Mısırlı Bakan’dan, ABD’yi kızdıracak açıklama!
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükrü, ABD’nin Filistin-İsrail çekişmesinin çözümü için sunduğu barış planına ilişkin nihai kararın Filistinlilere ait olacağını ifade ederek, “Mısır, Sina topraklarının bir kumundan bile taviz vermeyecek” vurgusu yaptı.

Oluşturma Tarihi: 2019-06-25 16:05:22

Güncelleme Tarihi: 2019-06-25 16:05:22

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükrü, pazartesi günü, 2+2 formülü toplantıları çerçevesinde Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile ikili bir görüşme gerçekleştirdi. İki bakan, işe ‘ekonomik bir barış' gerçekleştirmek ile başlamayı öneren Amerikan planına karşı iki devletli çözümü destekleme konusunda görüş birliğine vardı.

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükrü, Amerika'nın Filistin-İsrail çekişmesinin çözümü için sunduğu barış planına ilişkin nihai kararın Filistinlilere ait olacağını ifade ederek, “Mısır, Sina topraklarının bir kumundan bile taviz vermeyecek” vurgusu yaptı. Şükrü, ülkesinin Amerikan yönetimi tarafından davet edildiği Bahreyn'deki ‘İlerleme İçin Barış' konulu çalıştaya yalnızca öneriyi dinleyip değerlendirmek için katıldığının ve bir onay anlamı taşımadığının altını çizdi.

Mısır'ın katılımı sadece değerlendirme; onay değil

Mısır Dışişleri Bakanı, ülkesinin, basında ‘Yüzyılın Anlaşması' olarak bilinen Amerikan barış planının ekonomik bölüm konferansına katılımı konusunda şu değerlendirmede bulundu: “Manama, yalnızca bir etkinliğe ev sahipliği yapacak. Ne eksik ne fazla; durum tam olarak bu. Mısır'ın katılımının, öneriyi dinlemek ve öncelikleri ile ne derece örtüştüğünü ve Filistin halkının çıkarlarını ne ölçüde sağladığını değerlendirmek için önemli olduğunu düşünüyorum. Ancak sadece değerlendirme; onay değil. Değil mi ki değerlendirme, hakkında bilgi edinip net bir yaklaşım benimseme hakkına sahibiz. Ancak nihai karar, hak ve çıkar sahibine yani Filistin halkının tek meşru temsilcisi olmak bakımından Filistin Ulusal Yönetimi'ne aittir.”

Katar Gazze'ye İsrail kanalıyla ulaşmak istiyor

Katar'ın, Gazze'ye yönelik malî yardımları Mısır ve Refah Kapısı üzerinden değil de İsrail üzerinden ulaştırmak zorunda kalmasına dair bir soruya ise Şükrü, “Katarlılar böyle istiyor; buna mecbur değiller” cevabını verdi.

İran'ın Arap ülkelerinin işlerine karışması Mısır için kabul edilemez

Şükrü, İran'ın Arap ülkelerinin işlerine karışmasının Mısır için kabul edilemez olduğunu da belirterek, “Körfez'in güvenliğine uzanan eller, Mısır'ın güvenliğine uzanmış demektir” ifadelerini dile getirdi. Dün Rusya el-Yevm (RT) kanalına konuşan Şükrü, açıklamalarında, “Mısır için Körfez ülkelerinin güvenliği, kendi ulusal güvenliğinin ayrılmaz bir parçasıdır. Herhangi bir bölgesel aktörün, Arap işlerine müdahale etmesini kabul edemeyiz. Ayrıca bölge ülkelerini egemenlik veya ajanlar üzerinden etkide bulunma siyasetlerinden uzak durup çıkarlara ve Arap ülkelerine eksiksiz saygıya dayalı ilişkiler kurmaya davet ediyoruz” ifadelerine yer verdi. Mısırlı Bakan, ülkesinin İran ile olan ilişkilerinin ‘İslam Devrimi'nden bu yana kopuk olduğuna da dikkat çekti.

Mısır, Sina'nın tek bir kumunu bile gözden çıkarmadı

Televizyon görüşmesinde konuşan Şükrü, Mısır'ın, Filistinliler için alternatif bir yurt inşa etmek adına Sina yarımadasının bir kısmını vereceğine dair sızan haberlere ilişkin olarak, “Kanaatimce böyle bir şey, devlet başkanından Mısırlı tüm devlet kurumlarına kadar her düzeyde kesin bir şekilde reddedilmiştir. Şerefli Mısır halkının onu korumak ve geri almak uğruna pek çok şehit verdiği Sina topraklarının tek bir kumu bile gözden çıkarılmış değil. Sina toprakları üzerindeki Mısır egemenliğini azaltabilecek hiçbir şey söz konusu olamaz” ifadelerini kullandı.

Şükrü, Filistinlilerin bu öneriye ilişkin tutumuna dair ise şu yorumda bulundu: “Kardeş Filistin halkının, kendi toprakları dışındaki arazilere saldırgan veya aç gözlü yaklaşıma razı olmayacaklarına inanıyorum. Filistin halkı, saldırgan ve işgalci bir tutuma her zaman itiraz etmiştir. Onun siyasi yaklaşımı, özgürlüğüne, bağımsızlığına ve kendi toprakları üzerinde devletini kurmaya odaklanmıştır ki bu devletin toprakları, 4 Haziran 1967'de belirlenen ve Batı Şeria ile Gazze'nin de bulunduğu sınırların içerisinde kalır.”

Sergey Şoygu: Mısır istikrar için bir model

Öte yandan Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Mısır'ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da kilit bir rol oynadığını, Arap dünyası için sıkıntılı geçen bir zamanda istikrar için bir model sayılabileceğini ve aşırılık ile teröre karşı verdiği mücadelesinin de tüm bölgenin menfaatine hizmet ettiğini söyledi.

Rusyalı Bakan, ülkesinin, Mısır'ın uluslararası terörle mücadele ve Sina'daki durumu normalleştirme çabalarını desteklediğini belirterek Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki siyasi ve ekonomik meselelerin çözümünde Mısır'ın vazgeçilmez bir role sahip olduğunu ifade etti.

İki Bakan Şükrü ve Lavrov, görüşmelerinin büyük bir kısmını ortak ilgi alanına sahip bölgesel mevzularda görüş alışverişine ayırdı. Bu bağlamda Şükrü, Mısır'ın bölgesel gelişmeler karşısındaki temel tutumlarını ortaya koyarak hem Libya hem de Suriye'de ulusal devlet kurumlarını koruma, Filistin meselesinde güvenlik ve istikrarın gerçekleştirilmesini sağlayan siyasi çözümlere ulaşmak için müzakere çerçevesinin dışına çıkmama ve terör örgütlerinin yayılmasını önleme gerekliliğine vurgu yaptı. İki Bakan, Filistin meselesine de değindi. Bu konuda Şükrü, 1967 sınırlarında ve başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin Devleti kurmak suretiyle Filistin meselesi için adil ve sürdürülebilir bir çözüme varmanın yolları konusunda Mısır'ın vazgeçilmezlerini tekrarladı.

Yüzyılın Anlaşması'na itiraz

Ortak basın toplantısında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Mısır ile olan görüşmelerin Arap-İsrail ilişkilerinin düzelmesi konusuna özel bir önem verdiğini belirterek Mısır'ın Filistin çekişmesindeki köprü rolünden memnuniyet duyduğunu ifade etti. Bununla birlikte Rus Bakan, Amerika'nın, iki devletli çözüm ilkesini bir ekonomi anlaşması ile değiştirmeyi hedefleyen ‘adaletsiz' veya ‘gizlice ortaya konmuş' planlarını pazarlamaya çalıştığı konusundaki endişelerini dile getirdi. 

İran ile olan gerginlik ve Arap Körfezi'ndeki durum hakkında ise Rusya Dışişleri Bakanı, krizin güvene dayalı ve diyalog yoluyla çözülmesi çağrısı yaptı. Bakan ayrıca kitle imha silahlarından arınmış bir bölge oluşturmaya ilişkin olarak, Rusya'nın ortak güvenlik inşa etme konusundaki girişiminin gerekli olduğunu da vurguladı.

Rus Bakan Sergey Lavrov, Suriye krizine ilişkin olarak da ülkesinin Suriye topraklarının selamet ve egemenliğine saygı gösterilmesine, siyasi diyalog kurulmasına ve Suriye krizinin çözümüne uluslararası destek verilmesine ilişkin 2254 sayılı BM kararına tam anlamıyla bağlı olduğunu belirtti.

Kaynak: https://aawsat.com/