Mahsa Amini'yi tutukladığı iddia edilen polislerin kimlikleri yayımlandı

t24 sitesi yazarı Nebil'in konuya ilişkin bugünük yazısından bir bölüm;

Hackerlar, Mahsa Amini'yi tutukladığı iddia edilen polislerin kimliklerini yayımladılar

Hacker grubu Backdoor (3ackd0or), ölümü İran'da ayaklanmaya yol açan Mahsa Amini'yi, Tahran'da ailesinin yanında tutuklayan ve onu bir polis minibüsüyle Vozara karakoluna götüren ahlak (başörtüsü) polis ekibine ait olduğu iddia edilen kimlikleri paylaştı.
Hackerlar daha önce de Mahsa'ya ait olduğunu iddia ettikleri, kafasındaki kemik kırığı, kanama ve beyin ödemini gösteren BT taramasını yayımlamışlardı.

İranlı polis yetkilileri önce Mahsa Amini'nin ölümüne neden olan bir hastalığı olduğu konusunda bilgi yaymaya çalıştılar, ancak kısa süre sonra, tutuklanmasından iki saat sonra şiddetli darbelerin kafatasını kırdığı ve komaya neden olduğu bilgisi ortaya çıktı.

Ölümü başkent Tahran ve diğer şehirlerde, öldüğü 16 Eylül'den itibaren hızla yayılan ve hâlâ devam eden protestolara neden oldu. Protestolar önce üniversitelere ve oradan da liselere sıçradı. İran hükümeti göstericilere karşı acımasız güce başvurdu ve şimdiye kadar en az 150 kişinin öldüğü raporlanıyor. En büyük kaybın, 30 Eylül'de 42 yerel protestocunun vurulduğu Zahedan şehrinde olduğu bilgisi veriliyor.

29 Eylül Perşembe günü, İran'ın 1980-88 Irak savaşı sırasında Devrim Muhafızları'nın eski komutanı Mohammad-Bagher Bakhtiar, Adli Tıp Kurumu'ndaki bilgili kaynaklardan Amini'nin "kafatasına aldığı bir darbe sonucu öldüğünü" söyleyen bir ses dosyası yayınladı.

Hackerlar daha önce de Mahsa'ya ait olduğunu iddia ettikleri, kafasındaki kemik kırığı, kanama ve beyin ödemini gösteren BT taramasını yayımlamışlardı.

Bu görüntüler, ciddi bir travmanın neden olduğu bir kafatası kırığını gösteriyor. Görgü tanıkları, Mahsa'nın karakolda kafasına darbeler aldığını doğruluyor. İranlı yetkililer ise doğal olarak kalp krizinden öldüğü iddiasını yayıyorlar. İran'da olaylar hakkında bilgiler hızla akıyor

Bir yandan da İran'da olaylar bütün hızıyla sürüyor. İran hükümeti interneti engellese de, haberler, görüntüler ve videolar sosyal medya üzerinden akmaya devam ediyor. Üstelik interneti kesmiş durumdalar ama engelleyemiyorlar. Sadece 1 sosyal medya kanalından, dakikada 50 kadar mesajın arka arkaya geldiği görülüyor.

Örneğin bugün tarihli bir mesaj şöyle diyor:

"Kayhan gazetesinin binasına saldırı. Kayhan Gazetesi şunları yazdı: Dün akşam (Cumartesi) çok sayıda terörist :) ve kiralık haydutlar :) her türlü soğuk silahla Kayhan gazetesinin bürosuna saldırdı ve halkla ilişkiler pencerelerini kırdı ve dış pencerelerden binanın bazı bölümlerine kadar, kurum da hasar gördü.

Gülücük resimlerinden de anlayacağınız üzere Kayhan gazetesi iktidara (özellikle de Ali Hamaney'e) yakın bir yayın organı. Genel yayın yönetmeni de İran'ın dini lideri tarafından atanıyor.

Bir başka mesaj şöyle diyor;

"Şiraz'da lise öğrencilerinin protestosu / Anneler babalar çocuklarınızı yalnız bırakmayın, onlara katılın 11 Ekim 1401 Pazartesi."

Bu mesajda liselerden bahsediliyor ama asıl üniversiteler ayakta ve öğrenciler protestoları sürdürüyorlar. Şerif Üniversitesi Öğrencileri İslam Birliği'nin güvenlik görevlilerinin Şerif Üniversitesi'ne yaptığı saldırıyı kınayan açıklamasının bir bölümü aşağıda yer alıyor.

Kum Üniversitesi: Kum Üniversitesi öğrencileri oturma eyleminde / 11 Mehr 1401