğinde karşısında her an kendisini "güvenoyu" isteyerek devirebilecek bir muhalefet bulacak.
Elysee Sarayı, geçtiğimiz ay atadığı bakanlara "seçimleri kazanamayan gider" uyarısında bulunmuştu. Başbakan Elisabeth Borne ve İçişleri Bakanı Gerald Darmanin seçimleri açık farkla aldı.İkidar partisi Genel Sekreteri Stanislas Guerini ve AB'den sorumlu bakan Clement Beaune son ana kadar başabaş yürüttüğü yarışı "kılpayı", bir kaç yüz oy farkıyla kazandı.
Meclis seçimlerinde Meclis Başkanı kaybetti
Meclis Başkanı Richard Ferrand yeniden seçilemeyince koltuğunu da kaybetti. Koltuğunu kaybeden diğer iki hükmet üyesi ise, sandıkta yenilen Çevre Bakanı Amelie de Montchalin ve Sağlık Bakanı Brigitte Bourguignon oldu. Macron'un sağ kolu, iktidarın önemli kurmaylarından Sarı Yelekliler hareketi döneminin İçişleri Bakanı Christophe Castaner de kaybeden isimler arasında yer aldı.
Bu Meclis aritmetiğinde ülkeyi yönetmesi zorlaşacak olan Macron'un, Fransa Meclisi'nde salt çoğunluğu elde edebilmek için koalisyon arayışlarına girmesi gerekiyor. Seçimleri değerlendiren Başbakan Borne, "Seçim sonuçları ülkemiz için benzeri görülmemiş bir risk ortaya koydu. Ancak Fransızlar seçimini yaptı ve bu seçime saygı duyulmalı. Yarından itibaren parlamentoda çoğunluk arayışlarına başlayacağız" dedi.
Başbakan değil ana muhalefet oldu
"Beni Başbakan seçin" diyen popülist sol lider Jean Luc Melenchon, seçimlerde birinci gelemeyince, Başbakan olma şansını zayıflattı. Ancak bir önceki genel seçimlerde en fazla 50 milletvekili çıkaran solun 4 hareketi, 160-175 milletvekili ile Meclis'teki varlığını 3 katına çıkardı. Birleşik sol NUPES şimdi iktidara karşı ana muhalefet gücünü oluşturacak.
NUPES'in mimarı radikal solcu lider Melenchon seçimlerin ardından yaptığı konuşmada, "Bu seçimler, durmaksızın herkese ders veren, aşırı sağa karşı baraj olduğunu iddia eden ve oylarını artırdığını söyleyen insanların ahlaki başarısızlığıdır. Makronizm ülkeyi bir çıkmaza soktu. İlk turda elenen eğitim eski bakanı Jean-Michel Blanquer, göstericilerin gözlerini oyan Castaner, insanları aşağılayan Montchalin gitti. İyi bir temizlik" dedi.
Le Pen: "Macron'u azınlık cumhurbaşkanı yaptık"
İki kez Emmanuel Macron'a karşı cumhurbaşkanlığı yarışında finale kalan ve ikisinde de kaybeden aşırı sağcı lider Marine Le Pen bu seçimlerde önemli bir başarıya imza atarak, partisinin güçlü bir gurup kurmasını sağlayacak önemli sayıda milletvekili çıkardı. Daha önce "nisbi seçim sisteminin" geçici olarak getirildiği 1986'da bir kez 35 milletvekili ile gurup kuran aşırı sağ parti, Meclis'te 80-85 sandalye alacak. Uzmanlar, aşırı sağa karşı birlik olarak her seçimde kaybetmesini sağlayan "cumhuriyetçi cepheyi" ilk kez kırmayı başaran Marine Le Pen'in "kişisel bir zafer" de elde ettiği analizini yaptı.
Kendisi de yüzde 61 oy alarak yeniden seçilen Marine Le Pen, "Macron'u azınlığın cumhurbaşkanı yapmaktan mutluluk duyuyorum" dedi. Sonuçların açıklanmasının ardından açıklama yapan Le Pen, "Halk, Meclis'e çok güçlü bir RN milletvekilleri grubu göndermeye karar verdi. Nihayet Ulusal Meclis de biraz daha ulusal hale geldi. Seçmenlerimize söz veriyoruz. Sert bir muhalefet yapacağız, sert ama sorumlu. Yani kurumlara saygı duyacağız"diye konuştu.
Cumhuriyetçiler kilit parti
Son olarak, ana muhlaefet partisi Fransa'nın geleneksel sağ partisi Cumhuriyetçiler, bir önceki seçimlere oranla oy kaybetse de, yeni Meclis aritmetiğinde, 60 ila 75 sandalye ile, kilit parti haline geldi. Cumhuriyetçiler Emmanuel Macron'un olası bir koalisyon arayışında kapısını ilk çalacağı parti konumunda. Ancak parti Genel Başkanı Christian Jacob, seçimlerin ardından "partisinin muhalefette kalacağını" açıkladı. Jacob, "Biz muhalefette kampanya yürüttük, muhalefetteyiz, muhalefette kalacağız" dedi. Ancak partinin eski lideri Jean-François Cope "Emmanuel Macron ile bir "hükümet paktı" kurulması gerektiğini belirterek, partisinden bu kapıyı kapatmamasını isteyen bir açıklama yaptı ve partisinin bu konuda bölüneceğinin ilk sinyallerini verdi.
Kaynak: VOA Türkçe